04 Mayıs, 2024, Cumartesi
DOLAR32.34
EURO34.879
ALTIN2393.5
Mustafa BARDAK

Mustafa BARDAK

Mail: [email protected]

Oy oy diye diye…

Seçilmek isteyen adaylara  oy verip yetki veren seçmen vatandaşların, zor zamanlarında “oy anam oy!..”diye sızlanmalarına da tanık olabiliyoruz.

Ne zaman seçim yaklaşsa, seçilebilmek için seçmenin yanına gelip kucaklaşır, öpüşür, dil döker oy ister.

Seçimler biter, bu kez seçmen için geçim başlar. Geçinebilme uğraşındaki seçmen, seçtiklerinin yanına yaklaşabilmek için kılı kırk yarar. Ulaşabilip te sıkıntısını anlatabilen şanslılar arasında yer alır.

Seçim sürecinde, adaylar seçmenin elini öpüp, kucaklayarak oy isterken, seçimler bittiğinde ise bunun tam tersi yaşanır.

Seçmen vatandaş, seçtikleri kişilerin yayına girebilip karşılaştıklarında onların eline sarılıp öpmeye çalışırlar.

Bir de bunun daha farklı olayı yaşandığı olur. Seçmenin seçtiği kişi, vatandaşın yanına geldiğini görünce elinin tersini göstererek “öpmesi için” uzatır ve elini seçmene öptürmeye kalkar.

6 şubat depremlerinin üzerinden bir yıl geçti. Depremde kaybettiğimiz canlar için saatler: 04.17’yi gösterirken anma programları düzenlendi. Sabah namazının ardından “hatim duası” yapıldı.

Gündüz düzenlenen programlarda konuşmalar yapıldı. Vali’siydi, Kaymakamı’ydı, Bakan’ı veya Milletvekili’ydi bulundukları yerlerdeki programlarda neler konuştuklarını vatandaş olarak dinledik.

Hükümet kanadı ile muhalefet kanadı arasında farklı tümcelere yer verilirken, 6 şubat depremlerini yaşayan depremzedelerin böyle bir programda konuşmalarına yer verilip verilmediği tartışma olayı oldu.

Resmi olarak yapılan programlarda, depremin birinci yılı anlatılırken kullanılan sözler, rakamlar ve yapıldığı söylenilen yardımlarla ilgili vatandaşın kafasında soru işaretleri oluşuyordu.

Anlatılanlar ile depremzedelerin yaşadıkları olayların farklı olması, elbette insanların kafalarını karıştırıyordu!

İktidar partisinin deprem sonrasında, mağdur olan vatandaşlar için bir yıl içerisinde yapma sözünü verdiği “TOKİ konutları” konusunda, hazır olan ve kur’a çekimi yapılacak olan sayı arasında önemli ölçüde sayı farklılığı bulunuyordu.

Diyelim ki, yüklenici inşaat firmaları veya ekonomik koşullar nedeniyle verilen sayıya ulaşılamadı. Depremin birinci yılı anma programında, sabah namazı sonrasında yapılan “Hatim duası” yapılmasındaki farklılığı merak ediyorum.

Örneğin, Osmaniye Valiliği tarafından açıklanan “Deprem şehidi” sayısının Bin 10 kişi olduğu ve bu rakam bir yıldır değiştirilmezken; 6 Şubat 2024 günkü anma programında; “1375 hatim duası okunacak” diye programda yer almasını da merak ediyorum.

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın, Hatay ili ziyareti sırasında; “Muhalefet partili Belediye Başkanlarını, başarısız olarak göstermesi yayında; Merkezi yönetimle uyum sağlayamayan yerel yönetimlerin gereken desteği alamayacağı…” gibi sözleri kullanmasını, kendi ağzından dinlerken aklıma AKP ve MHP’liler geldi…

Cumhurbaşkanı Erdoğan Kahramanmaraş’taki ziyaretindeki konuşması daha farklıydı. “Belediye Başkanlarının siyasi partilerine bakmadan, devlet olanaklarını ‘Eşit-Adil’ olarak dağıtıyoruz. Yönetimler beceriksiz!...” şeklinde konuşma yapıyordu.

Seçilebilmekten önce, seçildikten sonra…Bu arada; emeklilerin ikinci ödemede aldıkları ile birlikte, 10 bin Tl maaş almaları olayının gerçek olup olmadığını merak ediyorum!..

Kendimden örnek vermem gerekirse; 7 bin 500 Tl. net maaş alırken, emekli maaşlarının “En az 10 bin Tl” olacağı  söylenirken, iki farlı günlerde yapılan ödemelerin toplamına göre aldığım maaşın 9 bin 183 Tl’de hastaneye gitmişliğimiz, ilaç almışlığımız olmadığı halde, maaşımı 10. Bin Tl . beklerken bu rakamda maaş almış olmuş olmamın gerekçesini merak ediyorum!

“Çalışan biri olarak” maaşımdan kesinti yapılıyorsa eğer, bunun da belirtilmesi gerekiyor. Ben çalıştığım işyerinden “maaş almadan çalışan” biri olarak, maaşımdan kesinti yapılması halinde, kendimi koruma  altına almam gerektiğini düşünmek zorundayım.

Yorum Yazın

Ana Sayfa
Web TV
Foto Galeri
Yazarlar