19 Nisan, 2024, Cuma
DOLAR32.8405
EURO34.6919
ALTIN2515.3
Mustafa BARDAK

Mustafa BARDAK

Mail: [email protected]

Kişilere değil, sisteme bakalım

Yeni yılın ilk ayını yarından itibaren takvim yaprakları arasına bırakıyoruz. Takvim yapraklarının arasında kalan günler, haftalar, aylar ve yıllar sonrasında geriye doğru baktığımızda, ülke gerçeğindeki yapılan hizmetler konuşulur.

Kim veya kimler neleri nasıl yapmış? Nerelerde hatalar, nerelerde ülke ve halk adına başarılı çalışmalar gerçekleşmiş? Hangi devlet yöneticisi, iktidarda olan isimler vatandaşımı mutlu etmiş veya mutsuzlaştırmış?

Tüm bu sorular yılların ardından tarihin sayfaları açıldığında konuşulur, yazılır ve yeri geldiğinde anımsanır.

Bazı günlerde günlük tuttuğum defterimin sayfalarını açıp bakıyorum. On veya yirmi yıl önceki asgari ücret rakamını inceliyorum.

Sonrasında çay şekeri, çay, tüpgaz, ekmek, et ve sebze fiyatlarına bakıyorum. İnsanların tüketmek zorunda olduğu ürünlerin fiyatlarını bugünkü rakamlarla karşılaştırıyorum.

Bundan yirmi yıl öncesindeki rakamlara yeniden ulaşmakta olduğumuzu düşünmeye başlıyorum.

Kaldı ki paramızdan 6 sıfır attığımız günlerdeki rakamlara yaklaşmamıza az kaldığını görüyorum.

Dünyadaki ekonomik ve sosyal gelişmeler, siyasal gelişmeler ile toplumsal olayları inceliyorum.

Özellikle emperyalist ülkelerin bazı dönemlerde geri kalmış veya gelişmekte olduğunu anladığı ülkeler arasındaki huzursuzluk başlatmaları olaylarını okuyorum.

Bazı ülkelerin başka ülkelerde çıkardığı karmaşa ve o ülkelerde yaşanan olumsuzluklar karşısında ekonomisi ile birlikte yönetimi ve halkın yaşadıkları sıkıntıları anımsıyorum.

Bizim ülkemizde son yıllarda yaşanan seçim öncesi ve sonrasındaki olaylara baktığımda, eski yıllardaki seçim öncelerini anımsıyorum.

Siyasi liderlerin birbirlerini eleştirirken kullandıkları sözlerin düzeyleri ile bugünküler arasındaki farklılıklar gözümün önüne geliyor.

Eleştirilerin o zamanlar ülke ve halkın çıkarları için yapıldığını kullanılan sözlerden rahatlıkla anlıyorum.

Bugünlere gelindiğinde ise eleştiriler kişiler düzeyine indirgenmiş durumda olduğunu gördüğümde; “Bu kişiler bir yerde karşılaştıklarında birbirlerinin yüzüne hiç mi bakmayacaklar!?”diye düşünüyorum.

Bu yıl içerisinde, 14 Mayıs olarak konuşulan seçimler öncesinde Cumhurbaşkanı Aday isimleri üzerinde sürekli gündem yerleştiriliyor.

İktidarın adayı belli, muhalefetin adayının kim olacağı yönündeki tartışmaların arasında yeni farklılıklar oluşturulmak isteniyor.

Muhalefetin adayının kim olacağı değil, bugünkü yönetim anlayışından daha sağlıklı olup olamayacağı düşünülmelidir.

Bugünkü yönetimde eksik ve hatalar varsa, yeni gelecek olan yönetimin bugünkünden daha sağlıklı ve verimli olup olamayacağı tartışılması gereklidir.

Kişiler üzerinde, hatta özelleri ile ilgili tartışmalar oluşturmak yerine, ülkemizin ve bu ülkede yaşayan halkın sosyal, siyasal, ekonomik, kültürel, sanatsal ve inançları yönünden daha sağlıklı, huzurlu ve verimli yaşayıp yaşamayacağı üzerinde öngörüler akıllı bir düşünce ile tartışılmalıdır.

Seçimler sonunda birileri elbette kazanacaktır, önemli olan ülke ve insanlarına verimli olmasını düşünebilmektir.

Yorum Yazın

Ana Sayfa
Web TV
Foto Galeri
Yazarlar