26 Nisan, 2024, Cuma
DOLAR32.5453
EURO34.985
ALTIN2438.4
Mustafa BARDAK

Mustafa BARDAK

Mail: [email protected]

Trene bile öyle…

Rayların üzerinden geçen trenin tekerleğinden çıkan sesler bile sadece insanları değil, tüm canlıları uyandırır, irkilmesini sağlar.

Sesli olarak gelen trenin gelişine bile bön bön bakmak duyarsızlığın bir göstergesi olsa gerek!

Trenin geçişi sırasında duyarsız bakanlara bir hayvanın adı verilerek söylenen bir tümce var, anımsayın! O hayvana haksızlık veya saygısızlık etme adına adını buraya yazmıyorum. Hadi o, adı üzerinde hayvan yani Öküz!...

Ya toplum arasında insan olduğunu söyleyerek dolaşan, üstelik o kadar kalem yalayıp, sıraları eskitip, yıllarca okuduktan sonra da insanlara eğitim vermeye kalkmış duyarsızlara de ad verilmeli!?

Trene bakar gibi karşısında yaşananlara bakan, yağcılık ve yalakalığa gelince kendilerini heder edercesine öne atılıp boyun büküp, namaz kılarcasına iki elini karnının üzerine koyarak karşısındakinin sözlerini dinleyenlere ne ad verilmeli!?

Günümüzde böylesi insanların çoğalmasını gördüğümde geleceğimizden kuşku duyuyorum! Yarına kaç var çocuklar diye sorduğumda, çocuklarımıza eğitim-öğretim verenlerin hareketlerini gördüğümde geleceğimizden kaygılıyım!..

Bir okulda düzenlenen etkinlik süresi içerisinde gösterileri izleyenlerin, oradaki çocuklara moral verme adına alkışlamaları aynı zamanda geleneklerimiz arasında da yeralmaktadır.

Eğitim ve öğretim kurumları içerisinde yetkili ve belli makamlarda olan birilerinin, biri demiyorum, birden fazla olduğunu vurgulamak istiyorum. Gösteri yapan çocukları izlerken; “Tren geçse uyanırlar, bunlar nasıl uyukluyorlar!?”diye veliler arasında sözler kullanılmasına neden olunması kadar üzücü bir olay yaşanamaz!

Geleceğimizin parlak olabilmesi, bilgili çocukların yetişmesi, memleketi çağdaş ülkeler düzeyine çıkarma adına teknolojinin her yönüyle ilgilenen gençlerin yetişmesini bu eğitimciler mi sağlayacak!?

Bu eğitim kurumlarının üst düzeylerinde görevli veya eğitim sendikalarında görevli bu eğitimcilerle önümüzü görebilmek yerine, emperyalist kültürün etkisinden kurtulabilmemiz zor olacaktır!

Okumayan, yazmayan, çevresi ile sosyal ilişkilerden uzak, sadece sınıfa girdiğinde ders kitabındaki bilgileri bile öğrencilerine tam olarak anlatmaktan yoksun eğitimcilerle mi bu ülke  gelişmiş ülkeler arasına yükselecek!?

Bence, bu zihniyet emperyalist kültürün ülkemizde gelişmesine yönelik olarak, kendi kültürümüzün yaygınlaşmasını istemeyen yabancı hayranlarının bir oyunu olarak yorumlamak istiyorum!

Kendi gelenek ve göreneklerimizin yaşatılması, kültürel değerlerimizin korunması ve yaygınlaştırılması noktasında yaşadıkları ülkedeki eğitime katkıda bulunmayan, eğitim verdikleri öğrencilerin gösterilerini bön bön izleyip, başarılı olabilmeleri için alkış bile tutmayanlar fosilleşmiş akılları ile kendilerine bile zarar verebilirler!

Kendilerine zarar verebilmelerinin nasıl olduğunu merak etmiş olmalısınız. Bir zamanlar eğitim sendikaları farklı görüş ve inançlar üzerinde gruplara ayrılmışlardı. Güçlü olanlar, ellerindeki yetkiyi kullanırken, zayıf olanları ezmeye çalışırken, kendilerini inançlı ve imanlı olarak tanıtıyorlardı.

Gün geldi ve öyle bir an oldu ki, şimdi ortalıklarda kendilerini gizleyebilmek için ağaç yaprakları arasına gizlenip oradan ortalığı izliyorlar. Sonbahar ayında dalların yaprakları kuruduğunda kendilerini nasıl gizleyeceklerini merak ediyorum. Saygılarımla…

Ana Sayfa
Web TV
Foto Galeri
Yazarlar