Osmaniye’mizde bir şehidimizi daha toprağa verdik. Birinin acısını unutamadan bir yeni şehit cenazesi ile ana-babaların, eş ve çocukların gözyaşları üzerinde bir takım sözler söylenilmesi ile günler geçip gidiyor.
Kim veya kimler olaylara nasıl bakarsa baksın, memlekette huzur ve barış ortamının sağlanması herkesin ortak noktası olarak sabırla bekleniyor.
Aniden alevlenen terör olaylarının böylesine çirkinliklerle ve ölümlerle sonuçlanması öncesinde yöneticilerin ihmalkarlıklarının olup olmadığı veya birilerinin bir şekilde düğmeye basıp basmadığı da düşündürüyor insanları.
Yabancı basında yazılanlar ise ülkemizdeki bu olayları “iç savaş başlangıcı” olarak yorumluyor. İşte en büyük acı olayda bu! Yabancı turistlerin bu yaz mevsiminde ülkemize gelmelerinde kuşkuları ortaya çıkarıyor.
Hükümetin kurulamaması, siyasilerin anlaşamaması sonucu dolar ve altın fiyatlarındaki değişimler halkımızı düşündürüyor.
Doğu ve Güneydoğu illerinde aileleri veya asker-polis evlatları olanlar kuşkulu anlar yaşamaya başladılar.
Sokaktaki insanlar, nelerin olup bittiğini ve önümüzdeki günlerde nelerin olup olmayacağı kuşkuları ile yaşamaya başladılar.
İnsanlarımız tüm bu olumsuz olaylara karşı sağduyulu davrandıklarına tanık oluyoruz. Ancak sabrın da bir sınırının olduğunu düşünerek, sabrın günün birinde farklı şekilde değişik olayları da beraberinde getirmesi endişesi yaşanmaya başlandı.
Asker ve polisimiz, hatta resmi kurumlarda çalışan görevliler terör olayları nedeniyle canlarını düşünürken, siyasilerimiz bu ülkeyi yönetme uğruna girdikleri Meclis’te hala bir sağlıklı görüşmenin sonucunu ortaya çıkaramadılar.
Onların koltukları ve makamlarını düşündükleri kadar, son gelişmeler üzerinde de huzur ve güven için ne gibi uğraşlar verdiklerini halkımız basından takip ediyor.
Sanırım erken seçim için gün belirlenir ve siyasi partiler yeniden seçim çalışmalarına başlarlar. Siyasi partilere yapılan parasal destek ile seçim çalışmalarına başlarlar.
Terör olayları biter mi dersiniz? Erken seçim tarihinin belirlenmesi ile birlikte şehit haberlerini duymaz mıyız acaba?
Eğer böyle bir süreç yaşanmaya başlarsa, yani erken seçim takvimi belirlenmesi ile birlikte terör olaylarında azalma ya da kesinti yaşanırsa, işte o zaman birilerinin düğmeye basıp basmadığı ortaya çıkabilir.
Türkiye’deki son gelişmeler ve yaşanan üzücü olaylardan ABD başta olmak üzere bazı ülkelerin farklı çıkarlar peşinde oldukları, bazılarının ‘bulanık suda balık avlama’ tezgahlarını yürüttüklerini sezinliyorum.
Şehitlerimizin cenazelerinde yaşanan görüntüler karşısında siyasi liderlerin yüreklerinin sızlayıp sızlamadığını merak ediyorum.
En çok ta babasız kalan minik yavruların, yarın okul yıllarında elinden tutupta kendisini okula götürmek isteyen baba özlemini yaşayan çocukların geleceğini düşünebiliyor musunuz?
Okulda ki arkadaşları babalarından sözederken, babasını henüz üç yaşında iken kaybeden bir çocuğun o andaki duyguları sizlere ne anlamlar veriyor?
