04 Mayıs, 2024, Cumartesi
DOLAR32.34
EURO34.879
ALTIN2393.5
Mustafa BARDAK

Mustafa BARDAK

Mail: [email protected]

İsrail’e tepki verilecekse eğer…

Filistin halkının gözler önünde katledilmesi olayı karşısında, “seyirci kalan” ya da İsrail’den yana tavır koyan ülkelere kızıyoruz.

Gazze kenti başta olmakla birlikte Filistin topraklarında dünyanın gözü önünde yaşanan insanlık dışı yaşananlar karşısında, katliamların durdurulması için değişik yöntemlerle tepkiler veriliyor.

İsrail’in, Filistin halkına yaşattıklarına tepki gösteren duyarlı insanları haber bültenlerinde izliyoruz. Dini, inancı, milliyeti, dili, cinsiyeti ve yaşına bakmadan ‘Filistin’e özgürlük” isteyen insanların duyarlı davranışlarını iyi okumak gerekiyor.

Benim gözlemlerime göre, Filistin’de yaşanan zulme tepki veren insanların sayısı ile İslam ülkelerinde yapılan gösterilerdeki insanların sayılarını karşılaştırarak olayları okumanızı bekliyorum.

Türkiye’de İsrail ürünlerine karşı ‘boykot’ çağrılarını okuduğumda, nasıl olabileceğini düşünmeye başlıyorum. Bu günlerde zincir marketler ve AVM’lerde indirimli satılan ürünlerin “İsrail malı” olduğu vatandaşı ilgilendirmiyor, ucuz alabilme olayı yaşanıyor.

Ülkeyi yönetenler; özellikle tarımsal tohum ağırlıklı ürünlerin İsrail’den ithal edilmesi olayını engelleme yöntemlerine yönelebilecek mi!? Örneğin; yerli üretime önem verilmesi, Türk çiftçisine desteğin artırılması, ekilen ürünlerin bir sonraki yılda tohumunun çiftçi tarafından yeniden kullanılabilmesi, ithal edilen ürünler arasında “İsrail ürünlerine” izin verilmemesi, ithal etmek isteyen firmalara gereken yaptırımların uygulanması gibi çalışmalar yapabiliyor muyuz!?

Köylümüzün ürettiği ürünlerin tohumlarını İsrail’den ithal edenlerin bu ülkeye ekonomik katkılarını düşündünüz mü? Bu tohumların ikinci yılında işe yaramayacak şekilde üretilerek  ülkemize gönderildiği, bu tohumları getiren ithalatçı firmaların yönetimlerinde kimlerin olduğunu ve  hangi koşullarda ülkemize giriş yaptıklarını da araştırmak gerekir!..

Denizdeki suya yumruk atarsanız, yüzünüze su sıçrar ki, o da yumruğunuzun su ile buluşması anlamına gelir!...

Evli olmayan birinin, eşine küfür etmenizdeki olayda sözünüz havada kalır, ettiğiniz küfürle beyninizdekini boşaltmış olursunuz!

İsrail’in, Filistin halkına katliamındaki fitilin ateşlenmesi olayının başına baktığımızda; dünyanın görüp okuduğu bir olay var.

Bu da, Filistin’deki “Hamas örgütü” veya “Partisi” tarafından “Müzik festivali- etkinliği”ne yapılan eylem ile birlikte bazı insanların “rehin” alınması olayı olarak bilinmektedir.

Müzik festivali’ne yapılan saldırının sonucunu değerlendirmeye “Hamas”ın da Filistin halkına yapılan katliamda kusurunun olduğunu düşünmek zorundayız.

İsrail gibi, ABD destekli bir ülkenin yöneticilerinin ne kadar ‘cani’ olduğunu, böylesi bir eylemin ardından Filistin’de yıllardır yaptıkları zulmü, hangi noktaya taşıyabileceklerini “Hamas” düşünmeliydi!

Burasını geçelim. İsrail ile Filistin arasındaki yaşanan olaylarla ilgili “Rehine teslimi” olayına bakıyorum.

Türkiye Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın sözlerini dinlediğimde; “Hamas’ın elindeki rehinelerin verilmesi ile ilgili aracılık yapabiliriz!” gibi konuşmalarını okumaya çalışıyorum.

Siyaset bu işte!.. Bizim en büyük düşmanımız Amerika yönetimi olduğunu söyleyen gençleri, onların istekleri doğrultusunda “İdam” edilirken seyirci kalanlar… Bugün Deniz Gezmiş ve arkadaşlarına saygı duymaya başlar oldular.

Bir ülkede, “Anayasa’yı değiştirme” olayı, keseri kendinizden yana değil, halktan yana yöneltmekle olur. Tabii ki; Muhalefet uyumuyor ve tepkisini gerektiği gibi verebiliyorsa!...

Yorum Yazın

Ana Sayfa
Web TV
Foto Galeri
Yazarlar