27 Nisan, 2024, Cumartesi
DOLAR32.455
EURO34.829
ALTIN2438.9
Mustafa BARDAK

Mustafa BARDAK

Mail: [email protected]

Tabela kirliliği

Bir şehirdeki cadde ve sokakların üzerindeki işyerlerinin tabelalarını gördüğünüzde; kirli, yıpranmış ve düşme tehlikesini gördüğünüzde içinizden neler geçer?

Çarşı içerisinde yürüyorsunuz, kafanızı kaldırıp bir binaya baktığınızda gördüğünüz bir tabelada mesleği ve adı yazılı kişinin yıllar öncesinden öldüğünü düşünün. Hayatta olmayan birinin tabelasının hala bir binada asılı kalması olayındaki olayı aklınızda nasıl yorumlayabiliyorsunuz?

Ya da asılı gördüğünüz tabelanın sahibi bir başka caddeye gitmişse eğer, burada o tabelanın kalmasının ne anlamı var diye düşünenleriniz oluyor mu?

Geçtiğimiz günlerde iki kişi bir meslekle ilgili kişinin tabelasına göre işhanına çıktılar. İşhanındaki odalarının girişlerinde aradıkları kişinin ismini arayıp durdular. Sokak üzerinde asılı duran tabelaya göre o işhanına çıkan kişiler, oradan bir başka caddeye göçtüğünü öğrendiklerinde merdivenden inerken konuşuyorlardı; “ Allah aşkına! Bu adam buradan göçeli üç-dört yıl olmuş, tabelasını burada unutmuş! Bu adamdan bize bir hayır gelmez, bizim işimizi de tabelasını unuttuğu gibi unutur, gel bu insandan vazgeçelim!”

Vatandaşların bu konuşmaları üzerine sizlerin de bir yorumunuz olmalı elbette!

Bulundukları binalarda tabelalarını unutanlar, tehlikeli ve kirli tabela asanlarla ilgili yetkisi bulunanlar, yani görevleri olanlar neler yaparlar? Veya böylesi tabelalarla ilgilenebilecek yetkililer yok mu, varsa neden görevlerini yapmıyorlar?

Kaldırımın üzerindeki bir tabelanın her an düşebilme tehlikesi oluşturduğunu ve günün birinde bir vatandaşın başına düşerek yaralanmasına neden olduğu olayı yaşandığında ceza kime kesilecek?

Tabelayı orada unutup, sökmeden giden isime mi, yoksa olaylara duyarsızlık kalan yetkililere mi?

Tabelalar aynı zamanda bilgilendirme ve reklam amaçlı olarak ta kullanılıyor. Şimdi sizlere bir başka tabeladan, sözetmek istiyorum. Adana yönünden Osmaniye kent merkezine doğru gelirken, Akyar köyü girişini geçtiğinizde  karşınızda Osmaniye Milletvekili Suat Önal’ın da fotoğrafının bulunduğu tabelada; 400 Yatakla Osmaniye Devlet Hastanesi müjdesi veren bir yazıyı okuyoruz.

Bu tabelanın asıldığı yılı anımsamaya çalışıyorum. Osmaniye’ye 400 yataklı yeni Devlet Hastanesi yapılması çalışmaları yapıldığı yıl sanırım 2015 ortalarıydı. Bakanlıkla yapılan görüşmeler neticesinde yeni hastanenin yatak sayısı 600’e çıkarıldı. Yani yeni yapılacak olan hastane 600 yataklı olarak projeleniyordu. Yer arayışı başladı ve 2016 yılında belli miktarda ödenek bile ayrılması ile ilgili Milletvekili Önal ile Mücahit Durmuşoğlu’nun sözlerini anımsıyorum.

Osmaniye’ye yapılacak olan yeni Devlet Hastanesi’nin yatak kapasitesinin 600’e çıkarıldığını söyleyen Milletvekili Önal’ın Akyar köyü yakınlarındaki “400 yataklı” tabelasının değiştirilmesi gerekirken, dün yine gördüm ki hala rakam aynı kalmış.

Yeni Devlet Hastanesi 600 yataklı olarak bu yılın sonlarına doğru temeli atılacağı söylenirken, Akyar köyü yakınındaki bu tabeladaki yazının da değiştirilmesi olayına birileri el atıverse!.. saygılarımla…

Ana Sayfa
Web TV
Foto Galeri
Yazarlar