Dün 5 Aralık Dünya Kadın Hakları Günü'ydü. Yine siyasiler ve bürokratlar, süslü cümlelerle bu günü kutladılar...
Kadınların seçme ve seçilme hakkına kavuşmasına “medeni” Avrupa’dan önce vesile olan büyük liderin döneminden, kadınların en fazla cinayet kurbanı olduğu, duygusal ve fiziki şiddete maruz kaldığı döneme nasıl gelebildik?
Anıt Sayaç uygulamasına göre sadece 2024 yılında 417 kadın öldürüldü.
Cumhuriyet bir kadın hikayesi aslında, 1930 yılıydı... Ankara Musiki Muallim Mektebi’nde bir sınıfta sınıf başkanlığı seçimi yapılmaktadır. Seçim sonucunda kız öğrenci başkan seçilir.
Ancak bir erkek öğrenci öğretmenden söz alarak, kadınların seçme ve seçilme hakkı olmadığını, bu nedenle kız öğrencinin başkan olamayacağını söyler.
Dersin hocası, Cumhuriyet tarihimizin yüz akı simalarından ve gelecekte Cumhuriyet'in ilk kadın tarih profesörü olacak olan Afet İnan’dır.
Afet Hoca bu duruma çok üzülür ve manevi babası, Cumhurbaşkanı Gazi Mustafa Kemal Atatürk’e olayı anlatır.
"En azından," der, "o erkek öğrencim kadar hakka sahip olmadan derse girmeyeceğim. Cumhuriyet, halk idaresi diyorsunuz, halk sadece erkeklerden mi oluşuyor?"
Atatürk’ün isteği ile Afet İnan 3 Nisan 1930’da Türk Ocağı’nda, Türk kadınlarının seçim haklarına ilişkin bir konferans verir.
Aynı gün, TBMM’de kadınların belediye seçimlerinde oy kullanmasını kabul eden yasa değişikliği oylanmaktadır.
Kadınlar, Önce 1930'da belediye seçimlerinde daha sonra 5 Aralık 1934'te tamamen seçme ve seçilme hakkına sahip oldular...
Ve o dönemde daha, medeni Avrupa'nın böyle bir haktan haberi yoktu.
İşte cumhuriyetin kadınlara verdiği değer sayesinde Osmaniye ve hatta birçok kentin bugün kadın milletvekilleri var, belediye başkanları var…
Ne yalan söyleyeyim, tarihinde ilk defa iki kadın milletvekili seçen bir kentte bu önemli günün daha anlamlı kutlanmasını beklerdim.
Ama ne yazık ki, içi boşaltılan bir yıl dönümünden öteye gidemiyor.
Yine de belki bir gün hak ettiği değeri bulur, "enseyi karartmayalım."
Yazımı Ulu Önder Atatürk'ün şu sözleriyle bitirmek istiyorum:
"Dünyada hiçbir milletin kadını, 'Ben Anadolu kadınından daha fazla çalıştım, milletimi kurtuluşa ve zafere götürmekte Anadolu kadını kadar emek verdim.' diyemez."
Yorum Yazın