27 Nisan, 2024, Cumartesi
DOLAR32.455
EURO34.829
ALTIN2438.6
Mustafa BARDAK

Mustafa BARDAK

Mail: [email protected]

İyi olabilme kursu

İnsanlar arasındaki ilişkilerin sağlıklı olabilmesi için “iyi olabilme kursu” açılıp açılmayacağını düşünüyorum.

Halk arasında insanları cadde ve sokaklarda yürürken gördüklerimde, kendilerinden geçmiş, yorgun, bitkin ve dünyadan ümitlerini kesmiş halde görüyorum.

Elbette covid-19 salgınının insan ilişkilerindeki birbirlerinden uzaklaşmaları burada etken olarak karşımıza çıkıyor. Sokakta karşılaştığım arkadaşlara hayatın nasıl gittiğini sorduğumda, mutsuzluklar gözlerinden okunduğu gibi, dudakları arasından da iyi sözcükler çıkmadığına tanık oluyorum.

Öğrencilerden yüz yüze eğitime başlayanlar tedirginlik içerisinde okullarına gidiyorlar, bazı öğrenciler de ise gitmeyenleri görüyorum.

Uzaktan eğitim alan öğrenciler ise bilgisayar başında veya tabletleri ile ders işlerken boyunlarının ağrımaya başladığını öğreniyorum. Bazı öğrenciler ise bilgisayar başında dersleri bittikten sonra oyun oynayarak zaman geçirmeye çalışıyor. Aileler ise çocuklarının bilgisayar bağımlısı olmasından dert yanmaya başladılar.

Uzaktan eğitimdeki sıkıntılar bununla da sınırlı değil. İnterneti olmayan ailelerin sıkıntıları, olanların ise bilgisayarlarının televizyonlu odada bulunması ayrı bir sıkıntı oluşturuyor.

Öğrenci bilgisayarda ders çalışıyorsa, ailenin diğer bireyleri tevevizyonu açıp ta haber izleyemiyor. Özellikle sabah saatlerindeki haber kuşak programları öğrencisi olan aileler için izlenemiyor.

Bu arada ülkedeki salgınla ilgili haberler insanların canını sıkmaya devam ediyor. Kırmızı noktalı illerin normale dönmesi noktasında o kentlerde yaşayanlar ise ayrı tedirginlik yaşıyorlar.

Ülke yönetiminde söz sahibi olanlar ile muhalefet sözcülerinin konuşmalarındaki dil ise insanları daha da üzmeye başlar oldu. Hakaretler, suçlamalar ve salgınla ilgili tedbirler konusunda yapılan uyarılar ile uyulmaması çelişkili olaylar yine insanları üzüyor.

İnsanların iyi olabilmeleri ve sağlıklı yaşayabilmeleri için çevresinde iyi ve mutlu insanların çok olması önem taşır. Ülkeyi yönetenlerin kullandıkları dil ile rakiplerine karşı takındıkları tavır halk üzerine olumsuz yönde yansıyor. Barışık ve birbirlerine karşı  eleştirilerde iyi niyetli sözcükler kullanılmadığı zaman toplumsal barış ortamı yerine gerginlik ortaya çıkıyor.

Milletin tercihi ile TBMM’ne gidenlerin kullandıkları “öteleme, ayrıştırma, bölme” gibi sözler içeren konuşmalarından insanlar rahatsızlık duymaya başlarken, siyaset ve siyasetçilerden de uzaklaşmaya başladılar.

Özellikle TBMM’deki Milletvekillerinin kavgasız, gürültüsüz ve itici sözler kullanmadan konuşma yapmalarını bekleyen insanlar, gerginliklerin ülke geleceği ve milletin iyi yaşaması noktasında sağlıksız sonuçları beraberinde getirdiği ağırlık kazanmaya başladı.

Ne olur bu insanlar iyi ve tatlı bir dil kullanmış olsalar da şu salgın sürecinde biraz olsun insanlar moral bulabilseler!

Bu insanları iyi olabilme kursları açılarak, burada eğitim görmeleri gerektiği konusunda son günlerde görüşler ağırlık kazanmaya başladı.

İyi olabilmek bu kadar zor mu, insanları görüşlerinden ve düşüncelerinden dolayı dışlamakla bu ülkeye yarar değil, zarar verirsiniz!.....

Yorum Yazın

Ana Sayfa
Web TV
Foto Galeri
Yazarlar