29 Mart, 2024, Cuma
DOLAR32.3602
EURO35.0199
ALTIN2325.6
Mustafa BARDAK

Mustafa BARDAK

Mail: [email protected]

Yandım anam!..

Ateşli silahla birine ateş açıldığında, vurulan insan elini göğsüne koyup, yumruğunu da sıkarak, boynunu büker, “Yandım anam!”diye bağırır.


Böylesi olayları yerli filmlerde görebiliyoruz. Aynı olaylar bir insanın canının yanması durumunda yine yaşanabilir.

 
Son iki gündür hava sıcaklığının mevsim normallerinin üzerinde olduğunu görüyoruz. Hava sıcaklıklarının yüksekliği karşısında özellikle kalp rahatsızlığı olanların dikkatli olmalarını uzmanlar öneriyor ve uyarıyor.


Dün öğle saatlerinde sokak ortasında bir bağırtı duydum. “Yandım anam!” diye bağıran gencin bıçaklanmış olabileceğini düşündüm. Çünkü silah sesi duymadığıma göre mutlaka ağır bir darbe yemiş olabilirdi diye düşündüm.


Genç, bağırıyor, gömleğini, ardından atletini ve pantolonunu sokak ortasında çıkarmaya çalışıyordu. Parmakları ile göğsünü sıkıyor, bağırıyordu. “Yandım anam!” sözlerini duyanlar gencin çevresine koştular. Esnafın biri bir kova su getirip gencin kafasından aşağıya döktü. Fayda etmedi, birileri dolaptan buz getirip kafasına ve yüzüne sürmeye çalıştı.


Gencin feryadı dinmek bilmiyordu, “yüreğim yanıyor, yüreğim!” derken sesi duyan insanlar toplanıyorlardı. Çoğunluk seyrederken, bazı insanlar ise gence yardımcı olmaya çalışıyordu. Sıcaklık alabildiğine yüksek, vücutlar dayanılacak gibi değildi.


Bir ara çevredeki esnafın işyeri önündeki kesici aleti alıp vücuduna zarar vermeyen genci sakinleştirmek için kova ile üzerine su dökenlerin sayıları çoğaldı. Muzip bir insan ise itfaiye çağrılmasını öneriyordu. O arada bir baktım orta yaşlı biri, cep telefonu ile itfaiyeyi arayıp yardım istiyordu.


Gencin koluna girip bir sandalyeye oturttular. Ağlıyordu, bağırıyordu, “Yüreğim yanıyor, yüreğim!.. Anam ne diye beni doğurdun!..”


Esnafın biri bir bardak soğuk su getirip gence sundu ve içmesini istedi. Bir bardak suyu içtikten sonra ayağa kalkan genç yoldan geçen insanlara ve araçlara bakıp iç geçirdi. Sonra yeniden sandalyeye oturdu, çevresinde kendisini seyredenleri süzmeye başladı.


“Allah benim yandığım kadar kimseyi yakmasın!..”diye bir kez daha bağırdı. Çevredeki insanlar hava sıcaklığının bu kadar etkili olduğuna belki de bir gencin böylesine çılgınlığına ilk kez tanıt oluyorlardı. Klimalı bir odaya getirdiler, oturmasını sağlayıp bir bardak çay ikram etmeye çalışanlara genç teşekkür etmeye başladı.


O arada ayağa kalkan genç çevresindeki insanlara; “Beni ne itfaiyenin suyu, ne de odanızdaki klimalar soğutamaz. Benim yüreğim yanıyor, yürek yangını vücudun başka organlarının yangınına benzemez. Sevdiğim kızı başkasına verdiler, yarın gelin gidecek. Hem de sevmediği birine veriyorlar onu.


Ben yoksul, ben garip ve ben babasız biri olduğum için sevdiğimi bana vermedikleri için yangınım bundan. Havadan değil, gerçekten ve yaşantımdan yanıyorum!..”deyince, oradaki insanlar kaskatı kesilmişlerdi.


İnsanların dudaklarından çıkan sözcüklerin hemen hepsi aynıydı: “Allah kimseyi sevdiğinden ayırmasın. Allah sevenleri kavuştursun!..


Allah kimseyi sevgi ateşinde yakmasın!..” Saygılarımla…

Ana Sayfa
Web TV
Foto Galeri
Yazarlar