Osmaniye’nin il oluşunun 20. yılı, yerel Radyo 80’de 13 saat süren canlı yayınla kutlandı.
Program süresi içerisinde toplam 40 değişik isim Osmaniye’nin il olma sürecinde yaşananları değerlendirdi. 1933 yılına kadar İl olan Osmaniye’nin idari şeklinin ilçeye dönüştürülerek, Adana iline bağlanması olayları, Cebelibereket sancağı olduğu dönemdeki il haritası belgelerle anlatıldı.
Osmaniye’nin ilçeye dönüştürülmesi olayının nedenleri ve saklı kalan hakkının yeniden alınması için verilen çalışmalar sırasında Osmaniye Belediye Meclisinde yaşanan gelişmeler anlatıldı.
1958 yılında Osmaniye’den Ankara’ya giden heyetin yaşadıkları olaylar, yapılan görüşmeler ve gelişmeler canlı yayında dinleyenlere aktarıldı.
1996 yılında Belediye başkanı Musa Şahin’in bir kaza sonucu yaşamını yitirmesinin ardından yapılan yerel ara seçim öncesinde 24 Ekim 1996 tarihinde Osmaniye’nin il yapılması olayındaki TBMM’de yaşanan gelişmeler, Osmaniye’deki sivil toplum kuruluşlarının halkla bütünleşerek verdikleri mücadeleler anlatıldı.
Osmaniye’nin il haritasının çizilmesi olayı, Erzin ile Andırın ilçelerinin Osmaniye’ye bağlanması için yapılan çalışmalar ve engeller dile getirildi.
Program sabah saat:08.30 gibi canlı olarak başlarken, sütudyoya gelen konuklar ve canlı telefon bağlantıları ile devam etti.
Osmaniye’nin il yapılması sırasında Erzin ile Andırın ilçelerinin bağlanmaması olayı ile diğer gelişmelerle ilgili kamuoyunun bilmediği veya yanlış bildiği olaylar da dönemin Milletvekilleri, bakanları, siyasileri ve kentte yaşayan insanların sözleriyle açıklığa kavuşmuş oluyordu.
Farklı görüşteki insanların katıldığı programda, dünün Osmaniye’si ile bugünün Osmaniye’si üzerinde de görüşler belirtildi. Bugünkü eksik ve aksaklıklarımız, gelişme ve kalkınmamız için yapılması gerekenler, yönetimlerin ve halkın yapması gerekenler konusunda da görüş ve öneriler yine canlı yayında paylaşıldı.
Osmaniye’nin 20 yılda ne kadar yol katettiği, bugünkü gelişme ve kalkınmanın 20 yıl için yeterli olup olmadığı olayları da değerlendirildi.
İl Osmaniye’nin şu anki Türkiye genelinde 80 plaka olarak ne kadar tanındığı yönünde de görüşler dile getirilirken, kültür ve turizm alanında yapılacak farklı etkinliklerin çoğaltılması ön plana çıktı.
Yapılan program sırasında sevindirici görüşlerden birinin; Osmaniye’den önce il yapılan diğer iller ile Osmaniye’nin kıyaslandığında, 80. İl’in daha önce il yapılanlara göre daha hızlı geliştiği yönündeydi.
Siyasi, ekonomik, kültürel, ticari, yapılaşma, sanayi ve nüfus yoğunluğu ve benzeri gelişmelerin de anlatıldığı 20 yıllık süreç içerisinde, eğitim ve kültürel yöndeki halkın yaşantısı da yine konuşulan olaylar arasında yeraldı.
Osmaniye’nin İl oluşunun 20. yılı kentte sadece yerel bir radyoda birkaç basın mensubunun hazırladığı ve toplam 40 kişinin görüş ve düşüncelerini dile getirdiği programla gerçekleşti.
Gönül isterdi ki, 24 Ekim günü daha f arklı şekilde yapılacak bir etkinlikle Cumhuriyet Meydanı’nda o ilk günkü heyecanla kutlanmasının gerçekleşmesiydi.
