Taif Gül Yağı fabrikasını ziyaret ederek
gül çayımızı içtik, gülün esansa dönüşen zahmetli yolculuğunu sizler için görüntüledim.
Üçbin civarında gül bahçesi bulunan Taif’te geleneksel yöntemlerle 200 yıldır üretim yapan bölgenin eski üreticisi Al kamal Ailesi, gül yetiştiriciliği ve gülyağı üretiminin zorlu yolculuğunu bizlere anlatılar. Zaman zaman Türkiye’den gelen misafirlerimi götürdüğüm misafirlerimizi görünce bizlere mutluluklarından bahsettiler. Büyük annelerininde Arnavut Türk’lerinden olan anneannelerini rahmetle anıyoruz.
OSMANLIDAN KALAN GÜL FİDANLARI
Bilindigi gibi peygamber efendimiz bebekken taifli süt annesi HALİME ZEHRA ya teslim edilmişti. Daha sonrada taif halkını islama davet etmek için gittiğinde taif halkı efendimiz (sav) taşla peşine koşmuşlar, peygamber efendimizi yaralamışlardı, dinlenmek için girdigi bahçede bir köle kendisine üzüm ikram etmişti.
Düşünebiliyormusunuz o bahçelerde şimdi güller büyüyor ve en önemlisi tüm bu güllerin fidanlarının OSMANLILAR zamanında hicaza gönderildiğini ifteharla söylediler.
Aralık ayında dikilen Taif gülü, iklimin daha da sertleştiği ve şiddetlendiği ocak ayının ortasında gübreleme ve sulama işleminden sonra güllerin açmasını sabırla bekliyoruz diyorlar.
Taif gülü kendi içinde iki farklı türü barındırır.
1- Verdül Kani
2- Verdül Fatih
Her iki gülde Taif Gülü adında meşhur olmuşlardır. Taif gülü baharın habercisi olan Mart ayının sonu, Nisan ayının başı itibari ile gonca vermeye başlar.
GÜLÜN GÜLLE TARTILDIĞINI BİLİYORMUYDUNUZ?
Gülü, gülle tartarak değer biçildiğini gözlerimizle gördük. Gül goncaları, sabah namazından sonra güneşin ilk ışıklarıyla birlikte çiftçiler tarafından bin bir zahmetle sepetlere derilir. İlerleyen saatlerde güneşin yükselmesiyle baş gösteren yakıcı sıcağa karşı toplanan güllerin eklenmesi için güller, daha önceden ıslatılmış telis kanaviçe (jüt) çuvallara doldurulur. Öğleye doğru fabrikalara getirilen çuvallar, özel bir ölçekte (Mekanik eşit kollu iki kefeli terazinin bir kefesine 2.000 adet gonca koyularak oluşturulan özel bir ölçektir) değerlemeye tabi tutularak sicil defterlerine kaydedilir. Ve herkesin ücreti ödenir.
GÜL ESANSI
Bir damacana gül suyu elde etmek için yaklaşık onüçbin gonca güle ihtiyaç duyulur. İşletmeye gelen güller, bekletilmeksizin geleneksel usulde hazırlanan fırınlarda bir bakır kazana onikibin adet gonca ve üzerine 40 litre su ile Taif Gül yağı aromasına katma değer sağlayan etken maddeler eklenerek kazanlarda sızdırmazlık ve hava almaması sağlanarak yaklaşık 7 saat kaynatılır. Suyun kaynamasıyla fırında özel çekilmiş tesisat marifetiyle soğuk su sisteme verilir, alçak ve yüksek basınç farklarından istifade edilerek tenceredeki birleşim buharlaştırılarak damıtma işlemi uygulanır. Zamanla ve sabırla damacanalar gülsuyu ile doldurulur. Gülsuyu ile dolan damacanaların üzerinde biriken çok az miktardaki gülyağları özel şırınga ile alınarak şişelere doldurulur. İsparta gül yağından dahada kaliteli gül esansı imal ettiklerini söyleyen al kamal şirketi dedelerinden kalma mesleklerini babadan oğula gelenegiyle çalışmaktadırlar.
OSMANLI DÖNEMİNDE
Osmanlı döneminde Taif Gülünden elde edilen gül yağları ve esanslar hünerli ellerde çok kıymetli birer cevhere dönüşerek payitahta gönderilir Topkapı Sarayı´nda padişaha, valide ve Haseki Sultanlara ve padişahın misafirlerine hediye edilirdi.
Taif Gülünü meşhur yapan diğer gelenek ise içerisinde Taif Gülünün de kullanıldığı Gasil Kabe hizmetidir. ( Kabe yıkanması )
Kabenin örtüsü ve hacerül esvet taşına ecdadların gönderdigi fidanların güllere dönüşümünden elde edilen esanslarla kabei muazzmaya mis gibi gül kokuları saçıyorlar.
Al kamal şirketi ve tüm çalışanlara şükranlarımızı sunuyor. Ecdatlarımızı rahmetle anıyorum.
Mekkenin komşusu