26 Nisan, 2024, Cuma
DOLAR32.5324
EURO34.9561
ALTIN2439.6
Mustafa BARDAK

Mustafa BARDAK

Mail: [email protected]

Kendin olabilmek!..

Bu hafta sonu sizlerle biraz beyin jimnastiği yapmak istedim. 

Bugün ve yarın yine piknik alanlarımızda hareketli saatler yaşanacak, yine anımsatmak istediğim bir olay var ki; oturduğumuz yerleri kalkarken beş dakikanızı ayırarak temizlemeden evinize dönmeyin. 

Oturup piknik yaptığınız yerdeki atıklarınızı birileri otomobiliniz bagajına  koysa, evinize dönerken karıncalarla birlikte evinize getirseniz, bagajı açtığınızda eşyalarınızı alırken ellerinizi karıncalar ısırmaya başlasa nasıl bir tepki verirsiniz?

Yaşanabilir veya yaşanması olası olaylardan sözetmeye ne dersiniz!? Sıcak havada gaza basıp hızla yolda ilerleyen delikanlının otomobili su kaynatınca dışarıya çıktı. Elleriyle saçlarını okşarken bir yandan da ağız dolusu küfür ediyordu. Bu arada müziğin sesini kısmayı unuttuğu için radyodan “Delisin delisin, vali sen delisin!” eseri söyleniyordu. 

Bir anda öfkelenen delikanlı ayağı ile otomobilin tekerine vurduğu anda ayağı kaportaya sıkıştı. Ayakkabısı yırtılmış, üstelik parmağı da kanıyordu.

İnsanoğlu kendisine verilen aklını yerinde ve mantıklı şekilde kullanmadığı anda başına farklı olaylar gelebiliyor. Hani bir halk deyimi vardır; “Akılsız başın ezasını ayaklar çeker!”diye.

Yine bir halk hikmetini paylaşalım. “Gecenin bir yarısıydı, bir anda kapıdan gelen ses üzerine kadın yanındaki erkeği uyandırarak; -kocam geldi galiba!’diye konuştu.

Erkek apar topar yataktan kalkarak acelece giysilerini giymeye çalışıyor bir yandan da odadan dışarıya doğru kaçmaya çalışıyordu.

Merdivenlerden aşağıya indi, sokağa çıktı ve yolun kenarında bir süre oturduktan sonra karşı binaya baktı ki kendi evindeydi. Kendini toparlayıp merdivenlerden yukarıya çıkıp kapının ziline bastı.

Eşi kapıyı açtığında; -‘sen nereye kaçtın!?’ sorusu ile karşılaştı. Erkek eşinin gözlerinin içine bakarak; ‘- burası benim evim, sen kocam geliyor diye beni uyandırıyorsun, senin kocan ben değil miyim, bu nasıl şaka!?’diye yüksek sesle konuşmaya başladı.

Kadın bu sözün altında kalır mı! –‘madem ki sen benim kocamsın, madem ki kendi evindesin, kocam geliyor dediğimde neden odadan dışarıya kaçıp gittin, kendini kimin evinde sandığını sorabilir miyim!?’diye konuştu.

Evlilik yıldönümde kadın kocasına dikenli gül almıştı. Erkek gülleri alırken parmaklarına dikenleri battığında bir den bağırmaya başladı. Sonrasında ise, dikenli gülleri bilerek aldığını, ellerine batacağını tahmin etmemesi olayına kızmaya başladı.

Kadın gayet sakindi, dikenlerin parmaklarına batması için aldığını belirttikten sonra; “senin ellerin hiç durmuyor, orayı burayı karıştırıyorsun. Bir de parmaklı telefon almışsın benimle, çocuklarla ilgilenmeden durmadan elindeki telefonun ekranını parmaklayıp duruyorsun. Şimdi bir süre parmaklarına diken battığı için telefonu parmaklayamazsın da bir süre benimle ve çocuklarla ilgilenirsin diye düşündüm”diye yanıtlamış.

İnsan kendisi olabilirse, yaşadıkları olaylarda da en az zararla çıkabilir. Haydi gelin bugün bir güzellik yapalım.

Piknik alanını terk ederken birkaç dakikanızı ayırıp atıklarınızı toplayıp bir poşetle sağlıklı bir yere atalım. Çevre kirliliği, toplumsal kirlilikleri de beraberinde getirir. Siz siz olun, biraz da kendi aklınızı kullanarak yaşamaya bakın! Mutlu günler dileklerimle…
 

Ana Sayfa
Web TV
Foto Galeri
Yazarlar