Bu kentin bugünkünden daha sağlıklı gelişip yaşanabilir bir kent olarak görülmesini istiyorsak, her bireyin üzerine düşen vatandaşlık görevini yerine getirerek, “kıskançlık, başkalarını ötelemek, yandaşlıktan uzak,” şekilde toplumsal yaşamın huzur içerisinde sağlanmasına katkıda bulunmak olmalıdır. Saygılarımla…
Program süresi içerisinde toplam 40 değişik isim Osmaniye’nin il olma sürecinde yaşananları değerlendirdi. 1933 yılına kadar İl olan Osmaniye’nin idari şeklinin ilçeye dönüştürülerek, Adana iline bağlanması olayları, Cebelibereket sancağı olduğu dönemdeki il haritası belgelerle anlatıldı.
Osmaniye’nin ilçeye dönüştürülmesi olayının nedenleri ve saklı kalan hakkının yeniden alınması için verilen çalışmalar sırasında Osmaniye Belediye Meclisinde yaşanan gelişmeler anlatıldı.
1958 yılında Osmaniye’den Ankara’ya giden heyetin yaşadıkları olaylar, yapılan görüşmeler ve gelişmeler canlı yayında dinleyenlere aktarıldı.
1996 yılında Belediye başkanı Musa Şahin’in bir kaza sonucu yaşamını yitirmesinin ardından yapılan yerel ara seçim öncesinde 24 Ekim 1996 tarihinde Osmaniye’nin il yapılması olayındaki TBMM’de yaşanan gelişmeler, Osmaniye’deki sivil toplum kuruluşlarının halkla bütünleşerek verdikleri mücadeleler anlatıldı.
Osmaniye’nin il haritasının çizilmesi olayı, Erzin ile Andırın ilçelerinin Osmaniye’ye bağlanması için yapılan çalışmalar ve engeller dile getirildi.
Program sabah saat:08.30 gibi canlı olarak başlarken, sütudyoya gelen konuklar ve canlı telefon bağlantıları ile devam etti.
Osmaniye’nin il yapılması sırasında Erzin ile Andırın ilçelerinin bağlanmaması olayı ile diğer gelişmelerle ilgili kamuoyunun bilmediği veya yanlış bildiği olaylar da dönemin Milletvekilleri, bakanları, siyasileri ve kentte yaşayan insanların sözleriyle açıklığa kavuşmuş oluyordu.
Farklı görüşteki insanların katıldığı programda, dünün Osmaniye’si ile bugünün Osmaniye’si üzerinde de görüşler belirtildi. Bugünkü eksik ve aksaklıklarımız, gelişme ve kalkınmamız için yapılması gerekenler, yönetimlerin ve halkın yapması gerekenler konusunda da görüş ve öneriler yine canlı yayında paylaşıldı.
Osmaniye’nin 20 yılda ne kadar yol katettiği, bugünkü gelişme ve kalkınmanın 20 yıl için yeterli olup olmadığı olayları da değerlendirildi.
İl Osmaniye’nin şu anki Türkiye genelinde 80 plaka olarak ne kadar tanındığı yönünde de görüşler dile getirilirken, kültür ve turizm alanında yapılacak farklı etkinliklerin çoğaltılması ön plana çıktı.
Yapılan program sırasında sevindirici görüşlerden birinin; Osmaniye’den önce il yapılan diğer iller ile Osmaniye’nin kıyaslandığında, 80. İl’in daha önce il yapılanlara göre daha hızlı geliştiği yönündeydi.
Siyasi, ekonomik, kültürel, ticari, yapılaşma, sanayi ve nüfus yoğunluğu ve benzeri gelişmelerin de anlatıldığı 20 yıllık süreç içerisinde, eğitim ve kültürel yöndeki halkın yaşantısı da yine konuşulan olaylar arasında yeraldı.
Osmaniye’nin İl oluşunun 20. yılı kentte sadece yerel bir radyoda birkaç basın mensubunun hazırladığı ve toplam 40 kişinin görüş ve düşüncelerini dile getirdiği programla gerçekleşti.
Gönül isterdi ki, 24 Ekim günü daha f arklı şekilde yapılacak bir etkinlikle Cumhuriyet Meydanı’nda o ilk günkü heyecanla kutlanmasının gerçekleşmesiydi.
Bu kentin bugünkünden daha sağlıklı gelişip yaşanabilir bir kent olarak görülmesini istiyorsak, her bireyin üzerine düşen vatandaşlık görevini yerine getirerek, “kıskançlık, başkalarını ötelemek, yandaşlıktan uzak,” şekilde toplumsal yaşamın huzur içerisinde sağlanmasına katkıda bulunmak olmalıdır. Saygılarımla…
