Suriye’nin kuzeyinde oluşturulması planlanan “Güvenli Bölge” için çalışmalar başlatıldı.
Bu Bölgede Türk ve ABD askerlerinin müşterek hareket edeceği bir merkez oluşturulacak.
Bu amaçla 1 Albay, 2’si Binbaşı olmak üzere 6 kişilik ABD heyetinde yer alan askerler Şanlıurfa’ya geldi.
Yapılan görüşmeler, yapılan planlamalara bakılırsa Şanlıurfa’ya kurulacak harekat merkezi, Suriye sınır hattı üzerinde hareketli günleri de beraberinde getireceğe benziyor.
Bu bölgede ABD heyeti derinliğin 15 kilometre olmasını isterken, Türk heyeti sözkonusu derinliğin 40 kilometre olmasını istiyor. Bu konuda daha başlamadan tartışmalar da beraberinde yaşanmaya başlandı.
Bölgedeki terör gruplarının temizlenmesi ve olası saldırılarda teröristlerin silahlarının menzilinden çıkması Türk heyeti tarafından hesap ediliyor.
ABD heyetinin amaçlarına bakıldığında olay daha da farklı, aslında bu heyetin Şanlıurfa’ya gelmesi ve “Güvenli bölge” oluşturulması düşüncesinin daha da farklı olduğunu düşünüyorum.
ABD’nin bölgedeki terör gruplarına silah desteği verdiğini de iktidar partisinin yetkilileri defalarca açıkladı.
Bu da demek oluyor ki ABD heyeti Suriye sınırında farklı bir amaç için konuşlanmayı planlıyor.
Oluşturulacak koridor boyunca bölgedeki terör gruplarını ABD askerlerinin desteklemeyeceğine garanti verebilir miyiz? ABD’nin Suriye’deki ve sınırımızdaki terör gruplarını desteklediği, silah verdiği yönündeki konuşmaları ısrarla söyleyen iktidar, gelecekte bu konuda ne gibi olumsuzlukların da yaşanabileceğini sanırım hesap ediyor olmalı.
Şanlıurfa’da oluşturulacak “Güvenli bölge”nin başkaca amaçları olamaz mı? Örneğin bu bölgeye yerleştirilecek ABD askerlerinin İsrail’den yana tavır almayacağı, Suriye’nin bölünmesi için çalışmayacağını kim garanti edebilir?
Bir diğer öngörüm ise, yıllardır İsrail’in “Büyük Ortadoğu Projesi”nin genişlemesi noktasında bir plan olmadığına inanabilir miyiz?
Gelişebilecek olaylar için tahminlerimizi yoğunlaştırabiliriz. Örneğin Suriye sınır koridoru boyunca yeni bir devlet kurulması projesinin hayata geçirilmesindeki ilk adımlar olarak değerlendirebiliriz.
ABD askerlerinin girdiği her toprak parçasında huzursuzluk, kan ve şiddet yaşanmıştır. Türk askerlerinin başına çuval geçirilmesi olayını unutmamak gerek!
Şanlıurfa’da oluşturulacak “Güvenli bölge” hareket merkezinin Suriye sınırı boyunca farklı olumsuzlukları ve topraklarımızın paylaşılmasını da ilerleyen süreçte karşımıza çıkabilme olasılığını düşünmek gerek.
Bu bölgedeki terör unsurlarının yeni devlet kurma olasılığını göz önüne getirdiğimizde, ABD askerleri ile Türk askerleri karşı karşıya gelebilecektir. Suriye’yi ele geçiremeyen ABD’nin yeni bir oyunu ile karşı karşıyayız.
Adana’daki İncirlik hava üssü’nü anımsayın, şu anda bu üssün yaşattığı sorunları aklınıza getirin.
Bu gelişmelerin İsrail devletinin Suriye’yi daha fazla sıkıştırma ve Türkiye’yi terör örgütleri ile daha yakından rahatsız etmenin BOP projesi yattığını gözlemliyorum. İyi ve akıllı düşünerek hareket etmek zorundayız. Saygılarımla…
