25 Nisan, 2024, Perşembe
DOLAR32.5159
EURO34.9689
ALTIN2434.4
Mustafa BARDAK

Mustafa BARDAK

Mail: [email protected]

Neler yaşıyoruz?

Osmaniye’de yaşayabilmek için sabırlı olmanın öncelikli olduğunu bilmek gerekiyor.


Sinirlenmeyeceksin, tepki göstermeyeceksin, sabırla yaşamayı öğreneceksin.


Ülke genelinde insanların yaşamını inceliyorum, sonra dönüp Osmaniye’ye bakıyorum. Sabırlı olmanın ön koşul olduğu ortaya çıkıyor.


Öğretmeni sınıfta kendi halinde suskun halde, Polisi karakolda suskun halde, yargı ise tedirginlik içerisinde, gazetecisi, yazarı parmaklarını oynatırken dikkat etmek zorunda kalıyor.


Öğretmen sınıfa giriyor, öğrencilere verilen ücretsiz kitaplardaki eksik ve aksaklıklar karşısında eğitim vermeye çalışırken istediği eğitimi veremeyeceği için rahatsızlık duyuyor. Öğretmen aldığı paranın hakkını verebilmek için özel yayınlardan öğrencilere kitap aldırıp okutmayı istiyor. Karşısında farklı olaylar çıkabiliyor.


Polis, zanlıyı yakalıyor, karakola götürebilmek için Savcı’ya ne yapacağını soruyor. Zanlı Polis memuruna yumruk sallıyor, polis sakinleştirmeye uğraşıyor, gerektiğinde suratına yumruk vurulan polis karşılık veremeyebiliyor.


Gazeteci bırakın kendisine gelen ihbarları, gördüğü bir olayı bile habere dönüştürürken patronu yazılan haberi sayfadan çıkarabiliyor. Ya da haberin gittiği noktadaki görevliye dokunuyorsa, ticari ilişkiler devreye girebiliyor ve haber sayfaya konulmayabiliyor.


Diyelim herhangi bir resmi kurum veya belediye ile ticari ilişkileri bulunan gazete patronu, muhabirinin yazdığı haber bir yerleri rahatsız edecekse orada yaşananlar gazete sütunlarına girdirilmeyebiliyor.


Gazeteci istediği gibi olayları yazamıyorsa, Polis istediği gibi suçluyu sorgulamaya götüremiyorsa, Adli makamlarda yargılama olaylarında farklı çekinceler yaşanabiliyorsa, Öğretmen öğrencisine en iyi eğitim verebilmek istediğinde farklı şekilde engellenebiliyorsa sonumuz nereye doğru gidiyor diye düşünmemiz gerekmiyor mu?


Düşünün, bir kurumun yetkilisi, iş isteyen insanlara siyasi ayrımcılık yapabiliyorsa, yandaş düşünceden kişileri arıyor ve iktidar partisi hangisi ise onun yöneticileri ile görüşmeden elini oynatmıyorsa, düşünmek gerekiyor, nereye gidiyoruz?


Öğretmenlerin sınıfta derse girip, saatini doldurup gitmesi yerine, öğrencileri ile daha yakından ilgilenmesi için özendirici uygulamalar yapılabilir.


Örneğin; öğretmenlerin sınıftaki öğrencilerinin başarısına göre, yıl sonunda Cumhuriyet altını ile ödüllendirilmesi sağlanabilir. Böyle bir olay öğretmenler arasında ciddi şekilde eğitim ve öğretmen ağırlık vermesini sağlayacaktır.


Bu konudaki uygulamalar diğer kamu kurumlarındaki personel arasında da hayata geçirilebilir.


Yargıyı, polisi, askeri ve öğretmeni farklı görüş ayrıcalıkları ile değerlendirmek ve onların çalışma azimlerini yıpratmak yerine, onları ödüllendirici çalışmalar yapıldığında barış içerisinde bir yaşam zor olmasa gerek.


Dün Osmaniye’de “Yerfıstığı Festival” etkinlikleri başlayacak, bugün de sona erecekti. Ne oldu, Vali Oduncu gidince, ‘Devlette devamlılık esas’sözü havaya mı uçtu? Kenti sevmek, alın terinle kazandığın ekmeğe önem vermekle olur. Bir halk deyimi vardır; “Dökme su ile değirmen dönmez, bu gözünden gelmeli” Saygılarımla…

 

Ana Sayfa
Web TV
Foto Galeri
Yazarlar