Yüreğinde çocuk sevgisi olan, çocukların babasın, kadınların eşsiz, ana ve babaların evlatsız kalmasını istemeyenler Barış için, terör olaylarının sona ermesi için tek yürek olmalıdır. Saygılarımla….
Kim veya kimler olaylara nasıl bakarsa baksın, memlekette huzur ve barış ortamının sağlanması herkesin ortak noktası olarak sabırla bekleniyor.
Aniden alevlenen terör olaylarının böylesine çirkinliklerle ve ölümlerle sonuçlanması öncesinde yöneticilerin ihmalkarlıklarının olup olmadığı veya birilerinin bir şekilde düğmeye basıp basmadığı da düşündürüyor insanları.
Yabancı basında yazılanlar ise ülkemizdeki bu olayları “iç savaş başlangıcı” olarak yorumluyor. İşte en büyük acı olayda bu! Yabancı turistlerin bu yaz mevsiminde ülkemize gelmelerinde kuşkuları ortaya çıkarıyor.
Hükümetin kurulamaması, siyasilerin anlaşamaması sonucu dolar ve altın fiyatlarındaki değişimler halkımızı düşündürüyor.
Doğu ve Güneydoğu illerinde aileleri veya asker-polis evlatları olanlar kuşkulu anlar yaşamaya başladılar.
Sokaktaki insanlar, nelerin olup bittiğini ve önümüzdeki günlerde nelerin olup olmayacağı kuşkuları ile yaşamaya başladılar.
İnsanlarımız tüm bu olumsuz olaylara karşı sağduyulu davrandıklarına tanık oluyoruz. Ancak sabrın da bir sınırının olduğunu düşünerek, sabrın günün birinde farklı şekilde değişik olayları da beraberinde getirmesi endişesi yaşanmaya başlandı.
Asker ve polisimiz, hatta resmi kurumlarda çalışan görevliler terör olayları nedeniyle canlarını düşünürken, siyasilerimiz bu ülkeyi yönetme uğruna girdikleri Meclis’te hala bir sağlıklı görüşmenin sonucunu ortaya çıkaramadılar.
Onların koltukları ve makamlarını düşündükleri kadar, son gelişmeler üzerinde de huzur ve güven için ne gibi uğraşlar verdiklerini halkımız basından takip ediyor.
Sanırım erken seçim için gün belirlenir ve siyasi partiler yeniden seçim çalışmalarına başlarlar. Siyasi partilere yapılan parasal destek ile seçim çalışmalarına başlarlar.
Terör olayları biter mi dersiniz? Erken seçim tarihinin belirlenmesi ile birlikte şehit haberlerini duymaz mıyız acaba?
Eğer böyle bir süreç yaşanmaya başlarsa, yani erken seçim takvimi belirlenmesi ile birlikte terör olaylarında azalma ya da kesinti yaşanırsa, işte o zaman birilerinin düğmeye basıp basmadığı ortaya çıkabilir.
Türkiye’deki son gelişmeler ve yaşanan üzücü olaylardan ABD başta olmak üzere bazı ülkelerin farklı çıkarlar peşinde oldukları, bazılarının ‘bulanık suda balık avlama’ tezgahlarını yürüttüklerini sezinliyorum.
Şehitlerimizin cenazelerinde yaşanan görüntüler karşısında siyasi liderlerin yüreklerinin sızlayıp sızlamadığını merak ediyorum.
En çok ta babasız kalan minik yavruların, yarın okul yıllarında elinden tutupta kendisini okula götürmek isteyen baba özlemini yaşayan çocukların geleceğini düşünebiliyor musunuz?
Okulda ki arkadaşları babalarından sözederken, babasını henüz üç yaşında iken kaybeden bir çocuğun o andaki duyguları sizlere ne anlamlar veriyor?
Yüreğinde çocuk sevgisi olan, çocukların babasın, kadınların eşsiz, ana ve babaların evlatsız kalmasını istemeyenler Barış için, terör olaylarının sona ermesi için tek yürek olmalıdır. Saygılarımla….
