Zaman zaman kentimizdeki eksik, aksak ve kusurları okurlarımla paylaşırken, yetkililerin de olaya duyarlılık göstermelerini bekliyoruz.
Sokak ve caddelerdeki kaldırım işgalleri, kaldırımlardan seyreden bisiklet ve motosiklet sürücüleri konusunda yaza yaza sorunların çözümlenmesi noktasında adım atıldığını göremedik.
Bu sorunu rafa kaldırmış değiliz ama, insanlar da artık bu konuda yetkililerin duyarlık göstereceği günü beklemekten yorgunluk içerisine girdiler.
Bugün bir başka soruna değinmek istiyorum. Palalı Süleyman Caddesi ile Cevdet Sunay Caddesinin kesiştiği noktada, yani Akbank’ın önündeki yolun çökmüş halini görmeyen yok sanırım. Palalı Süleyman Caddesinden seyreden bir aracın, Cevdet Sunay caddesi yönüne dönüş yapmak istediği sırada burada yolun çökmüş hali tehlike oluşturuyor. Yağmurlu günlerde su birikintileri ile birlikte tehlikenin boyutu da artıyor.
Yolun bu bölümündeki çökme olayı ile ilgili yetkililerin aylardır bir çalışma yaptığını göremiyoruz. Bu konuda yetkililerin üzücü olaylara meydan vermeden sorunu çözümlemelerini bekliyoruz.
Büyük Cami yanındaki tarihi Çınar’dan söz edelim isterseniz. Eski adı ile Çınarlı kahve denirdi buraya. Kahvehane yıkıldı, çınar tek kaldı. Çınarın etrafı düzenlendi, rahat oturma grupları konuldu ve insanlar sıcak havada çınarın gölgesinde dinlenmeye başladılar.
Çınarın etrafı şekillenip düzenlenirken, köklerinin su alabilmesi için betonlaşmadan kaçınılması düşünülmemiş olacak ki, tamamlanıp hizmete giren Çınar altı gölgeliği, şimdi yeniden sökülüp tamir ediliyor.
Tamamlanan işlerin hizmete girmesinin ardından, yeniden sökülüp tamir edilmesi konusunda burada çalışan teknik kişilerin sorumlulukları olduğunu dünürüm.
Çınarın köklerinin su alıp alamayacağı, betonlaşma sonunda su ve havasız kalması ile birlikte tarihi çınarın kuruyabileceğini Belediyenin teknik elemanları düşünemediler mi?
Bu konuda bir inceleme ve araştırma yapılmadan mı çınarın su ve havadan yoksun kalıp kalmayacağı düşünülemedi mi?
Şimdi ise yeniden söküm ve tamirat işlemleri devam ediyor. Yerinden sökülenlerin ekonomik zararı ve hataların yeniden düzenlenmesini hesap etmek gerekiyor.
Aynı olayı Devlet Bahçeli Meydanı yapılırken de yaşamıştık. Dr. Ahmet Alkan yönündeki orta refüjdeki bölümün üç kez yapılıp geri söküldüğünü anımsıyorum.
Neden bir kez yapılıp sağlam yapılmaz da ikinci, üçüncü kez yapılıp sökülme olayları yaşanıyor bunu anlamakta zorlanıyorum.
Böylesi olayları bazı mahallelerdeki parke taşı döşemelerinde de yaşıyoruz. Önceden işler yapılıp tamamlanıyor, ardından da bir hata bulunup yeniden sökülüp, yeniden yapılıyor.
Bu işi yaparken başında teknik elemanlar bulunmuyor mu veya teknik elemanlar daha iş tamamlanmadan farkına varamıyorlar mı?
Böylesi olayların en aza indirilmesi ve hizmetlerin eksik ve aksaksız olmasını ümit ediyoruz. Saygılarımla…
