Dünyada yaşanan gelişmelerin, ülkemizdeki ekonomik, sosyal ve siyasal olaylara da yansıması nedeniyle, son günlerde Dolar’ın yükselişi karşısında değişik öneriler halkımıza duyurulmaya çalışılıyor.
Türk Lirası’na dönüş olayındaki önemli açıklama, Devletin en üst düzeyindeki Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan tarafından geldi.
Bir yandan “Anayasa değişikliği” ve “”Başkanlık sistemi” konularının tartışıldığı gündemle ilgili; Ak Parti ile MHP arasındaki görüşmeler medyanın önemli haberleri arasında yeralmayı sürdürüyor.
Halk Ozanı, rahmetli Aşık Mahzuni Şerif’in 1970’li yıllarda; “Katil Amerika!” başlıklı türküsünü anımsıyorum. Ardından bu günlere geliyoruz! Yine aynı yıllarda; İzmir’de Amerika’nın 6. filosuna tepki amacı ile toplanan kalabalığına polisin müdahalesi, gözaltılar ve soruşturmaları anımsıyorum.
Amerika’nın 6. filosunun İzmir sahillerinde denize demir bağlamaması için “Devrimci-demokrat insanlar” buluşarak; tepkilerini dile getirmeye çalıştıklarında, hangi siyasi görüşteki kişiler bu yurtseverlere karşı geldiklerini araştırmanızı öneriyorum!
Bu olayla ilgili yaşananları anlatarak, sütunumu sınırlamak istemiyorum, ayrıca anlatacağımı belirtmek istiyorum.
ABD Doları son günlerde TL karşısında yükselişe geçti. Neden ve nasıl oluştu bu yükseliş? Türk lirası karşısında; 3.44 Tl’ye kadar yükselen ABD dolarının yükselmesinin önlenmesi için iktidarın yaptıkları çalışmalara bakıyoruz.
Bunu bir kenara bırakalım, Osmaniye’de bir bankaya yurt dışından Dolar olarak parası gelen vatandaşımız, merkez banka şubesinde, 5 bin Tl karşılığındaki Dolar’ı olmadığı için ödeme yapamıyor. Müşteri sıramatik fişi alıyor ve bekliyor, ama sonuçta TL bazında 5 bin lira değerindeki Dolar’ın Banka kasasında olmadığı için “öğleden sonraya” gelmesi isteniyor.
ABD ve AB ile son günlerdeki ilişkilerimiz nedeniyle Devletimizi yönetenler “keskin” açıklamalar yapmaya başladı. Örneğin; Cumhurbaşkanımız Erdoğan’ın “ 7. Boğaziçi zirvesinde” yaptığı konuşmanın bir bölümünü önemsiyorum.
“Cumhurbaşkanımız Erdoğan, AVM sahiplerine seslenerek kiraların TL cinsinden alınması gerektiğini söyledi.” Sözlerinin altına imzamı koyuyorum.
Başbakan Yıldırım ise, “Dövizlerin bozdurulması ve TL’ye çevrilmesi” yönünde bir yöntemle ülkede yaşanan ekonomik yaşama katkıda bulunmak istiyor.
ABD’nin yaptı hatalara karşı olduğunu Medya kuruluşlarında halkla paylaşan iktidar partisinin Bakanları ve Başbakanımız, hatta Cumhurbaşkanımızın sözlerini anımsıyorum.
ABD’nin Dolar’ının TL karşısındaki yükselişine karşı, vatandaşımızın elindeki Dolar’ların bozdurulması yönünde iktidarımızdan gelen bir açıklama var.
ABD dolarlarını bozdurarak, bir olay oluşturmak istenmesi yolundaki mevcut iktidarın çağrılarına uyanlara bakıyoruz. ABD dolarını bozdurmak ve ülke ekonomisine sahip çıkmak adına en fazla döviz bürolarına çakınların Ak Parti’nin en fazla oy aldığı iller olduğu belirlendi.
Bu konuyu da bırakalım. Cumhurbaşkanımız Erdoğan’ın, AVM’lerdeki kiraların TL karşılığı verilmesini önermesi ile ilgili, Ankara merkezdeki Otellerde oda ücretlerinin acaba TL ile mi müşteriye sunulduğunu anımsatmak istiyorum!
Geçtiğimiz hafta içerisinde Ankara’da girdiğim bir otelin tek kişilik yatak ücretinin 50 dolar olduğunu ekranında yazılı olarak gördüm. Türkiye Cumhuriyeti’nin Başkenti Ankara’da bile otel ücretleri TL ile değil de Dolar olarak ekranda yazılıyor veya müşterilere sunuluyorsa… Allah aşkına bu ülkede neler oluyor!? Saygılarımla…
Türk Lirası’na dönüş olayındaki önemli açıklama, Devletin en üst düzeyindeki Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan tarafından geldi.
