26 Nisan, 2024, Cuma
DOLAR32.5853
EURO35.0376
ALTIN2458.8
Mustafa BARDAK

Mustafa BARDAK

Mail: [email protected]

OKÜ’de neler oluyor?

Yıllarca uğraştık Osmaniye’nin bir Üniversitesi olsun diye. Sonunda Korkut Ata Üniversitesi kuruldu.

Değişik illerden gelen öğrenciler Osmaniye’nin ekonomisine katkıda bulundu. Ancak, her ne hikmetse Üniversite kapalı bir kutu gibi kaldı, Üniversiteli öğrencilerin kentin kültürüne gerektiği ölçülerde katkıları olamadı.

Belki Üniversite de bir takım etkinlikler yapılıyor olabilir, ancak basından uzak bir Üniversite dışa açılmasını bir türlü başaramadı.

Üniversiteler bir kentin gelişmesine, kültürel, sanatsal ve eğitim alanlarında önemli etkin olduğu bilinir. OKÜ’den gerektiği ölçülerde bunu gördüğümüzü söyleyemiyoruz.

Son günlerde OKÜ’de yaşananları duyduğumuzda bunun adına da ‘skandal!’deniliyorsa Osmaniye’miz açısından üzücü bir durum olarak değerlendirilebilir. OKÜ’de Rektörlük seçimleri yapılacak, seçimler öncesinde 26 yeni Öğretim üyesi alınması için gazeteye ilan veriliyor. Şu anda 60 olan OKÜ’deki öğretim üyesi sayısın yeni alınacaklarla birlikte 90’a ulaşmış olacak. Gazete ilanı ve alımların tarihsel hesabı yapıldığında Rektörlük seçimlerine yakın bir tarihte yeni Öğretim üyeleri göreve başlayacak anlamını taşıyor.

Peki bu anlayışı doğru buluyor musunuz? YÖK’ün kararında ise seçimlere altı ay kala öğretim üyesi alınması uygun bulunmuyor. Oysa OKÜ’de seçimlere bir hafta kala yeni öğretim üyeleri göreve başlayacak ve seçimlerde oylarını kullanacak anlamına geliyor.

Bu uygulamaya YÖK ne diyecek bu sonuç beklenirken, şu anki OKÜ yönetiminin ne yapmaya çalıştığı da merak ediliyor. Üniversite gibi bir kurumda adaletsizlik anlamına gelebilecek bir seçime girilmek istenmesini talihsizlik olarak değerlendirebiliriz.

Sivil toplum kuruluşları dediğimiz derneklerde bile seçim tarihi belli olduktan sonra yeni üye kayıtları yapılmaz. Dernek yönetimlerinde eğer seçim sürecinin yaklaştığı tarihlerde yeni üye kayıtları yapılıyorsa, mevcut Başkanın kendi koltuğunu koruması şeklinde yorumlanır.

OKÜ’deki uygulamaları da buna benzetebiliriz. Üniversite’de Basın Biriminin varlığını biliyoruz. Adı var ama, uygulamalarda kendi bünyesi içinde dışa kapalı, kentteki basına kapalı bir Basın birimi olarak görüyoruz.

OKÜ’deki Basın biriminin bir müdürü var, bu güne kadar basın mensupları ile bir araya geldiğini göremedik.  Basın biriminde 5 çalışan ile kısmi zamanlı olarak çalışan ayrıca 4’ta öğrenci bulunduğunu öğrendik. Bu kadar çalışanı bulunan OKÜ Basın birimi etkinliklerini gazetelere e-posta yoluyla göndermeden bir haber yaşıyor. Bu kadar çalışanı bulunan OKÜ’nün resmi internet sitesinde kullandığı fotoğraflar alınıp kullanılabilecek boyutlarda bile olmuyor. OKÜ’nün Basın birimi içine kapanıp, dar kapsamda çalıştığı için olsa gerek Osmaniye halkı Üniversite’de olup bitenlerden bir haber yaşıyor.

OKÜ Rektörlüğü ise, seçimlere yakın süreçte yeni öğretim üyesi alınması için gazeteye ilan veriyor. Ne umutlarla beklemiştik Üniversite’mizi. Neler yaşanıyor, neler oluyor şimdi.

OKÜ bahçesinde mantar mangalı yellemekle, Amfilerde bir takım etkinlikler düzenlemekle Üniversite halkla bütünleşebilir mi? Halkla bütünleşmek isteyen bir kurumun önce Basın ile ilişkilerinin sağlıklı olması gerekir. OKÜ’de bunu göremiyoruz.Saygılarımla…

Ana Sayfa
Web TV
Foto Galeri
Yazarlar