Bir halk deyimi vardır, anımsatmak isterim; “Yanlış hesap Bağdat’tan döner!”denilir.
Geçtiğimiz hafta elektrik tüketimi ile ilgili şirketlerin yararına olan bir uygulama olayı tartışma oluşturmuştu.
Elektrik şirketlerinin temsil, ağırlama, seyahat, noter ve ilan gibi giderleri tüketicilerin elektrik faturalarına yansıtılacaktı. Bu uygulama ile elektrik faturalarına farklı bir zam uygulanarak, firmalara ayrıca para ödenecekti.
Bu konu ile ilgili geçtiğimiz günlerdeki köşe yazımda tepkimi göstermiştim.
Tükettiğim elektrik faturasından dolayı her ay TRT payı ödediğim için TRT Radyosunun haberlerini dinliyorum. Pazar günkü haber bülteninde dinlediğim habere göre; Elektrik şirketlerinin yukarıda belirttiğim özel giderlerinin faturalara yansıtılmayacağı konusunda yeni bir karar alınmış. Benim anladığıma göre alınan karar, değiştirilmiş!.. Hani diyorlardı ya; “Dünya 5’ten büyük değil!” diye.
Bir habere gözlerim takıldı. Tüketici Hakları Derneği tarafından yapılan bir açıklamaya göre; “Son 70 yılın en ağır yoksulluk ve açlığını yaşıyoruz!”
Bu tümceler karşısında yanıt verebilmek için yutkunarak konuşmak yerine, kalemimi döndürerek yazmak zorunda olduğumu biliyorum.
Çalışma Bakanı Zehra Zümrüt Selçuk’un “yoksulluğun sorun olmaktan çıktığı” yönündeki sözlerini anımsıyorum.
Geçtiğimiz günler içerisinde, Yazar Cemil Meriç ile ilgili yine TRT TV ekranlarında bir program izledim.
Özgünce yazmak için kendini feda eden bir yazar olarak tanıtılıyordu Cemil Meriç. Tutuklanmak istenildiğinde “Marksist” olduğunu söylemiş. Düşüncelerini özgürce yazabilmenin uğraşını vermiş. Ancak; TV programındaki anlatımlar ve anlatılmak istenilenler hiç te öyle değildi!
Dünyanın dört bir yanında önem verilen ve saygı ile anılan Türk vatandaşı Nazım Hikmet Ran, bizim ülkemizde nasıl tanıtılmak isteniyor?
Nazım Hikmet, Devrimci bir şairdi, sol görüşlüydü. Ancak; şunu da vurgulamak isterim ki; Nazım Hikmet’in şiirini kürsüde en güzel şekilde okuyan insanın ise MHP Genel Başkanlarından Alparslan Türkeş olduğunu söylersem, düşüncelerinizin nasıl olacağını merak ediyorum.
Yaşadığım bir olay aklıma geldi. Özür dileyerek bu olayı okurlarımla paylaşmak istiyorum.
Gazete büromda asmak üzere 4 adet pano için gerekli olan, 4 adet küçük Duvar civisine ihtiyacım vardı.
Dört adet duvar çivisini almak üzere, bu malzemelerin satışının yapıldığı işyerine gittim. 4 adet duvar çivisi aldıktan sonrasında, borcumu sorduğumda; Bir Tl olduğunu öğrenince, cebimden çıkarıp ödedim.
Bu işyeri sahibi ise yıllarca bizim gazetemizi isterken paradan sözetmezdi. Gazeteyi ister, alır ve okurdu. Eee ne yapalım şimdi, o esnaf bedavadan gazete okumayı huy edinmiş. Kendisinin malı kıymetli, ama başkalarınınki ona göre ‘beleş’ olunca, hoşuna gidiyor.
Yoksulluk sorun olmaktan çıkmış, söyleyen doğru söylemiş. Çünkü; yoksulluk ortadan kalktı yerini açlık ile tokluk aldığı için söylenmiş olsa gerek.
