23 Nisan, 2024, Salı
DOLAR32.5861
EURO34.8267
ALTIN2412.0
Mustafa BARDAK

Mustafa BARDAK

Mail: [email protected]

Kaldırımlar ve biz

Kaldırımlar yayalar için ayrılmış, ancak duyarsız esnafın eşyalarını koyduğu vitrin halinden bir türlü kurtulamıyor.

Kaldırımlarda yürüyen yayalar, bebek arabaları veya engellilerin rahatlıkla gidebilmelerine sadece duyarsız esnafın eşyalarının dışında başka engelleri de görüyoruz.

Kaldırımları işgal eden esnaf, sanki tapulu malı imiş gibi gayet pişkin şekilde yayaları seyrediyor. Bununla kalsa, duyarsız bisiklet ve motosiklet sürücüleri de kaldırımı kullanıyorlar.

Bazıları ters yönde yolda seyretmemek için kaldırımları kullanırken, yayaların yanından öylesine hızlı geçişleri varki, her an bir kaza oluşabilecek kadar tehlikeli seyrediyorlar.

Kaldırımlar ve biz derken, yayalardan sözetmek istedim. Kaldırımları işgal etmenin dışında, bir de ellerinde çeşitli dua kartları satıcılarına rastlıyoruz.

Kantvizitten biraz büyük olan kartların üzerinde Arapça yazı bulunan ve çeşitli dualardan oluşan kartları satmak için orta yaşlı kişiler kaldırımda insanlara zorla satış yapmaya kalkıyorlar.

Özellikle yaşlı ve genç kadınlar kaldırımda yürürken durduruluyor, ısrarla satış yapmaya kalkıyorlar.

Almak istemeyen kadınlara hakaret edildiği, hatta küfür bile edilmesi olaylarına tanık olduğumu söyleyebilirim.

Yaz aylarında böylesi bir olayı yine bu sütunlarda sizlerle paylaşmıştım. Birlikte yürüdüğüm bir kadına zorla dua kartı satmak isteyen birine engel olmaya kalktığımda, küfür yediğim gibi, neredeyse dayak bile yemekle karşı karşıya kalmıştım.

Üstelik, yanımdaki kadına satış yapmasına engel olduğum için bana bıçak bile çekmişti.

Onların satış yapmalarına karşı değilim, ekmek parası peşinde olduklarına inanıyorum. Burada olayı yanlış okumayın (bazı kişiler benim yazdıklarımı anladıkları gibi yorumluyor veya işlerine geldikleri gibi anladıkları için), ortada bir gerçek var ki, kimseye zorla herhangi bir ürünü satma hakkını kendilerinde göremezler.

Almak istemediği halde, ısrarla elindeki kartı insanların karnına dürte dürte satmak isterken, boyunlarını bükerek, önce yalvarırcasına, ardından da hakarete dönüşen sözlerle satış yapma anlayışını doğru bulmuyorum.

Özellikle kadınların duygusallıklarından yararlanmak isteyen böylesi kişiler, ellerinde sattıkları kartlarda nelerin yazıldığını bile bilmemelerini de eleştirmiyorum.

Kartların tanesini bir ekmek fiyatına satışlarına tepkili değilim, benim tepkim, insanlar kaldırımlarda yürürken, önlerinin kesilip zorla satış yapılması olayıdır.

Kaldırımda kucağında bebeği ile dilenenler görevliler tarafından toplanıp bir araçla sorgulanmaya götürülürken, kaldırımlarda yürüyen insanlara zorla, hatta taciz edercesine ‘dua kartı’ adı ile satış yapılması olaylarına da bir çözüm bulunmasını istiyorum.

Gayet sakin ve insanları taciz etmeden satış yapanlara sözüm yok. Ancak, bu tür kişilerin satış yapanlarında sakinlik veya ısrarsızlık içerisinde olanlara rastlamadığım gibi, hareketlerinin de uyuşturucu almış gibi olması benim dikkatimi çekiyor.
Bilmem bu anlattıklarım toplumun huzurunu sağlama adına görev yapanların da dikkatini çeker mi diye gündeme getirmek istedim. Saygılarımla…

Ana Sayfa
Web TV
Foto Galeri
Yazarlar