25 Nisan, 2024, Perşembe
DOLAR32.4809
EURO34.9873
ALTIN2436.1
Mustafa BARDAK

Mustafa BARDAK

Mail: [email protected]

Temizlik yada kirlilik

Her canlı temiz olmayı tercih eder, yani temizliğin güzelliğini yaşamak ister.

Kirli olmak, kirli duygularla yaşamak, kibirlenmek, başkalarının üzerinden rast sağlayarak hayatını sürdürmek toplumda tepgi gördüğü gibi eleştiriler de alır.

Bir televizyon reklamını anımsarsınız. Deterjan reklamı yapılıyor, çocuklar çamur içinde oynuyorlar ve giysileri kirlenmiş haldeler.

Çamaşır deterjanı ekrana geliyor ve oradan bir ses; “kirlenmek güzeldir!”

Gerçekten kirlenmek güzel mi onu bilemeyiz ama bu deterjan için reklamda kullanılması gereken sözcükleri böyle hazırlayıp kullanıyorlar.

İnsanlar arasında konuşulur; “Temiz toplum istiyoruz!”denilir ya, beklenti içerisinde olunan temiz toplum isteği her zaman özlenilerek yaşanmıştır.

Sabahları kalktığınızda işyerine gelirken yolların temiz olması, insanların yüzlerinin gülümsemesi, selamlaşmalar ve hal hatır sormalarla yaşanılan bir kent düşünün… geceden kalan serinlik, sabahın ilk ışıkları ile kenti aydınlatırken, sokakların temizliği yüzleri güldürür, insanın içini rahatladık.

Temiz yollar, temiz giysili insanlar, duvarları temiz boyalı binalar, levhaları paslanmamış işyeri levhaları yolda giderken sizlerin bakışlarındaki görüntülerle birlikte kente güzellik verir.

Temiz kentte yaşamak, temiz toplum bilincine ulaşabilmenin koşullarından biri olsa gerek.

Anlayış, başkalarının görüş ve düşüncelerine saygı gösterilmesi ile barış içerisinde yaşanması sağlanır. Kendilerini haklı, başkalarını ise haksız görerek yaşantısını sürdürmek isteyen kişilerin, günün birinde yalnız kaldıklarında dost arayışına çıktıkları görülebilir.

Bu günlerde İran halkı içerisinde yaşanan olumsuz olayları izlemekteyiz. Olayların başlangıcı sadece bir kadının öldürülmesi mi, yoksa başkaca olumsuzlukların birikintileri mi olduğunu da düşünülüyor.

Giyim-kuşam veya kadınlar için “başörtüsü zorunluluğu ile başlayan yönetimin baskılarının dışında farklı gelişmeler de gündem kapsamında tartışılıyor.

Bir kadının öldürülmesi ile İran’daki kadınların başlattığı eylemlerin büyüyerek ülkeye yayılması, erkeklerin de desteği olarak okumak yerine, altında başka ülkelerin ajanlarının da yattığı düşünüler ve konuşulan olaylar arasında yeralıyor.

Anımsarsanız “Dünya emekçi kadınlar günü” Amerika’daki kadın işçilerin hak istemeleri ile başlayıp, fabrikaya kapatılan kadın işçilerin yakılarak öldürülmesinin ardından tepkilerin genişlemesi ile ortaya çıkmıştı.

Aradan geçen süreç içerisinde ise kadınların yıllar öncesindeki yaşadıkları ve başlattıkları mücadelenin ardından, günümüzde “8 Mart Dünya emekçi kadınlar günü” bir çok ülkede kutlanıyor.

Temiz çevre, temiz toplum, temiz yaşamın altında mutlaka kadın eli görebildiğimiz gerçeğinden yola çıkarsak, bu güzelliklerin başını da anaların çektiğini anlayabilmekteyiz.

Temizlik her zaman güzeldir, kirlilik ise her zaman insanların yüreklerinde olumsuz izler bırakır.  Savaştan yana olanlar, silahlarını satmak isteyenler ise, barıştan yana olmak isteyenler de sağlıklı ve mutlu yaşamak isteyenlerden oluşmaktadır.

Siz bunlardan hangisinden yanasınız!?

Yorum Yazın

Ana Sayfa
Web TV
Foto Galeri
Yazarlar