27 Nisan, 2024, Cumartesi
DOLAR32.455
EURO34.829
ALTIN2438.6
Mustafa BARDAK

Mustafa BARDAK

Mail: [email protected]

İstenirse oluyormuş

Okullarda ikinci dönem eğitim ve öğretimin başlaması ile birlikte, okul öncesi öğrencilere “Ücretsiz yemek” uygulamasına ağırlık verileceği belirtildi.

Milli Eğitim Bakanı Özer’in açıklamasına göre, 6 Şubat gününden itibaren okul öncesi öğrencilere haftanın 5 günü ücretsiz yemek verilmesi uygulaması için 81 il Milli Eğitim Müdürlükleri’ne uygulama ile ilgili yazısın gönderildiği vurgulanıyor.

Türkiye’de eğitim-öğretim yılının başından bu yana 1,5 milyon olan ücretsiz yemekten yararlanan öğrencinin bulunduğunu belirten Bakan Özer, bu sayının önce 1,8 milyon kişiye çıkarıldığını belirtiyor.

Bu sayının ikinci dönem için  5 milyon öğrenciye çıkarılması çalışmalarından sözedilirken, veliler için bu haberin sevindirici olduğunu görüyorum.

Son yıllardaki eğitim ve öğretimde yaşananlar, “Taşımalı eğitim” ile Köylerdeki okulların kapatılarak farklı yerlerdeki okullara taşınmasındaki sıkıntılar hep dile getirildi.

Köy okulları kapatıldığı gibi, binaları da çürümeye terkedilirken velilerin çocukları ile gerektiği gibi ilgilenememesi olayları yaşanmaya başladı.

Şimdi Köy okullarının yeniden açılması yönündeki görüşmelerin de devam ettiğini öğreniyoruz.

Akıllara gelen soru; “Madem ki Köy okullarını açacaktınız, neden kapattınız!?”

Köy okullarının kapatılıp “taşımalı eğitim” uygulamasına geçilmesiyle, Köyden kente göç olaylarında artış yaşanırken, kırsal alanda tarımsal çalışmalarda da azalmalara neden olduğunu gözlemledik.

Şu anda orta dereceli okulların bazılarında sabah başlayan eğitim ve öğretimin saat: 15.30’lara kadar sürmekte olduğunu görmekteyiz.

Evi uzakta olan öğrenciler için öğle yemek molası saatinde nasıl beslenebildiklerinin de düşünülmesi gerekiyor.

Gün boyu eğitim-öğretimlerde dar gelirli ailelerin çocukları Ortaokul ve Lise’lerde beslenme sıkıntısı yaşıyorlar.

Bazı okullarda yemekhane bulunsa bile velilerin çocuklarının bu ihtiyacını karşılayabilecek ekonomik gelirlerinin olmadığı görülüyor. Okul kantininde 15-20 lira ile doymaya çalışan bu öğrencilerin beslenmeleri de gözönüne alınmalıdır.

Ortaokul ve Liselerde öğle yemeklerinin verilmesi bütçeye yük olacağı düşünülüyorsa, o zaman Sabah ve Öğleci öğrenci grupları halinde eğitim-öğretime geçilmeli, ders saatleri ona göre ayarlanmalıdır.

OGS ve LGS ile öğrencilerin evlerinden kilometrelerce uzaktaki okullara kayıtlarının yapılması sırasında, servis ve öğle yemeği parası bulabilme adına velilerin zorlandıkları olaylar gözönünde bulundurulması da önem taşımaktadır.

Okulların isimlerin önüne “İmam Hatip” veya “Anadolu” isimlerini yazmakla öğrencilerin eğitim-öğretimlerindeki gelişmeler bir yana öğle saatlerindeki beslenmeleri de önem taşımaktadır.

Gençlerin eğitim-öğretimlerinde zorlukları azaltmak, aileden başlamak üzere memleket sevdasını belleklerine yerleştirebilmek, sağlıklı gençler yetiştirmek için önem taşıyan sorunların ortadan kaldırmak zorunda olduğumu da unutmamak gerekiyor.

Yorum Yazın

Ana Sayfa
Web TV
Foto Galeri
Yazarlar