20 Nisan, 2024, Cumartesi
DOLAR32.5095
EURO34.7826
ALTIN2498.1
Mustafa BARDAK

Mustafa BARDAK

Mail: [email protected]

Öğretmenlerimiz…

“Öğretmenler Günü”nü kutladık. Atatürk’ün  gelecek kuşakları emanet ettiği öğretmenlerimizin bugünkü yaşam koşullarının hiçte iç açıcı olmadığı yönünde çeşitli anketler ve eğitim sendikalarının açıklamalarını görmekteyiz.

Eğitim-Sen, Türkiye’de  sayıları  1 milyon olan  öğretmenlerin durumunu belirlemek amacı ile  anket yapmış. Yapılan anket sonucunda öğretmenlerin yüzde 83’ünün bankalara kredi borçlusu olduğu ortaya çıkıyor.

Maaşı 2 bin 500 lira ile 3 lira seviyesinde  olan öğretmenlerimiz ay sonuna kadar aldıkları parayı nasıl harcadıkları düşündürüyor onları.

Günümüzde asgari ücretlilerin ayrı sıkıntıları bulunurken, çocuklarımızı emanet etiğimiz ve gelecek kuşakları yetiştirecek olan öğretmenlerin morallerinin düzgün ve sağlıklı olmaları önem taşımaktadır.

Derse giren öğretmenin aklında; ev kirası, banka borcu, çocuğunun eğitimi, yol parası, gıda, giyim, sağlık, elektrik ve su, telefon, ısınma gibi aylık harcamalarını düşündüğümüzde aldığı maaşının ay sonunu çıkarıp çıkarabilmesi için bu moralle derste başarılı olup olmayacağı düşündürüyor insanı.

Aileler evlerinde çocuklarına güler yüz, tatlı dil gösteremeyecek kadar ekonomik ve sosyal sıkıntılar yaşarken, okula gönderdikleri çocukları ile derslerinde öğretmenler onlarca çocuğun sorunları ile uğraşmak zorunda kalıyor. O kadar çocuğun ayrı ayrı sorunları bulunurken, bir de öğretmenin kendi sorunlarını eklediğimizde eğitim ve öğretimde verimlilik bekleyebilmemiz için, öncelikli olarak burada öğretmenlerimize yaşayabilecekleri maaşların verilmesi önem taşıyor.

Öğretmenlerin gündelik olarak gazete okumaları, belli zamanlarda kitap okumaları, sinemaya ve tiyatroya gitmeleri de eğitim ve öğretimin verimliliği açısından önem taşımaktadır.

Aylık zorunlu harcamalara baktığımızda öğretmenlerin aldıkları maaş ile tatil yapabilmeleri, sinemaya gidebilmeleri, günlük gazete alabilmeleri sadece ümit olarak kalabiliyor.

Öğretmenlerimizin temiz ve ütülü giysiler giyebilmeleri, erkeklerin saç ve sakal traşlarının düzgün olabilmesi, kadınların bakımlı olabilmelerini de bu yaşamı içerisine kattığımızda aldıkları paranın ne kadar olabileceğini düşünmek gerekiyor.

Günümüzde ailede bir kişinin çalışabilmesi ile yaşayabilmek çok zor. Asgari ücretle çalışan bir kişinin ev kirasından başlamak üzere aylık zorunlu masraflarını hesap ettiğimizde işin içinden çıkılması çok zor.

Osmaniye’de asgari ücretli tek çocuklu aileye göre aylık masrafları ortalama olarak hesap edersek; en az kira 450 lira, elektrik ve su parası 50 lira, çocuğun aylık eğitim masrafı, servis ücreti ile birlikte 150 lira, gıda gideri 370 lira, ısınma gideri 50 lira, giyim 150 lira, sağlık 100 lira, dolmuş parası 120 lira olarak hesapladığımızda toplam rakamın 1440 lira olduğunu görmekteyiz.

Bu hesaplamaya göre; ailede telefon bulunmuyor, gazete okuması, sinema ve tiyatroya gitme olayı da yok. Ay içerisinde ev eşyalarından birinin arızalanması halinde tamir parasını da eklemiyoruz. En azından hesapladığımız asgari ücretli bir ailenin aylık giderinin ne kadar olduğunu biz vicdanlı şekilde hesapladık.

Evini değiştirip bir başka yerde yine bir ev kiralamaya kalkışılması halinde taşınma, yeni evin bakım onarımı ortaya çıkarsa böylesi bir ailenin durumunu düşünün ve bu insanların toplum içerisinde gezerken yüzlerinde gülücükler olmasını nasıl beklersiniz? Saygılarımla…

Ana Sayfa
Web TV
Foto Galeri
Yazarlar