19 Nisan, 2024, Cuma
DOLAR32.6082
EURO34.8032
ALTIN2494.2
Mustafa BARDAK

Mustafa BARDAK

Mail: [email protected]

Yaz; mevsim yaz ve sıcak.

Yaz; çevrende olup bitenleri yaz, sıcak gelişmeleri yaz…


Mevsim Yaz, yazarsan eğer yaz…


Yaz’da yazabilir misin? Yaz; diyorsunuz da yazabiliyor muyuz? Yazılanları okuyor musunuz? Yazılamayanları yazabilenlerin arkasında durabiliyor musunuz?


Yaza yaza  bu günlere gelenlerin hallerinden haberiniz var mı?


Yaz, işte burada durmalısınız! Yazamıyoruz artık, yaz da olsa mevsimler yaz-a-mı-yo-ruz!..


Neden miş o, neden yazamıyormuşuz? Birileri okumuyor diye mi, okunmadığımız için mi? Yoksa gazetenin patronu mu yazmamıza izin vermiyor?


Yaz diyoruz biz, okuyucu olarak yaz geldi, yaz yazabileceğin kadar. Yaz ki yazdıklarını okumak istiyoruz.


Yok be kardeşim, yaz gelse de yazabilmek zorlaştı.


Şair, aç kaldığında ekmeğini bulamazsa, bir şiir yazıp önündeki tabağa koyar, sonra şiirin harflerini parçalayarak parmaklarını yalaya yalaya midesine indirdiğinde karnı doyarmış.


Yazar ne yapsın, Yazdıklarını yiyebilir mi? Şimdi yazarın yazdıklarını da yediriyorlar günümüzde. Öyle kendi isteği ile değil.


Yaz geldi, yazmak istese de yazar, birileri çıkıyor; bilmem ne kanununun, bilmem ne maddesi gereğinde 7gizlilikarzettiğinden’ yayın yasağı olarak önünüze bir kağıt geliyor.


Yaz bakalım şimdi yazabilirsen! Yaz gelse de yazı yazabilir misin? Evinde eşin, seni bekleyen çocukların varsa ve akşam evine mi gitmeyi, yoksa kodese mi girmeyi tercih edersin?


İki tercih çıkıyor karşına; ya yazı böyle yazmadan geçireceksin, ya da yazı yaza yaza sıcak geçirmeye çalışacaksın. Tercih yazarın kendisine ait.


Şiir yazanlar aç kalmasın ve emeklerinin karşılığını alsın diye 17 yıl öncesinde bir projeyi hayata geçirdim. Şairler aç kaldıklarında yazdıkları şiirin tabağa koyup, harflerini lime lime ederek yiyerek karınlarını doyurmasınlar, yazdıkları şiirin emeği olarak ekmek verelim, adına da “ekmek ödüllü şiir yarışması”diyelim diye şiir yarışması başlattık.


Üniversite bitirmiş, yöneticilik yapmış kişiler bile olayı farklı yorumlara getirdiler.


Yönettikleri sürece yemeyip, yedirmediklerini söylerken, yemeğin ekmekle yendiğini bile düşünmeden konuşanlar bu kentte yöneticilik yapmadı mı?


Belki yememiş olabilirler, ama çevresindekilerin yediklerini de göremeyecek kadar gözlerindeki gözlükleri çıkarabildiler mi?


Yazabilenler kaç yazar oldu o günleri? Yiyenlere göz yumanlar yaz ayında da olsa bir takım nedenlerle yazabildiler mi?


Okudukları kitabı kendilerine göre yorumlayanlar, inançları yaşarken kendi hayatlarına göre yorumlayanlar, başkalarının yaşantılarını eleştirmeye geldiğinde farklı, kendilerinin yaşantıları ile eleştirdikleri yaşantılar birbirlerine benzer bile olsa, keseri kendilerinden yana yontanların eksilmediği sürece, Osmaniye’de neyi, ne kadar yazarsan yaz, yaza yaza yalnız kalırsın. Saygılarımla…

Ana Sayfa
Web TV
Foto Galeri
Yazarlar