25 Nisan, 2024, Perşembe
DOLAR32.5894
EURO35.0328
ALTIN2428.1
Mustafa BARDAK

Mustafa BARDAK

Mail: [email protected]

Yanıltma politikaları!..

Yaşanan olaylar karşısında ülke yönetiminde bulunanlar, politikacılar ve iktidara yakınlığını göstermek isteyen bazı medya sayesinde toplumsal ve sosyal yaşantımızın geleceğini iyi görmüyorum.

Hemen aklınızı, sizi yönlendirici konuşmalarla çelmeye tatmak isteyenler gibi düşünmeden okuyun, bir kez de olsun kendi okuduğunuzu kendiniz yorumlayama çalışın.

Aslında ülkeyi yöneten politikacılar gerçekleri iyi bildikleri halde, kendi çıkarlarına öyle geldiği için olayları farklı şekilde halka anlatmaya çalışıyor olamaz mı?

Kırıkkale’deki eski koca tarafından öldürülen Emine Bulut ile ilgili üzücü haber üzerine, bu ülkeyi yönetenlerin, yasaların, yasayı yürütenlerin de payının olup olmadığını düşünemez misiniz!? 10 yaşındaki kızının önünde babası tarafından öldürülen kadın ile ilgili insanlar tepkilerini gösteriyor, ama bu tepkileri kimlerin duyup duymadıkların önemli!

İzmir’de ormanlar yanıyor, helikopterlerle söndürme yapılırken, THK’nun yangın söndürme uçakları kullanılmadığı gibi, Tarım ve Orman Bakanı Pakdemirli çıkıp; uçakların kullanılamaz durumda olduğunu, motorlarının içerisine kuşların yuva yaptığını söylüyor.

Ülkeyi yönetenler sorun oluşturmak yerine, çözüm üretmek zorundadır. THK bu ülkede ve bu ülkenin Bakanı çıkıp uçakların çalışmadığından sözediyorsa, bir de bu kurumun dernek olduğunun dile getirilmesi ile olayın içinden sıyrılmaya çalışmak insanları yanıltma politikası olsa gerek!

Bakan’ın çalışmadığını söylediği iki THK yangın söndürme uçağı iki gün önce Ankara Etimesgut’tan havalanarak, söndürme tatbikatı yaptı, piste su boşalttı. Bu olay karşısında Bakan Pakdemirli’nin buna nasıl bir söz kullanacağını merak ediyorum!

Bu ülkedeki insanların inançları kullanarak iktidarlara gelen politikacılar, koltuklarına oturduklarında kendilerini o yere getirenlere “diyet borcu” ödemeye başladılar! İnanç sömürücülüğünün kolay olduğunu anlayan bazı uyanıklar ise bu yöntemle iyi yürekli ve inançlı insanların üzerinde çeşitli oyunlar oynamaya başladı.

Geçtiğimiz günlerde yeni bir inanç sömürücülüğü olayını öğrendik. Eskişehir’deki çiftlik evine kurduğu dergahında, Hz. Süleyman’ın kızı olduğunu söyleyerek, ruhsal sorunları olan insanlara kendi kanından içirerek 13 milyon Tl. toplayan 49 yaşındaki S.G. ismindeki kadın Sakarya’da Jandarma ekiplerinin düzenlediği operasyonla yakalandı.

Yıl 2019’un yarısını gerilerde bıraktığımız aylardayız. Bir kadın çıkıyor henüz 50 yaşında bile değil, ama Hz. Süleyman’ın kızı olduğunu söyleyerek insanlara şifa niyetine, kanını 4-5 bin lira karşılığı içirerek para kazanmaya çalışıyor.

Bu kadın bunları söylerken bir insan çıkıp ta; “Hz. Süleyman öleli kaç yıl oldu, siz bu yaşta nasıl kızı oluyorsunuz!?” diye neden tepkisini ortaya koymadı?

Sizler bu olayla ilgili düşünmeye durun, İktidar, sağlıkta önemli gelişmeler olduğunu söyleyip duruyor. Bursa ilimizde yüzde 100 engelli çocuğun ilaç yazılması için Sağlık Ocağına çağrılması olayı ailesi tarafından yoğun tepki alıyor.

14 yaşındaki Denizhan 3 makineye bağlı olarak yaşıyor, ilaç yazılması için annesinin geldiği Aile Sağlık Merkezi’nde; “Doktor yönetmenliği gereği” denilerek hasta isteniyor ve ilaç yazılmıyor.

Teknolojik sistem üzerinden kurumlar arası iletişim nerede kalıyor? Böyle bir hasta, üstelik Aile hekiminin bilgisayarında yüklü değilse nerede kalıyor Sağlık Bakanı’nın “güzel” sözleri!? Çocuğumuza acil şifalar diliyorum ve Sağlık Bakanı’nın bu olayla girişimlerini bekliyorum!...Saygılarımla…

Ana Sayfa
Web TV
Foto Galeri
Yazarlar