Mart ayını da yarıladık, ne kaldı şunun şurasında iki hafta sonrasında yeni bir ayın başlangıcında memleketimin topraklarında çiçekler açacak.
Atalarımız Mart ayını “Dert ayı” olarak tanımlamışlardı. Bu ayda soğuk günlerin yaşanması nedeniyle; “Mart kapıdan baktırır, kazma kürek yaktırır!”diye de söylemişlerdi.
Mart ayının 2020 yılından bu yana insanlar covid-u9 salgını nedeniyle kapılardan dışarıya bakar oldular. Bir yıldır evlerinden çıkamayan insanlar sıkıldılar, bunaldılar ve bu günlerin sona ermesini sabırla bekliyorlar.
Mart ayı da bitecektir, ardından nisan gelecek, sonrasında yeni aylar geldiğinde yaşayanlar görecek, yaşamayanlar ise toprak altında sonsuz uykularına dalacaklar.
Gönül istiyor ki, Mart ayı ile birlikte dertlerin ve sıkıntıların da sona ermesi ve bahar mevsimi ile birlikte insanların yüzlerinin yeniden gülümsemesidir.
Ülkeyi yönetenlerin sözlerine bakarsanız, sıkıntı yaşanmıyor, insanlar sadece salgın nedeniyle biraz bunalsa da ekonomik yaşantı iyi, hatta uzaya çıkmaya hazırlanıyoruz.
Elbette uzaya da çıkacağız, yerli ve milli üretimlerimizle dünyaya meydan okuyacağız. Heybetlenmek, kükreyerek konuşmak bizim genlerimizin bir parçası.
Hani derler ya, “yağmasan da gürle!”diye. Bazı anlarda gök gürültüsü ile irkilen insanlar, ardından sağanak yağmur geleceğini bekler. Gök gürültüsü, şimşek ve yıldırımla birlikte sağanak yağmur bekler insanlar, ama bir de bakarsınız ki bulunduğunuz yerlere bir damla yağmur düşmediği görülebilir.
Muhalefet Partisinin Milletvekili Aykut Erdoğdu; “Sosyal yardıma muhtaç Avukat ve doktorlar var!”diye konuşuyor.
Bu ülkede sosyal yardıma muhtaç insanların bu mesleklere kadar inmiş olduğu gerçeğini düşünürsek, işsizler, emekliler ve asgari ücretlilerin nelere muhtaç duruma düştüğünü de iyi araştırmak gerekiyor.
Her yılın son ayı geldiğinde yeni gelecek yıldaki asgari ücretin ni kadar olacağı, emeklilere yapılacak olan zam miktarı ile haberler gazetelerin sayfalarında günlerce yer alır.
Bu haberleri yazan medya çalışanları kendi ekonomik yaşantılarını ve haklarını isteyemez, alamaz halde iken başkalarının maaşlarına yapılacak zamları günlerce konuşur ve yazarlar.
Bizim meslek böyle işte, kendi yırtığımızı dikemez iken, başkalarının yırtıklarına yama yaptırabilme adına kendimizi paralar dururuz.
İktidardan yana kalemlerini oynatanlar ise, mevcut yönetime şirin görünebilme adına bazı anlarda “kaş yapayım derken, göz çıkarma” gibi olaylarla karşılaşabilirler.
Ülkede yaşanan gerçekleri görebilmek istiyorsanız, ekonominin ve sosyal yaşantının nasıl gittiğini bilmek istiyorsanız, muhalif medyayı takip etmek yerine, iktidarın çalışmalarından övgü ile sözeden medyayı takip etmelisiniz.
Çünkü iktidar yanlısı medyada anlatılanları kendiniz yaşamadığınız için, anlatılan veya yazılan olayların nerede olduğunu veya yaşandığını düşüneceksiniz.
Siz yine de umutsuzluğa kapılmayın, Mart biter, dert biter diye beklemede kalın…
Yorum Yazın