Osmaniye’nin işgal kuvvetlerinden kurtuluşunun 92. yıldönümü etkinlikleri bugün başlayacak.
Etkinlik programlarına göz attığımda eski yılları anımsadım birden. Hani çocukluk günlerimdeki Osmaniye’nin kurtuluş etkinliklerine ‘Çete Bayramı’denirdi.
Bugünlere geldiğimizde çetelerin yerlerini değişik görüntüler almaya başlıyor. Bir Mehmet takımı gösterileri, halk ozanlarının türküleri, musiki konseri ve halk konserleri gibi etkinliklerle kurtuluş günümüz kutlanıyor.
Eski kutlamalar nostalji olarak kaldı tarihin yaprakları arasında, o günleri yaşamayanlara, günümüzün gençlerine anlatırken özlüyoruz o sade kutlama törenlerini.
Eskilerde bir gün veya iki günlük sürede kutlanırdı kurtuluş bayramları. Son yıllarda bir haftalık süreye çıkarılsa da o eski yıllardaki bir veya iki günlük kutlamalar daha anlamlı oluyordu.
Teknolojinin bu kadar gelişmediği, halk konserlerinin verilmediği eski yıllardaki törenleri anımsayanlar bilirler.
Atların üzerindeki çeteler, traktör römorklarının üzerindeki demirci, kalaycı, berber, terzi ve benzeri meslek gruplarının tören geçişi sırasındaki görüntülerini anımsıyorum.
Çeteler geçerken tören alanından barutla doldurdukları tabancalarını ateşlediklerinde çocuklar korkardı. Ellerindeki kılıçları sağa-sola sallayarak yürüyen çeteler, tören alanındaki vatandaşların bakışları arasında geçip giderlerdi.
Atlı geçiş törenlerinin yerini araçlı geçişler aldı. Çetelerin yürüyüşlerini Mehter takımı aldı. Çeşitli meslekteki ustaların traktör römorkları üzerinde kurdukları malzemeleriyle geçişler ise Osmaniye Belediyesi Kent müzesinin odasına saklandı.
Hani yaşı ilerlemiş insanlar, “hey gibi günler hey!”diye konuşurlar ya. Belki de bizlerde bunu söylemeye çalışıyoruz. Belki de eski kurtuluş günlerini daha farklı olarak gördüğümüzü ya da o yıllardaki samimi kutlama olarak değerlendiriyoruz.
Osmaniye’nin kurtuluş günü derken, 1922 yılı öncesinde İngiliz, Fransız ve Ermeni’lerin yaşadığı ve işgal ettiği Osmaniye’mizi düşünüyorum. Atatürk’ün başlattığı Kurtuluş Savaşı mücadelesinde Osmaniye’deki Çeteleri aklıma getiriyorum. Rahime Hatun, Palalı Süleyman ve diğer çeteler aklıma geliyor.
Kanlar akıtarak, şehitler vererek, sakat kalarak 92 yıl önce Osmaniye’den çıkardığımız Emperyalist güçler, bugün değişik yöntemlerle gelip topraklarımızda yaşarken, hem de ekonomimize bile yön veriyorlar.
Cevdet Sunay Caddesi ile Atatürk caddesinin kesiştiği noktada bulunan bankanın sermayesinin dün topraklarımızdan uzaklaştırdığımız güçlere ait olduğunu aklıma getirdiğimde bugün nasıl bir kurtuluş bayramı kutladığımızı da düşünmeye çalışıyoruz.
Kurtuluş günümüz öyle mi? Osmaniye’de paralarımızı çalıştıran kaç Fransız, Yunanistan ve diğer ülkelerin vatandaşlarının bankalarının bulunduğunu biliyor musunuz?
Kurtuluş günümüzün 92. yılını kutlarken, lütfen bugün boğazımıza kadar emperyalist güçlerin topraklarımızda yeniden ve nasıl cirit attıklarını da unutmamalısınız. Kurtuluş Günü7müz kutlu olsun, saygılarımla…
