20 Nisan, 2024, Cumartesi
DOLAR32.5038
EURO34.7826
ALTIN2499.5
Mustafa BARDAK

Mustafa BARDAK

Mail: [email protected]

Yarını düşünmek

   Yarın 10 Kasım, Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu Gazi Mustafa kemal Atatürk’ün aramızdan ayrılışının 82. Yıldönümü

Atatürk’ün bağımsız Türkiye Cumhuriyeti’nin kurulmasında silah arkadaşları ile birlikte verdiği mücadeleyi burada sizlere anlatmayacağım. Çünkü bu konudaki tarihsel bilgileri çeşitli kaynaklardan, öğretim hayatınızdan bildiğinizi düşünüyorum.

O kadar yoğun mücadelenin ardından 57 yaşında iken 10 Kasım 1938 günü aramızdan ayrılan Atatürk ile yazılacak olanlar sayfalara sığdırılamaz.

Düşünebiliyor musunuz, o kadar mücadele, ölümle burun buruna savaşlar, hatta suikastlara rağmen başarıyı yakalayıp tüm bu güzellikleri 57 yaşa sığdıran bir liderden sözediyoruz.

Yarın 10 kasım 2020, Atatürk’ü anma günü için binlerce öğrenci, özel anma etkinlikleri için araştırmalar yaptılar, kompozisyon ve şiirleriyle anlatacaklar o büyük yürekli insanı.

Bugünlere baktığımızda, yaşları 75-80’lere geldiği halde sadece kasalarını doldurup halkın mutluluğu ve barış içerisinde yaşayabilmesi için uğraş vermeyenler bazı kişilerin hayatlarından memnunlukları yanında bir de Atatürk’e dil uzattıklarına tanık olmaktayız.

Aklın yaşta değil de başta olduğunu anımsadığımızda, henüz 60 yaşını bile göremeden aramızdan ayrılan Atatürk için bizlere bıraktığı bağımsız Türkiye Cumhuriyeti adına teşekkür etmemiz birer vefa borcu olması gerekirken, onun yokluğunda yapılan mesnetsiz eleştirilerin altında yabancı hayranlığının yattığını sanırım anlayanlarınız olmalı.

Bugün de geçecek, yarın gelecek. Yarın yaşayıp görebilirsek eğer, saatler 09.05’i gösterdiğinde vatan topraklarımızın dört bir köşesinde sirenler çalacak, saygı duruşu ile Atatürk’ü iki dakikalık süre de anacağız.

Sadece Türkiye’de değil, yarın dünyanın dört bir köşesinde aynı özlemle Atatürk saygı ile anılacak ve yokluğunun ardından özlem duyguları vefalı insanların gözbebeklerinde belli olacaktır.

Geçtiğimiz yıllarda olduğu gibi, yine yabancı hayranları, Cumhuriyet düşmanları ve bu ülkede yaşayanlar arasında barış ve huzuru istemeyen zihniyetin kılı bile kıpırdamayacak, bazı kalemşörlerin gündemi karıştırma adına farklı yazılar bile yazacaklarına tanık olabileceğiz.

Ölen bir insanın, hele de dünyanın hayranlıkla andığı bir liderin ardından olumsuz konuşmalar yapanlar, yazılar yazanların inançlarında böylesi bir hareketin doğru olup olmadığını araştırmalarını sorgulamak gerekiyor.

Bir halk deyimi vardır; “Ağaç dalı ile gürler”diye. Bugün Atatürk’ü olumsuz yönde eleştirenlere sormak gerekir! Dağılmış ordu, işgal edilmiş topraklar, yabancıların himayesine geçmiş yönetim, devlet bütçesinin sıfıra indiği ve halkın huzurlu yaşayamadığı bir süreçten, kurtuluş savaşı ile yeniden insanları bağımsızlığına kavuşturan, yabancıları topraklarımızdan kovan bir liderin arkasından kötü sözler kullanmanın hangi inanç özgürlüğünde olduğunu da sorgulamamız gerekiyor.

Bugün yabancı para birimlerimiz karşısında eriyen milli para birimimizin haline nalı üzülüyorsak ve bu durumdan kurtulma mücadelesi veriyorsak, o günde Atatürk aynı duygu ve düşüncelerle hareket ettiğini anımsamamız gerekir.

Eğer hala yabancı hayranlığı için Atatürk’e hakaret ediyorsanız, aklınızdaki zorun mutlaka bir çıkar amacı olduğunu söyleyebilirim.

Ana Sayfa
Web TV
Foto Galeri
Yazarlar