20 Nisan, 2024, Cumartesi
DOLAR32.5095
EURO34.7826
ALTIN2499.5
Mustafa BARDAK

Mustafa BARDAK

Mail: [email protected]

ICICIK GÜLEK...

Çukurova insanının, özellikle Adanalı ağzı ile söylenen “Icıcık gülek” sözünün, edebiyat dilimizde farklı bir anlatımının olacağını düşünüyorum.

Yöremizde çok sayıda edebiyatçı, kültür ve sanat insanı yetişmiş, bu nedenle bereketli topraklar olarak ülkemizde belli yer ismi olarak bilinmektedir.

Çukurova toprağının kokusunu almış, sarı sıcağında toprağına ayak basmış, en önemlisi de pamuk tarlalarında ekmek kazanma uğraşı vermiş isimler arasında unutulamayacak olanları aklımızdan silemeyiz.

Edebiyat alanında, Yaşar Kemal, Orhan Kemal, Ali Püsküllüoğlu, Abidin Dino, Yılmaz Güney, Ali Özgentürk, Menderes Samancılar, Aytaç Arman, Ferdi Tayfur, Şener Şen, Erol Büyükburç, Suna kan, Fatih Terim, Arif ve Abdurrahman Keskiner kardeşler ve bir ç ok isim sayabiliriz.

Edebiyat dili ve sanatı ile tanımlamak, konuşmak farklı bir olaydır. İnsanlarımız kullandıkları bu dil ile karşısındakileri düşündürür, güldürür veya farklı duygular yaşatabilir.

Gelin sizlerle birlikte Çukurova diliyle “ıcıcık gülek” da “düşünek!”

Eski Başkanlardan Tansu Çiller, Erzurum’daki bir mitingde konuşurken, ön saflarda bulunan bir kişi; “Pıttığını yiyim senin!”diye bağırır. Çiller, “ Pıttığın” anlamını bilmediği için arka tarafında duran İl Başkanına sorar. “Pıttık” halk dilinde farklı bir anlatımı içermektedir. Ancak; İl Başkanı utandığı için önce yüzü kızarır, gerçeği söyleyemez. “Efendim, yöremizde Pıttık Yürek demektir”der.

Çiller yeniden kalabalığa döner ve… “Bacınızın Pıttığı size feda olsun!...”diye konuşmasının üzerinden 25 yıl gibi bir süre geçti…

Davul-zurna çalarak düğünlerimizi şenlendiren sanatçılarımızın konuşmalarına tanık olmuş olmalısınız. Bir insanı inandırmak veya o kişiden isteklerini alabilmek için; “Senin D…şağını yerim ağam!”diye söze başlarlar.

Dudu dilli olma ile ilgili türküler dinleriz, sözler duyarız. Tatlı dil anlamına geldiğini biliriz ama, Bursa yöresinde “Dudu” sözcüğünün anlamı, daha farklı yorumlanır.

Çukurova yöresinde; “Anana!..”diyen başlayan sözcüklerin arkası bile getirilmeden kavgaya davetiye çıkarılır. Ana kutsaldır ve hiçbir şekilde tartışma konusu olamaz!

Bir zamanlar, Mersin ilimizde olduğunu anımsadığım miting alanında Başbakan konuşurken, çiftçilerimizden biri; “Ben de anam da aç kaldık!”diye bağırdığında; “Ananı da al git!” diyen Başbakanları da TV kanallarından izlemiştik.

Geçtiğimiz günlerde, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Meclis salonunda konuşurken,Salondaki bir kişi çıkıp “Çocuklarım aç, yardım edin!” diye bağırdı.

Vatandaşın bu çığlığı karşısında görevliler işbaşına geçti ve o vatandaşı salondan çıkardı. O vatandaşın sorunu çözümlenebildi mi bilemem ama, umarım hakkında dava açılmamıştır!

AKP iktidarı, hizmet süresi içerisinde dış kaynaklı yatırımlar yaptı. Bu yatırımların hizmetlerine “Garanti” verdi. Köprü ve yol geçişlerinde, hatta Hastane hizmetlerinde verilen “Garanti”olayı’nı anlamaya çalışıyorum.

Akşamları evime gelirken; her gün 4 ekmek almak zorunda mıyım!? Alamaz isem ne olacak!?

Bir yoldan günlük veya aylık geçebilecek oto sayısı ile “garanti” sözleşmesi yapmanın, hangi akla hizmet ettiğini merak ediyorum. Saygılarımla…

Ana Sayfa
Web TV
Foto Galeri
Yazarlar