Hz. Ayşe’nin (ra) baba bir kardeşi, Hz. Ebu Bekir’in de büyük kızıdır.
Annesi cahiliyye devrinde kalmış, Müslümanlığı seçmediği bilinen Kuteyle’dir. Esma, babası vasıtasıyla İslâmla tanışıp, İslâmın güzellikleriyle yetişmiştir. ”Zatunnıtakayn” lâkabı, yani iki kuşaklı, ile tanınan ve dünyada iken Cennet kuşağı giyebilme müjdesine nail olan bir hanım sahabidir.
Hz. Ebu Bekir’in ‘iki kuşak sahibi’ kızı
Hz. Ebu Bekir’in büyük kızı Hz. Esma, yol için hazırladığı torbaların ağzını bağlamak için belindeki kuşağı çıkarıp ikiye böler. Bu içten davranışa memnun olan Peygamberimiz, ‘Allah bu kuşağının karşılığında cennette sana iki kuşak versin’ diye iltifat eder. Hz. Esma, artık ‘iki kuşak sahibi’ diye anılacaktır
Hz. Ebu Bekir’in diğer kızı Hz. Âişe’den on yaş büyük olan Hz. Esma gönlünü İslam’a açtığında gencecik bir kızdı. Onun adı ilk defa, Hz. Peygamber’in hicret hazırlıklarını sürdürdüğü sırada oynadığı rol dolayısıyla ön plana çıkmıştır. Yol hazırlığına başlayan Esma ve Âişe deriden bir torbaya azık koyup bir kırbaya da su doldururlar; ancak kapların ağızlarını bağlamak için ip bulamayınca Esma belindeki kuşağı çıkarıp ikiye böler; bir parçasıyla azık torbasının, diğer parçasıyla da su tulumunun ağzını bağlar.
Esma’nın bu içten davranışından Peygamberimiz son derece memnun olur ve tebessüm buyurarak ‘’Allah bu kuşağının karşılığında cennette sana iki kuşak versin’’ diye iltifat eder. Artık “iki kuşak sahibi” diye anılacaktır. Hz. Peygamber ve Ebu Bekir’in üç gün saklandıkları Sevr mağarasına geceleri yemek taşır. Efendimiz Medine’ye ulaştıktan bir süre sonra o sırada hamile olan Hz. Esma da hicret eder. Zorlu bir yolculuktan sonra Kuba’ya vardığında muhacirlerin Medine’de doğan ilk çocukları Abdullah b. Zübeyr’i dünyaya getirir.
‘Anne müşrik de olsa...’
Annesi Kuteyle müslüman olmayı kabul etmediği için Hz. Ebu Bekir eşinden ayrılmak zorunda kalmıştı. Bir gün annesi Medine’ye gelir ve elinde hediyelerle kızının kapısını çalar. Esma, müşrik annesini içeriye alıp almamakta tereddüt eder. Resûlullah’a sormadan onu içeri almayı uygun bulmaz. Hemen peygamberimize haber gönderir. Sevgili Peygamberimiz: “Annesini içeri alsın, hediyelerini de kabul etsin” buyurunca Hz. Esmâ derhal annesini içeri alır. Müşrik de olsa ona hürmette kusur etmez. Bu hadise üzerine şu âyet-i kerime nazil olur:
لَّا يَنْهَىٰكُمُ ٱللَّهُ عَنِ ٱلَّذِينَ لَمْ يُقَٰتِلُوكُمْ فِى ٱلدِّينِ وَلَمْ يُخْرِجُوكُم مِّن دِيَٰرِكُمْ أَن تَبَرُّوهُمْ وَتُقْسِطُوٓا۟ إِلَيْهِمْ ۚ إِنَّ ٱللَّهَ يُحِبُّ ٱلْمُقْسِطِينَ
Lâ yenhâkumullâhu anillezîne lem yukâtilûkum fîd dîni ve lem yuhricûkum min diyârikum en teberrûhum ve tuksitû ileyhim, innallâhe yuhıbbul muksitîn(muksitîne).
Allah, sizi, din konusunda sizinle savaşmamış, sizi yurtlarınızdan da çıkarmamış kimselere iyilik etmekten, onlara âdil davranmaktan men etmez. Şüphesiz Allah, âdil davrananları sever.
“Sizinle din hususunda savaşmamış ve sizi yurtlarınızdan çıkarmamış kimselere iyilik ve adaletle davranmanızı Allah size yasaklamaz; çünkü Allah, adaletle hareket edenleri sever.” (el-Mümtehine, 60/8).
