Özellikle inançları kullanarak siyaseti halkın arasında yaymak isteyenlerin bir sözünü anımsatayım; “Haksızlıklar karşısında susan, dilsiz şeytandır!”
Benim siyasetim; insanların mutlu, huzurlu, barış içerisinde ve tok karın yaşayabilmeleridir. Sokaktaki simitçi çocuğun gözlerinden anlarım hayatın gerçeklerini!.. Ya da bir kadının kucağındaki bebeğinin karnını doyurmak için kaldırımın bir kenarına oturup memesini yavrusuna sunmasındaki olaydan anlarım hayatın gerçeklerini!..
Baba veya ana iseniz, çocuklarınızın gelirleri ile evin geçimini sağlayabilme yerine, kendiniz iş-ekmek parası kazanabilmenin gelir kaynaklarını uygulama zahmetinde bulunmanız gerekir.
Şimdi yine siyaset yaptığımı sananlar olacaktır, belki de yazacaklarım siyasettir ama, yaşanan olayların bir gerçeğini dile getirmekte benim görev sorumluluğumu yerine getirmek olduğunu kabullenmeniz gerekiyor.
Mevcut iktidar, “5 kuruş harcamadan yaptırıyoruz!” diye övünüyor, halkımıza ‘Dolar’ kullanmamakta uyarılarda veya önerilerde bulunuyor. Ama gerçeklerin hiçte öyle olmadığını gözlemliyorum!..
Allah aşkına tahmini bir rakam verilip, ardından da bu rakamın altına düşülmesi halinde tamamlamak gibi bir anlaşma nasıl yapılabilir!?
Aralarında Avrasya tüneli, 3.’ncü boğaz köprüsü, ve Osmangazi köprüsü ile birlikte 7 mega projeyi yapacak olan Müteahhitler, kredi için yurt dışına başvuru yapmış. Bu Müteahhitlerin yurt dışından bulup getirdiği kredilere de Türkiye Cumhuriyeti Devleti garantör olmuş. Buradaki Devletimizin yüklendiği garanti yükü 15 milyar 439 milyon dolara (Yaklaşık 82 Milyar TL)’ye yükseldi.
Yurt dışından kredi alarak iş yapan Müteahhitler kredilerini öderlerse sorun yok, ödemezlerse tüm borç Devletimize, beraberinde de Vatandaşlarımızın sırtına yüklenecek!..
Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Cahit Turhan’ın bir açıklamasını okuyorum; “Vatandaşımızı kimseye yem ettirmeyiz!”
Bu sözlere kanıksamadığınızı düşünelim, ancak hizmet için açılan bir işletmede sayı verilerek garanti verilmesi ile birlikte bu sayının azalması halinde üzerinin tamamlanması olayı biraz garip anlaşma olarak aklınıza gelmiyor mu?
Bir ülkedeki yöneticiler hizmet için açılan yerlerde bir yıl boyunca ne kadar hizmet verileceği, kişi veya araç sayısı konusunda rakam anlaşması yapması, vaat edilen rakama ulaşılamaması halinde üzerinin tamamlanması olayını anlayabilmek için aklımı zorluyorum!..
2019 yılının ilk haftasından başlamak üzere yaşanmaya başlayacak “ekonomik kriz, (pardon sıkıntı(!)” halkımızın susturulması yönündeki söylevlere yeterli gelmeyebilir!
Muhalefeti zayıf veya yeterince gerçekleri halka anlatamadığı bir ülkede, iktidar istediği gibi konuşur, yönetir, yasalar çıkarır ve uygular!..
Yörük aşireti bireylerinin bilebileceği bir eylemi anımsatmak istiyorum. “Tekelerin iğdiş edilmesi…!”
Ne oluyor ki “Tekeler iğdiş” edilirse!? Aslında çok olaylar oluyor anlayabiline!.. Bir kere; Teke olan hayvanın erkekliği sonlanıyor, daha ne olsun ki!?
Sahi ya, Şeytan’ın Dil’i var mı, konuşur mu!? Bir zamanlar bir siyasi partinin Genel Başkanı Osmaniye’ye gelmişti, Palalı Süleyman Caddesi üzerindeki Parti binasında konuşurken söylediklerini anımsadım!.. “ …
BOP Başkanı, İsrail’e hizmet ediyor!..”
O toplantıda bulunanların yüzde 99’u şimdi oradalar, o partinin Genel Başkanı bile!... Sevdiğinize emanet olun!..
