Bir ülkede yaşayanların en önemli sorununun, halkın sağlık sorunlarına yeterli ilgi ve desteğin verilmesi olarak görmekteyim.
Halkının sağlık sorunlarını çözümleyemeyen, insanların sağlığının çözümünde “para” olayının ortaya çıkması ile yaşantılarında perişanlık çekiliyorsa, böylesi bir toplumda mutlu, huzurlu, güler yüzlü insanları görebilmek zor olur.
Önceki gün bir kadın, yanında 7 yaşındaki kız çocuğu ile sokakta konuşarak yürüyordu. Elinde küçük bir kağıt parçası, el-kol hareketleri yaparak yürürken, kız çocuğu da annesinin bu hareketlerine dolgun gözlerde bakıyordu.
Ne olup bittiğini öğrenmek amacı ile kadına sorduğumda; “Allah kahretsin! Kızımı doktora götürdüm, ilacını alacak para bulamıyorum. Çocuğum hasta, ölecek, ama ben 25 lira parayı bulup ilacını alamıyorum!”diye konuştu.
Kadın ağlamaklı sesle konuşurken, yanındaki kız çocuğu başını annesinin yüzüne doğru kaldırmış masum şekilde bakıyordu.
Kadın çocuğunu doktora götürmüş, ama doktorun yazmış olduğu ilacı alabilmek için 25 lira gerekiyor, ancak kadında bu para olmayınca alamıyor.
Tanıdık eczacı bilmediği için, hayırsever bir eczacı’dan çocuğunun ilacını alabilmek için dolaştığını anlattı bana.
Kadın bunları anlatırken, aklıma Suriye’den ülkemize gelen sığınmacı konuklarımız geldi. Hastanelerde, doktorlarda ve ilaç alımlarındaki yaşadıklarını gözlerimin önünden geçirdim.
O kadar konuk sever bir ülkeyiz ki; sığınmacılara verdiğimiz değerin yarısını bile kendi insanlarımıza gösteremiyoruz!
Bazı insanların hastanelerde yaşadıkları olayları anımsadım birden. Özel hastaneye giden bir hastadan alınan parası yetersiz olduğu için muayene olamayan insanlar aklıma geldi. Bir de özel hastaneler ilk kayıt yapılırken aldıkları paranın ardından tahlil için aldıkları diğer paraları ödeyemedikleri için tahlil yaptıramayan hastaları düşündüm.
Özellikle özel hastanelerde, muayene için giden hastalara çıkarılan faturaların ne derece özenli denetlendiği aklıma geldi. Sigortalı hastalardan belli oranda pay alınırken, bununla birlikte, gerekli olmadığı halde hastanın bilmediği tahlillerin eklenmesi ile devletten alınan paraların dikkatli incelenip incelenmediği aklıma geliyor.
Bir arkadaşım geçen yıl anlatmıştı. Özel bir hastaneye muayene için giden arkadaşıma adını, soyadını sormuşlar ve muayene için kayıt yapmışlar. Sigorta emeklisi olan bu arkadaşım, istenilen parayı fazla görünce, doktora bile uğramadan Devlet Hastanesi’ne gitmiş.
Aradan birkaç ay geçtikten sonra bu arkadaşım o özel hastanede muayene olmuş, tahliller yaptırmış gibi adına fatura çıkarılmış. Olayı öğrenen arkadaşım, hastane hakkında davacı olduğunda, yapılan incelemeler sonunda hastane haksız bulunmuş.
Bu olayı neden anlatıyorum! Her insan bu arkadaşım gibi olayların takipçisi olmayabilir! İnsanları sağlığına kavuşturmak için hizmet veren sağlık kuruluşları, önce sağlık demek yerine, kişilerin ceplerine göz dikmeden hizmet vermeyi ilke edinmelidir.
Bunun da yolu, ülkeyi yönetenlerin halkının sağlığına önem vermesi ve sağlıklı, mutlu toplum yaşamını önemsemesi ile gerçekleşir.
Günümüzde yaşanan cinayetlerin altında yatan birçok olayda, psikolojik sorunlar yaşayan veya tedavi gören insanlar tarafından oluştuğu görülüyor.