Hz. Esma kanaatkârlığıyla da tanınmıştı. Haline şükreder, kısmetine razı olurdu. Eli açık, gönlü zengin, cömert bir insandı. Bir gün evinde -muhtemelen vereceği bir sadakayı-sayıp hesaplarken Hz. Peygamber ziyaretine gelir, onun bu durumunu görünce, ‘Sayma Esma sayma, sonra Allah da sana sayarak verir’’ buyurur (Buhârî, “Zekât”, 21). Bu olaydan sonra eline geçeni ertesi güne bırakmadan fakir fukaraya dağıtmaya başlar. Çocuklarına da cömert olmaları tavsiyesinde bulunur, “Malınızı Allah yolunda harcayın. Sadaka verin. Bir hayrı ihmal etmekle hiçbir şeyi çoğaltmış olmazsınız. Sadaka vermekle malınızın eksileceğini zannetmeyiniz” derdi.
Esma’nın Ebu Cehil’in karşısına korkusuzca çıkması Peygamber Efendimiz (asm), Hz. Ebu Bekir ile Sevr Mağarası’na gizlenmeye gittikleri sırada, Ebu Cehil’in de bulunduğu bir topluluk Efendimizi (asm) evinde bulamayınca, hemen Hz. Ebu Bekir’in evine giderler. Esma hemen dışarı çıkar. Ona: ”Ey Ebu Bekir’in kızı! Nerede baban?” diye sorarlar. Esma (ra): “Vallahi, babamın nerede olduğunu bilmiyorum!” deyince Ebu Cehil, elini kaldırıp ona şiddetli tokat atar. Bu tokat öyle şiddetli idi ki, Esma Hatunun küpesi kulağından fırlar. Fakat o hiç korkmaz ve telâşlanmaz. Herşeyi göze almıştır. Müşrikler ondan bir şey öğrenemeyeceklerini anlayınca oradan ayrılırlar.
Medine’ye göç eden Efendimiz (asm) ve Hz. Ebu Bekir, Medine-i Münevvere’ye ulaştıktan bir müddet sonra Mekke’ye bir adam gönderip aile fertlerini Medine’ye getirtirler. Esma (ra) ile “Her peygamberin bir havarisi vardır; benim havarim ise Zübeyr’dir” buyurulan Zübeyr ibni Avvam (ra) ile evlendirilir. Hz esma ebu cehilin karşısına çıktıgında 27 yaşında olduğu söylenilir .
HZ ESMA- ( RA) GİYİM ADABI
Hz. Esma tesettürüne riayet eden bir hanımdı. Gözleri görme yeteneğini kaybetse dahi çok dikkatli biriydi. Bir gün oğlu Münzir bin Zübeyr, Irak’dan gelirken, Meru ve Koh şehirlerinde yapılmış ince ve güzel kumaştan elbiseler getirir. Hz. Esma’nın gözleri görmüyordu. Elbiseleri eliyle yokladıktan sonra “Hayır, bu elbiseyi Münzir’e götürünüz” der. Bu hareket Münzir’e ağır gelir. “Ey Anne! Bu elbise zannettiğin kadar ince ve parlak değildir” der. Hz. Esma (ra) ”O, derimi göstermez. Fakat beden hatlarımı belli eder” diye cevap verir. Bunun üzerine Münzir ona Meru ve Koh yapısı kaba elbiseler satın alır, Esma da bunları kabul eder. Oğluna: ”İşte bana bunun gibileri giydir” der.
Hz. Esma, ilk sıralarda
Hz. Esmâ, kendisinden başka babası, dedesi, oğlu (Abdullah) ve kocası sahâbî olan nadir şahsiyetlerdendir. Resûl-i Ekrem’e çok yakın olan bir aileye mensup bulunduğu için kültürlü ve itibarlı bir ortamda yetişen Esma, İslamiyet’i en iyi anlayan ve yorumlayanların hemen ilk sıralarında yer almaktadır.
Bir rivayette HZ 100 yaşında vefat ettiği söylenilir.
ZATUNNITAKAYN
Mekkeye ilk geldiğimde levhada okumuştum . ZATUNNITAKAYN caddesi o caddeyi her gectiğimde hz esmayı hatırlar onun gibi yaşamaya gayret gösteririm zeki hayır sever kanatkar saygılıdır. Umreye ve hac ziyaretlerine gelen arkadaşlarımızında görmüş olduklarını sanıyorum. sevir dağının yanındaki caddeye verilen isimdir. Rabbim ümehatel müminat , annelerimizin ahlaklarıyla cesaretleriye imanlarıyla taçlandırmayı nasip etsin bizlere amiin
MEKKENİN KOMŞUSU