19 Nisan, 2024, Cuma
DOLAR32.6082
EURO34.8032
ALTIN2494.2
Mustafa BARDAK

Mustafa BARDAK

Mail: [email protected]

İlerici Atatürk’ün, Gerici savunucuları!..

Türkiye Cumhuriyeti’nin Kurucusu, Anadolu’daki emperyalist güçlerin püskürtülmesindeki önder vatansever Lider Mustafa Kemal Atatürk’ü, yıllardır insanlara asıl özellikleri ile tanıtmayanları kınıyorum.

Atatürk’ün adını kullanarak dernekler kuranlar ve bu dernekler üzerinden farklı çıkarlar peşinde koşarak, halka Atatürk’ü anlatma yerine, ‘ondan uzaklaştırma’ rollerini üstlenenlere karşı gerçek Atatürk severleri duyarlı olmaya davet ediyorum.

Dünyanın geleceğini on yıllar öncesinde görebilme yeteneğinde olan Mustafa Kemal Atatürk’ün söyledikleri önemli sözleri bu güne kadar gizleyen ve halkla paylaşmayanlar kimler?

Atatürk’ü ‘din düşmanı’ gibi gösteren anlayıştakiler kim veya kimler? O’nun adına dernek kurarak etkinlikler düzenleyerek, yaptıkları etkinliklerdeki hareketleri ile Atatürk sevgisinden insanları uzaklaştırdıklarının farkına varmayanlar kimler?

Neleri anlatmaya çalıştığımı merak ediyorsunuz. Öncelikle Atatürkçü Düşünce Derneği Osmaniye Şubesi’ndeki bazı üye konumundaki kişilerin, hal ve hareketlerine dikkat etmelerini önemle rica ediyorum.

Bazı üyelerin halk arasındaki davranışları nedeniyle Osmaniye Atatürkçü Düşünce Derneği kamuoyunda farklı yorumlara neden olduğu gibi, yönetim eleştiri alıyor, ‘Atatürk’ eleştiri konusu haline geliyor.

Üzerine görev verilmeyen bazı kişilerin olur olmaz yerde, ulu orta çıkışları  ve başlarını göstermeleri  ile onun nasıl birileri olduğu yorumunda bulunan basın mensupları arasında bile tepki alabiliyor.

İlerici ve Devrimci Mustafa Kemal Atatürk’ün Osmaniye’deki savunucuları göründükleri halde, ADD’ye zarar veren kişilerin halk arasında kendilerine çeki-düzen vermelerini bekliyoruz.

Mustafa Kemal Atatürk’ün 5 Şubat 1933 günü Bursa’daki Nutku’nu sizlerle paylaşmak istiyorum.

 “Türk genci, devrimlerin ve Cumhuriyetin sahibi ve bekçisidir. Bunların gereğine, doğruluğuna herkesten çok inanmıştır. Yönetim biçimini ve devrimleri benimsemiştir. Bunları güçsüz düşürecek en küçük ya da en büyük bir kıpırtı ve bir davranış duydu mu, ‘Bu ülkenin polisi vardır, jandarması vardır, ordusu vardır, adalet örgütü vardır.’ demeyecektir. Elle, taşla, sopa ve silahla; nesi varsa onunla kendi yapıtını koruyacaktır.

Polis gelecek, asıl suçluları bırakıp, suçlu diye onu yakalayacaktır. Genç, ‘Polis henüz devrim ve cumhuriyetin polisi değildir.’ diye düşünecek, ama hiç bir zaman yalvarmayacaktır. Mahkeme onu yargılayacaktır. Yine düşünecek, ‘Demek adliyeyi ıslah etmek, rejime göre düzenlemek lazım.’ diyecek.

Onu hapse atacaklar. Yasal yollarla karşı çıkışlarda bulunmakla birlikte bana, başbakana ve meclise telgraflar yağdırıp, haklı ve suçsuz olduğu için salıverilmesine çalışılmasını, kayrılmasını istemeyecek. Diyecek ki, ‘Ben inanç ve kanaatimin gereğini yaptım. Araya girişimde ve eylemimde haklıyım. Eğer buraya haksız olarak gelmişsem, bu haksızlığı ortaya koyan neden ve etkenleri düzeltmek de benim görevimdir.’

İşte benim anladığım Türk genci ve Türk gençliği!”

Bu tümceleri konuşan Mustafa Kemal Atatürk’ün yıllar öncesindeki gözlemlerini bugünlere taşıdığınızda, geleceği gören bir devrimci olduğunu anlamayan zihniyete sadece ‘art niyetli’ derim.

Atatürk’ün 1933 yılında söylediklerini bugün yaşadığımızı kim inkar edebilir?

Saygılarımla…

Ana Sayfa
Web TV
Foto Galeri
Yazarlar