26 Nisan, 2024, Cuma
DOLAR32.4447
EURO34.7287
ALTIN2441.3
Mustafa BARDAK

Mustafa BARDAK

Mail: [email protected]

Uzaklaşan duygular

   İnsanların birbirlerinden uzaklaşma duyguları, eylemleri ve unutma noktasına gelmeleri sosyal ve toplumsal ilişkileri de azaltmaya başladı.

Özellikle salgın hastalıklar nedeniyle insan ilişkilerinde azalmalar yaşanıyor. Yakınlaşma, tokalaşma, sarılma ve kol kola yürüme hareketleri azalıyor.

Çok geçmiş tarihlere baktığımızda, verem hastalığı denildiğinde insanlar birbirlerinden çekinirler ve uzaklaşırlardı. Yakınları bu hastalığa yakalananlar, ziyaretleri gitmeyi bırakın, evlerinin yanından bile geçmezlerdi.

Yılların ardından yeni salgın hastalıklar çıkmaya başladı. Yine eskilerde yaşanan, “Kuş gribi”, “Domuz gribi”, “Kırım Kongo Kanamalı Ateşi” gibi hastalıklar insanları bir süre birbirlerinden uzaklaştırırken, özlem duymalarla birlikte dostlukların da azalmasını beraberinde getir oldu.

Şimdi ise “covid-19” salgını nedeniyle insanlar birbirlerine yaklaşamıyor, ziyaretler yapılamıyor, kültür ve sanatsal etkinlikler, düğün, nişan ve eğlencelerle birlikte cenaze törenleri bile sönük geçiyor.

Elbette salgın hastalıklara karşı önlemlerimizi almamız ve uyarılara dikkat etmek zorundayız. Ancak görünen o ki, insanlar birbirlerinden uzaklaşmak zorunda kalırken, dostluklar, samimiyetler azalıyor, yüzler unutulmaya başlıyor.

Telefonlarda bile eskisi gibi insanlar birbirlerini arayıp sormaz, sohbet etmez duruma geldi. Bir arkadaşının yanına gidip sohbet ederken dikkatli davranmak zorunda kalınırken, kucaklaşmak, sarılmak ve tokalaşmak ise adeta unutuldu.

İnsanların duyguları yüreklerinin içine hapsedilmiş olarak durmaya başlarken, bakışlarla duygular anlatılmak isteniyor. İnsanlar karşılarından gelenleri maskenin üzerindeki gözlerine bakarak tanımaya çalışıyor. Bakışları keskin olanlar birbirlerini tanıyabiliyor ve selamlaşırken, keskin bakışlı olmayanların birbirlerini tanıyabilmeleri de zorlaşır oldu.

İnsanların o güzelim duyguları nereye gitti dersiniz!? Koronavirüs salgını mı alıp götürdü yüreklerdeki temiz ve saf duyguları, yoksa bununla birlikte sosyo-ekonomik yaşam tarzının da etkisi yok mu!?

İş yaptıracağınız insanları bulabilmekte zorlanıyorsunuz, iş yaptırdığınız insanlar işini sağlam yapmaz olmuş veya günü kurtarma uğruna çalışıyor. İş olmadığını söyleyenleri bile çalıştırmakta veya iş vermekte pişman olabiliyorsunuz!

İnsanlar ekonomik ilişkilerinde birbirlerini aldatır duruma gelmişler. Aldıklarını ya veremiyorlar, ya da vermek istemiyorlar. Bazıları ekonomik anlamdaki ilişkileri sanki huy edinmiş gibi, “elini veriyorsun, kolunu alamıyorsun” halk deyimi sık yaşanmaya başlandı.

Doğru olmak, olabilmek ve dürüst hareket etmek sanki kişilere zarar verir gibi durumlar yaşanır olmuş. Yalanları “doğru” gibi konuşanlar, insanların aklı ile alay edenler, hatta insanların gözlerinin içine baka baka olayları saptıranları izlerken, kendi aklınızdan kuşku duyar oluyorsunuz.

İnsanların duyguları sevgi, saygı ve dostluklardan neden uzaklaşır olduğu yönünde sizlerin neler düşündüklerini bilemem ama, bu gidiş; insanları inançlarından da uzaklaştırıyor…

Ana Sayfa
Web TV
Foto Galeri
Yazarlar