25 Nisan, 2024, Perşembe
DOLAR32.5124
EURO34.9629
ALTIN2432.6
Mustafa BARDAK

Mustafa BARDAK

Mail: [email protected]

Sözünözüne bakmalı!..

Söz vardır insanı ölümden kurtarır, söz vardır insana cinayet işletir.

Ben sözün özüne bakarım, inceler, araştırır ve yorumumu ona göre yaparım. İki dudak arasından çıkan sözlerin nereye gittiğine özen göstererek kullanmak önemlidir. Karşınızdaki insanlar sizin sözlerinizi farklı şekilde algılayabilir. Ben de bazı anlarda hatalar yapmışımdır, bu konuda iddialarım olduğunu söylemem yanlış olur.

Bir kurumda yetkili ve yönetici kişi olanlar önemli konularda özenli çalışmak ve hizmetlerini sağlıklı yapmak zorundadır. “İşe göre değil de kişiye göre iş verilmesi” olaylarında ise eksik, aksak ve hatalar oluşur ki, bazı anlarda bu hataları düzeltebilmek zor anlar yaşatabilir.

Ülkemizin dört bir köşesindeki özellikle kamu kurumlarında siyasal amaçlı olarak işe alınanların, deneyimlerini bir kenara bırakalım; yapacakları işle ilgili en küçük bilgilerinin olmadığı gibi, örenmek için uğraş bile vermeden günü birlik işe gelip, ay sonunda da maaşlarını aldıkları olayları yaşanmaktadır.

Manisa’nı Soma ilçe  Belediyesi Nikah dairesinde yaşanan olayı öğrenmiş olmalısınız.

Nikah dairesindeki evlenme töreni sırasından evlenme cüzdanını alan 25 yaşındaki Gülşah Yılmaz ile 35 yaşındaki Zekeriya Karataş çifti evlerine geldiklerinde evlilik cüzdanındaki hata karşısında şok geçirdiler. 

Evlenme cüzdanında damadın adı yazılıydı, ancak gelinin adının bulunduğu yere ise 56 yaşındaki babası  Muzaffer Yılmaz’ın adı yazılmıştı. Yani; bu nikaha göre Damat ile kayınpeder evlenmiş oluyordu!..

Böyle bir yanlışlık nasıl yapılabilir dersiniz, merak edenleriniz mutlaka vardır! Hadi diyelim ki, kızın ismini karıştırdınız da annesinin adını yazdınız! Ortada iki erkek ismi geçiyor, buradaki hatanın nasıl yapıldığını düşündüğümde; “İşe göre insan değil, insana göre iş verilmesi” sonucu böyle hataların olduğunu gözlemledim.

Güncel olayları sizlerle paylaşmak için notlar alıyorum, ancak gündem o kadar hızlı değişiyor ki, günlük köşe yazılarımda gündemi işleyemediğim bile oluyor.

31 Mart seçimleri öncesinde siyasi partilerin bazıları işbirliği içerisinde “ortak aday” çıkarma yöntemini uyguladı.

İktidar partisi AKP ile muhalefetteki MHP seçimlerde birlikte hareket etti. Muhalefetteki diğer partilerin bazıları da birlikte hareket edip “ortak aday” çıkardılar.

Siyasi partilerin birlikte hareket etmeleri ve seçimleri girmeleri ayrı bir olay olarak kenara bırakıyorum.

Seçimler sonucunda  yeni Belediye Başkanı seçilen CHP ve MHP’li Başkanların; Belediye tabelalarından kaldırılan “T.C.” tabelaları ile, Belediyeler önündeki veya duvarlarındaki “Atatürk” fotoğraf veya yazılarının yeniden astırılması olayı beni çok düşündürdü!..

İstanbul-Aksaray Belediyesi’nin tabelasında “T.C.” bulunmuyordu. Belediye Meclisi toplantısında T.C.’nin konulması yönünde yapılan oylama sonucunda; CHP,MHP, İyi Parti’lilerin 15 oyuna karşın, AKP’li 16 üyenin oyları ile RED kararı alınması olayını okurlarımın yorumlarına bırakıyorum.

Aksaray Belediyesi tabelasında “T.C.” ibaresi bulunmayacak anlamına geliyor ki, AKP’li üyelerin 1 (Bir oy) farkı ile RED etmesinin altında neler yatıyor!?

Tepedeki siyasi görüşmeler ve desteklerde hemşehrimiz Bahçeli sanki “inat edercesine” mevcut iktidara destek vereceğini söylerken, seçimler sunucunda Belediye Başkanı seçilenler ise AKP’nin  “hasarlarını (!)” düzeltme adına Belediye binalarından kaldırılan “T.C.” ibaresini ve Atatürk portrelerini yeniden yerleştirmeye çalışıyorlar.

Taban ile Tavan arasında bir çelişki oluşmaya başlar oldu! Halk üzerinde kendi yönetimlerini uygulamak isteyenler ile, halkın istekleri farklı olmaya başladı.

Yine bana ayrılan sütun bitti, sevgi ve saygılarımla….

Ana Sayfa
Web TV
Foto Galeri
Yazarlar