Evet değerli okurlarım, sizler nedersiniz bu sözlere sizcede böyle degilmidir?
Hani bir sürü yorumlar yaparız ya kulağımızla duymadığımız, gözlerimizle görmediğimiz ,bilmediklerimiz hakkında su-i zanda bulunuruz ya çoğu zaman kulaktan duyma sözleri dağıtırız.
Tabiri caiz ise dedikodulara inanırız.
Peki bu doğrumudur hep beraber bakalım.
Hüsn-i zan, bir kimse hakkında iyi ve güzel kanâat besleme, iyi fikir beslemektir. Övülmüş bir haslet, güzel bir huydur. Hüsn-i zan, olgunluğun eseridir.
İslamda Zan Kavramı
(iyi zan-Kötü zan)
Zan kavramının bazı hadislerde olumlu ve olumsuz anlamlarda kullanılması dikkate alınarak İslâm ve ahlâk kültüründe bir kimsenin kesin bilgisi olmamakla birlikte başka biri hakkında iyi kanaat beslemesine “hüsnü-zan”, kötü düşünce ve kanaate sahip olmasına “sû-i zan denilir.
Suizan Kelime Kökeni
Farsça sūˀ-i ẓann سؤ ظنّ "kötü kanı" deyiminden alıntıdır. Farsça deyim Arapça sūˀ سؤ "kötülük, fenalık" ve Arapça ẓann ظنّ "kanı" sözcüklerinin bileşiğidir.
Hüsnüzan eksikliğinde boşluğu dolduran, lakin "böyle dolacaksa boşluklar varsın dolmasın.." kabilinden istekler uyandıran, kişinin diğer kişi hakkında önyargıdan da öte olumsuz kötü, artniyetli düşünceler beslemesi davranışlarını bu düşünceler rehberliğinde değerlendirmesi kötüye yormasıdır. Kötü manasını taşıyan "sû" kelimesinin artık bildiğimiz "zan" kelimesine tamlayan olarak tayin edilmesi ile sû-i zan şeklinde ortaya çıkan tanımlamadır ve bir nevi düşüncede iftiradır. Sözcüklere döküldüğünde aleni iftira olarak adlandırılır.
Zan- sanmak, tahmin etmek” mânâsına gelir. Hüsnüzan, “kesin hüküm bulunmayan bir şeyi iyiye yorumlamak, iyiye de kötüye de yorumlanabilecek bir işe, güzel yönünden bakmak” demektir. Bunun zıddı suizan olup “kesin hüküm bulunmayan bir şeyi kötüye yorumlamak, her şeye menfi yönden bakmaktır.”
İnsanı suizanna sevk eden en önemli sebep, ise kendi mizacının bozukluğu yahut kendi hayat düzeninin çarpıklığıdır. Kendisinden emin olmayan kendisine güveni olmayan bir insan, herkesin sözlerini şüphe ile karşılar ve her işin altında bir hile, bir oyun arar. Çünkü kendisine asla güveni yoktur. Euzubillah buda imanın zayıflığına sebebiyet verir zira kadere iman eden kişi sü- zanda bulunmaktan kendini men eder.
Herdaim Hüsni- zan üzere hayatını müdavim etmeye gayret gösterir.
Evet malesef bizlerin şuanda sosyal medya kanalıyla yaptığımız en basit olaydır sü-i zan gözümüzle görmeden kulağımızla duymadan kişiler hakkında yaptığımız yorumların kaynağını araştırmadan parmaklarımızın ucunda tıklıyarak yalan yanlış haberler hususunda sü -i zan, yani insanların adına atılan iftiraları tastik etmektir.
Rabbim sü-i zan etmek ve edilmekten korusun bizleri.
HÜSNÜ - ZAN üzere kalmamız temennilerimle.
MEKKENİN KOMŞUSU