Yıl iki bin on yedi, Haziran’ın ortası
Yüreğimize düştü Ramazanın coşkusu
Duyarlı Müslümanlar bir heyecan içinde
Bir kısım insanlarsa günlük heva peşinde
Bu sıcak havalarda ağır iş yapan neyler?
Bence en büyük ödül onların olur beyler
Tabii, dünya hali bu kimseyi kınamak yok
Kimi yatar soğukta, kimin güneş kavuruk
Hedefte aynı dilek; “Rızanı istiyoruz,
Tek senden yardım umar, sana yalvarıyoruz”
Teravihler, hatimler, fitre, zekât der iken
İftar için misafir olur, olunur bazen
Manevi duygular hep kabardıkça kabarır
Ramazan-ı Şerife, ayrı bir mana verir
Kötü alışkanlıklar birçoğu terk edilmiş
Onca namaz kılmayan ilk defa namaz kılmış
Bayram günü geliyor, sıra kıyafetlerde
İyi kötü, az çoğu, alırız her bir ferde
Kömbe, şeker, tatlılar bekliyor misafiri
Evler temizlenmiştir, her taraf ören yeri
Kadir gecesi ile arefe’ye ereriz
Şerefe gününde bayram namazı kılarız
Öpülür büyüklerin, elleri birer birer
Öpülür küçüklerin, yüzleri çiter çiter
Akraba, konu komşu başlıyor bir kaynaşma
Evvela mezarlıklar onlarla bayramlaşma
Ana, baba sağ olan, hemen ora yetişir
Bol dualar alınır, evlat öpüp koklanır
Yaşım elli dört olmuş, çok bayramlar geçirdim
Onca bayram babasız ve dahi anasızım
Şimdi yavrularım var, onlar la gülüyoruz
Bizim durumumuza onları koyuyoruz
Bir Ramazan’ı daha böylece geçiverdik
Ailecek seneye dileklerde bulunduk
Yıl iki bin on yedi, Haziran’ın ortası
Yüreğimize düştü, şimdi Bayram coşkusu.