BYEGM’nin de desteği ile “Sığınmacılar ve Göçmenlerle Dayanışma Derneği” organizasyonunda Antalya’da iki gün süren seminer düzenlendi.
Seminerin amacı; Basın mensupları için göç ve mültecilik konularında bilgi ve farkındalık olarak belirlenmişti.
Sözkonusu seminere Türkiye’nin değişik bölgelerindeki illerden 150 dolayında yerel medya çalışanı katıldı. Sunum yapanları medya çalışanları saat:09.30 da başlayıp 17.00’de sona erene kadar
sabırla dinlerken, soru-yanıt bölümlerinde sunum yapanlar Anadolu basın emekçilerindeki bilgi donanımları karşısında şaşkınlık yaşadılar.
Kendileri konuşacak, ancak Anadolu basın emekçileri konuşanları dinleyecek, ama tepkili olmayacak gibi düşünüyor gibiydiler. Ama hiç te öyle olmadı, sunum yapanların sözlerine örneklerle tepkiler gösterildiği olayları yaşandı.
Genel Koordinatör İbrahim Vurgun Kavlak açış konuşmasını yaptıktan sonra BYEGM Mehmet Akarca kısa bir konuşma yaptı. 21 Ekim “Gazeteciler Bayramı” olmasına karşın, 150 medya çalışanının bulunduğu salonda “Gazeteciler bayramını kutlamak akla gelmemişti” Medya gazetesi sahibi İlyas Kör, programı yöneten sunucuya anımsatmasına rağmen, programın ilerleyen dakikalarında bilgisayarda oluşan bir hatanın düzeltilmesi sırasında sunucu; “Bugün Gazeteciler Bayramı, Bayramınızı kutluyoruz”diye konuştu.
SGDD’nin proje tanıtımı ile program girişinin ardından; T.C. İçişleri Bakanlığı Göç İdaresi Genel Müdürlüğü adına “Uluslar arası koruma”, SGDD Genel koordinatörü “Türkiye’deki duruma istatistik bakış, kavram karışıklıkları ve kavramlarla mülteciler, BMMYK-UNHCR Dış ilişkiler ve Enformasyon Müdürü ve sözcüsü “BMMYK’nın Türkiye’deki faaliyetleri, Mültecilerin medyada koruma ve ihtiyaç odaklı temsil edilmesi”, Uluslar arası Göç Örgütü İletişim Bölümü Asistanı “Uluslar arası Göç örgütünün Türkiye’deki faaliyetleri, UNİCEF iletişim Bölüm başkanı “Çocuk ve medya”, Birleşmiş Milletler Nüfus Fona, toplumsal cinsiyet uzmanı “Toplumsal cinsiyete dayalı şiddet ve medya” konularında sunumlarını gerçekleştirdiler.
Yapılan sunumların ardından medya çalışanlarının sorularının yanıtlanması sırasında, farklı görüşler ortaya çıkmaya başladı.
Ağırlık Suriye’den gelen sığınmacılarla ilgiliydi. Konuşmacılar; Suriye’den gelen insanlara “Göçmen” denilmemesini, haberlerimizde “Geçici koruma altındaki kişiler” olarak sözler kullanmamızı öneriyorlardı.
Yine konuşmacılar, gazetecilerin haber dillerinde “özen göstermeleri”ni istiyor, göç konusu, Suriyelilerin yaşantılarının olumsuz gösterilmemesi, ülkemizdeki vatandaşlarla “koruma altındaki insanlar arasında” olumsuz olaylara fırsat verilecek haberler yazılmaması isteniyordu.
Son kayıtlı rakamlara göre Türkiye’de 20 kampta 3 milyon 200 Suriyeli’nin geçici koruma altında bulunduğu, ayrıca Türkiye’de Suriyeli dışındaki diğer ülke vatandaşlarının mülteci ve sığınmacı sayıları da rakamlarla anlatıldı.
Bu konudaki bilgileri ve sunumlarla ilgili gelişmeleri bu sütunlarda sizlerle paylaşacağım.
Suriyeli bir gazetecinin tercüman yardımı ile yaptığı konuşmada; “Bizlere yeterli sağlık ocakları, sağlık hizmetleri, ilaç, eğitim ve iş alanları sağlanmıyor. Kendi dilimizde eğitim alamıyoruz” sözleri salonda bir anda tepkiye neden oldu. (yarın devam edeceğim)