Bir yandan “Anayasa değişikliği” ve “”Başkanlık sistemi” konularının tartışıldığı gündemle ilgili; Ak Parti ile MHP arasındaki görüşmeler medyanın önemli haberleri arasında yeralmayı sürdürüyor.
Halk Ozanı, rahmetli Aşık Mahzuni Şerif’in 1970’li yıllarda; “Katil Amerika!” başlıklı türküsünü anımsıyorum. Ardından bu günlere geliyoruz! Yine aynı yıllarda; İzmir’de Amerika’nın 6. filosuna tepki amacı ile toplanan kalabalığına polisin müdahalesi, gözaltılar ve soruşturmaları anımsıyorum.
Amerika’nın 6. filosunun İzmir sahillerinde denize demir bağlamaması için “Devrimci-demokrat insanlar” buluşarak; tepkilerini dile getirmeye çalıştıklarında, hangi siyasi görüşteki kişiler bu yurtseverlere karşı geldiklerini araştırmanızı öneriyorum!
Bu olayla ilgili yaşananları anlatarak, sütunumu sınırlamak istemiyorum, ayrıca anlatacağımı belirtmek istiyorum.
ABD Doları son günlerde TL karşısında yükselişe geçti. Neden ve nasıl oluştu bu yükseliş? Türk lirası karşısında; 3.44 Tl’ye kadar yükselen ABD dolarının yükselmesinin önlenmesi için iktidarın yaptıkları çalışmalara bakıyoruz.
Bunu bir kenara bırakalım, Osmaniye’de bir bankaya yurt dışından Dolar olarak parası gelen vatandaşımız, merkez banka şubesinde, 5 bin Tl karşılığındaki Dolar’ı olmadığı için ödeme yapamıyor. Müşteri sıramatik fişi alıyor ve bekliyor, ama sonuçta TL bazında 5 bin lira değerindeki Dolar’ın Banka kasasında olmadığı için “öğleden sonraya” gelmesi isteniyor.
ABD ve AB ile son günlerdeki ilişkilerimiz nedeniyle Devletimizi yönetenler “keskin” açıklamalar yapmaya başladı. Örneğin; Cumhurbaşkanımız Erdoğan’ın “ 7. Boğaziçi zirvesinde” yaptığı konuşmanın bir bölümünü önemsiyorum.
“Cumhurbaşkanımız Erdoğan, AVM sahiplerine seslenerek kiraların TL cinsinden alınması gerektiğini söyledi.” Sözlerinin altına imzamı koyuyorum.
Başbakan Yıldırım ise, “Dövizlerin bozdurulması ve TL’ye çevrilmesi” yönünde bir yöntemle ülkede yaşanan ekonomik yaşama katkıda bulunmak istiyor.
ABD’nin yaptı hatalara karşı olduğunu Medya kuruluşlarında halkla paylaşan iktidar partisinin Bakanları ve Başbakanımız, hatta Cumhurbaşkanımızın sözlerini anımsıyorum.
ABD’nin Dolar’ının TL karşısındaki yükselişine karşı, vatandaşımızın elindeki Dolar’ların bozdurulması yönünde iktidarımızdan gelen bir açıklama var.
ABD dolarlarını bozdurarak, bir olay oluşturmak istenmesi yolundaki mevcut iktidarın çağrılarına uyanlara bakıyoruz. ABD dolarını bozdurmak ve ülke ekonomisine sahip çıkmak adına en fazla döviz bürolarına çakınların Ak Parti’nin en fazla oy aldığı iller olduğu belirlendi.
Bu konuyu da bırakalım. Cumhurbaşkanımız Erdoğan’ın, AVM’lerdeki kiraların TL karşılığı verilmesini önermesi ile ilgili, Ankara merkezdeki Otellerde oda ücretlerinin acaba TL ile mi müşteriye sunulduğunu anımsatmak istiyorum!
Geçtiğimiz hafta içerisinde Ankara’da girdiğim bir otelin tek kişilik yatak ücretinin 50 dolar olduğunu ekranında yazılı olarak gördüm. Türkiye Cumhuriyeti’nin Başkenti Ankara’da bile otel ücretleri TL ile değil de Dolar olarak ekranda yazılıyor veya müşterilere sunuluyorsa… Allah aşkına bu ülkede neler oluyor!? Saygılarımla…
