26 Nisan, 2024, Cuma
DOLAR32.5763
EURO34.9884
ALTIN2459.6
Mustafa BARDAK

Mustafa BARDAK

Mail: [email protected]

Mayıs’ın Altısı!..

Her yılki Mayıs ayının 6.’ncı gününde farklı bir duygu devinim gösterir yüreğimin orta yerinde.

6 Mayıs günü “Hıdrellez Bayramı” kutlama etkinlikleri yapılır. Benim yüreğimde ise her 6 mayıs günü; “Bağımsızlık, özgürlük ve ülkem” için ABD deniz filosuna tepki gösteren Üniversite gençliği, en önemlisi de gençliğinin baharında idam edilen Deniz Gezmiş ve arkadaşları gelir.

İnsanoğlundaki yürek, bir diğer adı ile kalp; kişinin beyninde dolaşan aklın gördükleri ile duyduklarını şekillendirerek dışa vurmasındaki eylem olarak bilirim.

Gerçekleri görebilmenin; çok okumak, yüksel eğitim-öğretim görmek, makam ve sıfat sahibi olmakla ilgisi her geçen gün uzaklaştığına tanık oluyorum.

İlkokulu bile bitirememiş anne-babanın ilk evladı olarak dünyaya gelirken, küçük yaşlarda pamuk ve yerfıstığı tarlalarında ırgatlık yaparken okuyabilmek için kitap alma isteklerimi aklımdan geçirerek yaşadım. Önce vatanımızın her karış toprağını kutsal bildim, ardından bağımsızlığımızı bize armağan eden Mustafa Kemal Atatürk’ü, sonrasında da okuma ve yazmanın ülkemizin geleceği için önemini kavrayıp yaşama geçirmeye çalıştım.

Çocukluk, ardından gençlik yıllarımda ülkemde yaşanan ve o zaman adına “terör” denilen olayları anımsadığımda, günümüzde ülkemizin değerlerini satanlar ile halktan toplanan vergileri kendi çıkarları uğruna harcayanları düşündüğümde aklımda fırtınalar yaşıyorum.

“Darağacında üç fidan” adlı kitabı okuyarak Deniz Gezmiş ve arkadaşlarının ülkemiz adına ne için uğraş verdiğini, o günkü koşullarda yaptıkları eylemlerin bugünkü yasal karşılığının 3-4 yıllık hapis cezası ile sonuçlanacağını, yani “idam” gerektirmediğini de aklı selim düşünürseniz anlayabileceksiniz!

Bu arada şunu da anımsatmakta yarar görüyorum. Deniz Gezmiş ve arkadaşlarının idam edilmesi kararı verilirken TBMM’deki oylama sırasında “Evet” oylarının hangi siyasi partili MV’lerine ait olduğunu araştırmanızı da  öneriyorum. Bugün bu partinin bazı yöneticileri dünü unutup, “Deniz Gezmiş” ve arkadaşlarının idamını kınayan mesajlar sizlere gönderebilirler…

Bugün aynı zamanda “Hıdrellez Bayramı” etkinliği olarak kutlanacak. Bir yandan “Bağımsız Türkiye, Ne Amerika, Ne Rusya!” diye slogan atarak emperyalizme karşı tepki gösteren Üniversite öğrencilerinin, dönemin iktidarı tarafından idam kararı verilmesi ve yerine getirilmesinin yıldönümünü, yurtsever insanlar tarafından acı ile anılacak.

Bazı kişiler ise bugün “Hıdrellez Bahar bayramı” coşkusu ile kırlara, meydanlara çıkıp eğlenecek.

Gelecekte çocuklarınızın yüzüne bakamayacağız, torunlarınız tarafından nefretle anılabilecek konuşmalar yapılmasını istemiyorsanız gündelik yaşamınızdaki kararları verirken düşünüp, tartıp sonrasında eyleme dönüştürmelisiniz!

Geçtiğimiz günlerde Vali Kerem Al Parkı’ndaki duvarlara karma karışık yazılar yazılarak duvarların kirletildiği ile ilgili fotoğraflı bir haber yapmıştım. Bu yazılarda; Türkçe, İngilizce Arapça dilleri kullanılarak slogan veya bir yerlere gönderme yapılıyordu…

Resmi bur kurumda çalışan bir arkadaşım telefonla arayarak; “Sen gençliğinde hiç duvarlara slogan yazmadın mı!? Şimdi bunlara neden karşısın!?”diyordu.

Telefonun karşı ucundaki arkadaşıma yanıtımı sizlerle paylaşmak istiyorum: “Yazdım, ama sel sularından yıkılan köyümün köprüsünün duvarlarından başka yere değil. Buraya da; “Bağımsız Türkiye, Ne ABD, Ne Rusya!..” gibi sözlerdi diye yanıtladım. Deniz Gezmiş ve arkadaşlarını yurtsever uğraşlarından dolayı saygı ile anıyorum. Onları anlamayanlar, günümüzdeki çarpık olayları incelesin diyorum, saygılarımla…

Ana Sayfa
Web TV
Foto Galeri
Yazarlar