Sağlık sorunları çözülmüş bir toplumda, terör ve cinayetlerin de çözülmesi sağlanır. Saygılarımla…
Halkının sağlık sorunlarını çözümleyemeyen, insanların sağlığının çözümünde “para” olayının ortaya çıkması ile yaşantılarında perişanlık çekiliyorsa, böylesi bir toplumda mutlu, huzurlu, güler yüzlü insanları görebilmek zor olur.
Önceki gün bir kadın, yanında 7 yaşındaki kız çocuğu ile sokakta konuşarak yürüyordu. Elinde küçük bir kağıt parçası, el-kol hareketleri yaparak yürürken, kız çocuğu da annesinin bu hareketlerine dolgun gözlerde bakıyordu.
Ne olup bittiğini öğrenmek amacı ile kadına sorduğumda; “Allah kahretsin! Kızımı doktora götürdüm, ilacını alacak para bulamıyorum. Çocuğum hasta, ölecek, ama ben 25 lira parayı bulup ilacını alamıyorum!”diye konuştu.
Kadın ağlamaklı sesle konuşurken, yanındaki kız çocuğu başını annesinin yüzüne doğru kaldırmış masum şekilde bakıyordu.
Kadın çocuğunu doktora götürmüş, ama doktorun yazmış olduğu ilacı alabilmek için 25 lira gerekiyor, ancak kadında bu para olmayınca alamıyor.
Tanıdık eczacı bilmediği için, hayırsever bir eczacı’dan çocuğunun ilacını alabilmek için dolaştığını anlattı bana.
Kadın bunları anlatırken, aklıma Suriye’den ülkemize gelen sığınmacı konuklarımız geldi. Hastanelerde, doktorlarda ve ilaç alımlarındaki yaşadıklarını gözlerimin önünden geçirdim.
O kadar konuk sever bir ülkeyiz ki; sığınmacılara verdiğimiz değerin yarısını bile kendi insanlarımıza gösteremiyoruz!
Bazı insanların hastanelerde yaşadıkları olayları anımsadım birden. Özel hastaneye giden bir hastadan alınan parası yetersiz olduğu için muayene olamayan insanlar aklıma geldi. Bir de özel hastaneler ilk kayıt yapılırken aldıkları paranın ardından tahlil için aldıkları diğer paraları ödeyemedikleri için tahlil yaptıramayan hastaları düşündüm.
Özellikle özel hastanelerde, muayene için giden hastalara çıkarılan faturaların ne derece özenli denetlendiği aklıma geldi. Sigortalı hastalardan belli oranda pay alınırken, bununla birlikte, gerekli olmadığı halde hastanın bilmediği tahlillerin eklenmesi ile devletten alınan paraların dikkatli incelenip incelenmediği aklıma geliyor.
Bir arkadaşım geçen yıl anlatmıştı. Özel bir hastaneye muayene için giden arkadaşıma adını, soyadını sormuşlar ve muayene için kayıt yapmışlar. Sigorta emeklisi olan bu arkadaşım, istenilen parayı fazla görünce, doktora bile uğramadan Devlet Hastanesi’ne gitmiş.
Aradan birkaç ay geçtikten sonra bu arkadaşım o özel hastanede muayene olmuş, tahliller yaptırmış gibi adına fatura çıkarılmış. Olayı öğrenen arkadaşım, hastane hakkında davacı olduğunda, yapılan incelemeler sonunda hastane haksız bulunmuş.
Bu olayı neden anlatıyorum! Her insan bu arkadaşım gibi olayların takipçisi olmayabilir! İnsanları sağlığına kavuşturmak için hizmet veren sağlık kuruluşları, önce sağlık demek yerine, kişilerin ceplerine göz dikmeden hizmet vermeyi ilke edinmelidir.
Bunun da yolu, ülkeyi yönetenlerin halkının sağlığına önem vermesi ve sağlıklı, mutlu toplum yaşamını önemsemesi ile gerçekleşir.
Günümüzde yaşanan cinayetlerin altında yatan birçok olayda, psikolojik sorunlar yaşayan veya tedavi gören insanlar tarafından oluştuğu görülüyor.
Sağlık sorunları çözülmüş bir toplumda, terör ve cinayetlerin de çözülmesi sağlanır. Saygılarımla…
