28 Mart, 2024, Perşembe
DOLAR32.3419
EURO35.1364
ALTIN2308.5
Mustafa BARDAK

Mustafa BARDAK

Mail: [email protected]

Kendin olabilmek!..

Kişinin kendisi olabildiği zaman daha anlaşılabilir konuşma olanağını yakaladığınız gibi, barış ortamının da önü açılmış olur.

Şiir bir güzelliktir, her ne kadar öfkeli, tepkili, üzüntü içerin bir şiir da okumuş olsanız; özünde güzel olabilme, mutluluğu arama ve onun uğraşını bulabilirsiniz.  

Bu nedenle şiir ve şiiri seven veya yazan kişiler her zaman güzelliklerin ve barışın yaşanması taraftarı olarak bilinir, bence de öyledir.

Pazar günü yapılan seçimlerin öncesinde siyasilerin dillerinden “kavgalı, hırçın, öteleme ve karalama” türünde şiirler dinledik. Vatandaş bu dinledikleri şiiri huzur, mutluluk ve barış için yorumlamaya çalıştı, sandıkta da  siyasilerin kendileri olmaları gerektiği yönünde tercihini yaptı.

Mustafa Kemal Atatürk’ün “Nutuk”unu okuyanlar anımsarlar; o kitaptaki sözlerin bugünleri, yani yıllar sonrasını görebilen bir şiir olarak anlıyorum. Hele Atatürk’ün “Gençliğe hitabesi”nde yazılanların, günümüzde yaşanmakta olduğu gerçeğini inkar edebilir misiniz!?

İlk kez bu seçimlerin neticeleri tartışmaları dindirmedi, ilk kez bu seçimlerin sonunda kaybedenler “kendileri olamadılar” ve birilerinin yönlendirmesi ile yenilgiyi, halkın tercihini gurur sorunu haline getirir davranışlar içerisine girdiler.

Seçimler neticesinde kazanan ile kaybeden arasında 30 ve aşağısında bir fark olmuşsa itiraz edilebilir. Ancak aradaki fark yüzler veya binlerce ise itiraz etmenin mantığını ortamı germek, yenilgiyi kabullenmemek ve kendisi olamamak anlamı ortada tartışma konusu haline gelir!

Bu seçimlerde 18 yaşındaki gençler ilk kez oy kullandılar. Bu gençler teknolojiyi yetişkin insanlardan daha çok takip ediyorlar, sosyal ve ekonomik olayların içerisinde birebir yaşayan kişiler. Üniversite mezunu oldukları halde yıllardır atamayan ve işsiz olan gençlerimizin sayılarını düşünelim, Emeklilikte Yaşa takılanların sayılarını düşünelim, SSK’dan emekli (örneğin 3 yıl önce emekli olmuş) birinin Mart 2019 maaşının 1.400 Tl olduğunu, bu maaşın 2018 yılı asgari ücretine bile denk gelmediğini anımsayın! 

Örnekleri sıralayabiliriz, ancak bunun yanında birde mevcut Belediye Başkanlarının hizmetlerinde vatandaşı memnun etmediğini de unutmamak gerekiyor. Durum böyle olunca, halk yenilik arayacaktır ve tercihini hizmette başarı göstereceğine inandığı adaydan yana kullanacaktır. Ne var bunda!?

Seçimlerde hile olduğu iddialarına gelince; Allah aşkına, sandık görevlisi olarak her siyasi partinin temsilcisinin önünde sayım yapılıyor ve bu kişiler okunan sonuçları kaydediyorlar! Ayrıca her sandık açıldığında sayım sırasında devletin görevli polisinin önünde bu işlem yapılıyor! Oyların kabulü veya geçersizliği Sandık başkanı tarafından sandık görevlilerine danışarak yazılmasını sağlıyor. Öyleyse burada nasıl hile yapılmış olduğunu birileri açıklayabilir mi!? 

Demokrasiye inandığını söyleyeceksin, demokratik seçim yapıldığını söyleyeceksin ama sonuçlarına gelince “hile var!” diyerek (bazı koşullar hariç) yerel yönetimleri bir haftaya yakın süredir Başkansız bırakırcasına oyalayacaksın! Oldu mu şimdi halka hizmet etme adına aday olmak veya aday gösterme anlayışı!..

Asıl korkulanın ne olduğunu  sezinlemeyen vatandaşlarımız var. Uzun yıllardır Yerel yönetimlerin başında olan Başkan veya aynı partisi siyasi kişilerin, Belediye kasasından aktardıkları para çıkışlarının yeni Başkan tarafından incelenip kamuoyu ile paylaşılacağı kaygısı yaşanıyor gibi geliyor bana!..

Kendin için istemediğini, başkaları için de istememelisin! Kendin olabilmek; önce insan olmanın bilincine varıp, insanlığı yaşamak ve yaşatmakla olur. Saygılarımla…
 

Ana Sayfa
Web TV
Foto Galeri
Yazarlar