29 Mart, 2024, Cuma
DOLAR32.3847
EURO35.0663
ALTIN2326.5
Mustafa BARDAK

Mustafa BARDAK

Mail: [email protected]

Kedi bakışlı olmasak!...

   Bugün 10 Kasım 2020, Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün aramızdan ayrılışının 82. Yıldönümü.

O yurtsever ve değerli lidere özenmek ve yolundan gittiğini söylemek farklı, onun geride bıraktıkları eserleri bugün yükseltip yükseltemediğimizi sorgulamamız gerekiyor.

Tarih yaşanılanları yazar, rakamlar ise gelecek kuşaklar için değerli bir hazinedir.

Atatürk’ü sevmemizin bir çok nedenlerinin olduğunu burada ayrı ayrı anlatmayacağım. Ama bugünkü ekonomik durumumuz ile 1923’lerde başlayan süreç üzerinde biraz akılları harekete geçirmek istedim.

Kurtuluş Savaşından çıkılmasının ardından, 1923’te kurulan Türkiye Cumhuriyeti’nin başına geçen Atatürk döneminde 13 milyon nüfusumuz bulunuyordu.

Nüfusun yüzde 90’ı köylerde yaşıyor, sanayi yok denecek kadar az iken bir de Osmanlı’nın borçlarını ödemek yükümlülüğü vardı. 1923’te dışarıdan borç alınmadan 1854 yılından başlayan Osmanlı’nın borçları ödenmeye başlandı.

Türkiye Cumhuriyeti kurulduğunda, yani 1923’de ABD doları yaklaşık 1 Tl’ye eşitti. 1924 yılında Türkiye’nin yıllık büyüme hızı yüzde 14,8’di. Enflasyon ise yüzde 10.’du. Dolar ise 1.68 Tl idi.

Bundan sonraki dönemlere baktığımızda, 1926’da enflasyonun yüzde 8.5’in altına düştüğünü görüyoruz.

Atatürk döneminde yani 1923’ten 1938 yılına kadar enflasyon rakamlarının yüzdelik oranlarının 1 ile 11 arasında seyrini görmekteyiz. Bu süreçte enflasyonun bazı yıllarda eksileri de yaşadığı görülmektedir.

Türk lirasının ABD doları karşısındaki düşüşüne baktığımızda, en yüksek olarak 1932 -1933 yıllarında 2.12 Tl olarak görmekteyiz. 1936 yılına gelindiğinde Bir ABD dolarının 1938 yılına kadar 1.26 Tl olarak karşılık bulduğu görülmektedir.

Atatürk döneminde, yeni bir Devletin kurulması, Osmanlı’nın borçlarının ödenmesi, sanayileşme, tarım ve köylüye verilen destekler, kısacası kalkınma projeleri hayata geçirilirken, aynı zamanda hiçbir yabancı ülkeden destek almadan yaşamaya çalışan Türkiye Cumhuriyeti devletinin bugünkü durumunu da birlikte yaşıyoruz.

Atatürk’ün ölümüne kadar Bir ABD doları 1.26 Tl iken, dünkü rakamlara baktığımızda Bir ABD doları 8,10 TL olduğunu görmekteyiz.

Atatürk döneminde, 1936’da Türkiye’nin yıllık büyüme hızı yüzde 23,2 idi. Bu yıl Dolar 2 Tl’den 1.2 Tl’ye düşmüştü. 1 Sterlin 620-630 kuruş arasındaydı, 1 TL bile etmiyordu. Bugün 1 Sterlin’in TL karşılığına baktığımızda, 10,68 Tl olduğunu görmekteyiz.

Atatürk dönemi sonrasında, İsmet İnönü dönemi ve İkinci Dünya savaşı sonrasında 1946’da 1 Dolar 1, 38 Tl dolayındaydı. Tarihin sayfalarını karıştırıyoruz ve 1958 yılındaki Demokrat Parti, Adnan menderes dönemine geldiğimizde Doların 12 yıl aradan sonra 9,60 TL’ye yükseldiğini görüyoruz.

Yıl 2020’nin son ikinci ayının çeyreğindeyiz. 18 yıldır aynı siyasi partinin iktidarda olduğu Türkiye Cumhuriyeti’nde Bir ABD dolarının 8.53 TL’lerden alındığı günleri yaşamaktayız.

Bazı insanların geriye döndüklerinde değil, günlük yaşantılarında “kedi bakışlı” olarak gördüklerini izlediklerine üzülüyorum.

Bugün 10 Kasım, Atatürk aramızdan ayrılırken 1.26 TL’den aldığımız Dolar’ı, bugün 8.53 TL’den aldığımı görseydi, kimlere neler derdi!? Saygı ile anıyorum….

Ana Sayfa
Web TV
Foto Galeri
Yazarlar