28 Mart, 2024, Perşembe
DOLAR32.3511
EURO35.1428
ALTIN2308.4
Mustafa BARDAK

Mustafa BARDAK

Mail: [email protected]

İran ve Afganistan olayları

Dünyanın dört bir yanında bazı anlarda değişik olaylarla karşıya  gelindiğinde her ülkenin yöneticileri de kendilerine göre önlemleri almaya çalışırlar.

İran’da başlayan olayların bu günlere gelmesinde kim veya kimlerin parmağının bulunduğu tartışılıyor. Öncelikle ABD’nin  iç karışıklık yaratmaya çalıştığı yönündeki iddiaları duymaktayız.

İran’da  gösterilerin fitilinin ateşlenmesine neden olan olay neydi? Ahlak polisinin bir kadının başının yarı açık olmasından dolayı darp edilmesi ve ölmesiyle başlamıştı olaylar.

Günler içerisinde kadınlar İran yönetimine karşı direniş ve gösterilerini genişletmeye başladılar.

Kadınlar sokaklara çıktı, başlarındaki örtüyü çıkaranlar ve değişik tepkilerini gösterenlerin sayıları değişik kentlere yayılmaya başladı.

İran’da olayların ilk başladığı günden bu yana gösterilerde 476  kişinin hayatını kaybettiğini öğreniyoruz.  

En az 100 kişinin idam veya değişik hapis cezalarına çarptırılması ile karşı karşıya olduğu belirtiliyor.

Bu güne kadar 2 kişinin idam edildiği İran’da göstericiler arasında ölenler arasında 34’ü kadın, 64 kişinin de 18 yaş altında olduğu kaydediliyor.

İran’da kadınlar üzerindeki yönetimin baskıları karşısında protesto ve gösteriler de devam ederken, bu kez Afganistan’daki Taliban yönetiminin kadınlar üzerindeki baskıları artmaya başladı.

Afganistan’da yönetimi ele geçiren Taliban yönetimi, kız çocuklarının 6. Sınıftan sonra okula gitmelerini yasakladı.

Bu da demek oluyor ki,  kızlar gençlik yaşlarına geldiklerinde okula gitmeyecek ve evlerinde oturacaklar.

Genç kızlar sosyal ve toplumsal alanlardan uzaklaştırıldıkları gibi, kültür ve sanatsal ortamlardan da uzaklaştırılmış anlamına gelmektedir.

Afganistan’daki yönetim sadece kız çocuklarının 6. Sınıftan sonra okula gitmelerini engellemekle kalmadı.  

Kadınların çalışmalarına da yasaklar getirilmeye başlandı. 

Afganistan’da STK’larda kadınların çalıştırılması yasaklanırken, Taliban yönetiminin “erkek egemenliğinde” bir ülke oluşturmaya çalıştığı ortaya çıkıyor.

Taliban yönetimi kendince “İnanç veya din” endeksli yönetim uygulamaya çalışıyor. Şeriat yönetimi denilebilir mi bu uygulamalara tartışılabilir.

Her ne şekil ve amaçta olursa olsun, kadınların olmadığı bir sosyal yaşantının ülkede farklı toplumsal olayları da beraberinde getirebileceği düşünülmelidir.

Kadınları yok sayan bir yönetim anlayışı ile erkek egemenliğinde bir yönetim  uygulanması açıkça “dikdatörlüğün” ta kendisi olsa gerek.

İran ve Afganistan’da kadınlara yönelik uygulamalar ve yasaklar karşısında bizim ülkemizde bu uygulamaları destekleyenlerin bulunduğu da biliniyor.

Kadınlara yasaklar getirme anlayışını savunanların, “kendilerini doğuran bir Anaları, hayatı paylaştıkları bir eşleri ve kız çocukları” olduğunu düşündüğümüzde, kadınlara yasak getiren anlayışın ve zihniyetin hangi din veya inanç peşinde oldukları kafalarda soru işaretleri oluşturuyor.

Yorum Yazın

Ana Sayfa
Web TV
Foto Galeri
Yazarlar