Her canlının bir engelli adayı olduğunu söyler, sohbetlerimizde konuşuruz.
Engelli olmak sadece bedensel, zihinsel ya da görme anlamında olarak değerlendirilebilir mi?
Engellemek, engel olmak ya da engellilerin sorunları ile ilgilenmemenin de bir adının olması gerekmez mi? Kendi doğrularında hareket eden, yandaşlarının hareketlerindeki hataları asla kabul etmeyen, tek yönlü düşünerek başkalarana yaşama hakkı vermeyerek engelleyenlerin de bir adının olması gerekmez mi?
Dünya engelliler Günü’nü kutlarken, çevrenizdeki engellilerin sorunları ile ne ölçüde ilgilendiğinizin sorgusunu kendinize sorabiliyor musunuz? Yapabileceğiniz ölçülerde engelli vatandaşlarla ilgilenebiliyor musunuz? Her canlının bir engelli adayı olduğunu yazımın başında dile getirirken, bugün sağlıklı bir bedene sahip olabilirsiniz, ama her an yaşayabileceğiniz bir sağlık sorunu ya da geçireceğiniz bir kaza sonunda siz de engelli duruma düşebileceğinizi unutmamalısınız.
Osmaniye’de engelli vatandaşlarımızın sorunlarının çözümüne yetkililer, yöneticiler ne derece destek olabiliyorlar?
Osmaniye kent merkezindeki kaldırımlarımız bile engellilerin yürümelerinde ya da karşıdan karşıya geçişlerde sağlıklı şekilde düzenlenebilmiş mi?
Görme engelliler bir işyerinin önünden geçerken onlara ‘dilenci gözü’ ile bakan anlayışın ortadan kaldırılması önemlidir.
Kaldırımda karşıdan karşıya geçerken bir engelliye yardım etmek ve karşı kaldırıma kadar götürmek bir insanlık erdemidir.
Engelli rampası olmayan kaldırımlara bu rampaların yapılması, var olan rampaların önüne araçların parkedilmesinin önlenmesi engellilere yapılacak katkılar arasında yeralır.
Osmaniye çarşı merkezinde görevli polis memurları ellerinde makbuzlarla park sorununa çözüm bulma uğruna işlem yapıyorlar. Bir cadde üzerinde bitip, caddedeki kaldırıma geçmek isteyen yayaların geçiş noktası önüne parkeden araçlar için herhangi bir işlem yapılmıyor. Osmaniye’de çarşı içi trafik sorunlarında park etme olaylarının polis memurlarının değil, Belediye’nin olduğunu düşünerek bu soruna Belediye’nin çözüm bulması, polislerin de kendi asli görevlerini yapmalarını istiyoruz.
Osmaniye’de engellilerin sorunları ile ne kadar ilgileniyoruz derken, yaşadığım bir olayı paylaşmak istiyorum.
Geçtiğimiz hafta sonu Osmaniye 7 Ocak Engelliler Basketbol takımı Antalya ilinde maça gideceklerdi. Radyo 80 Yönetim Kurulu Başkanı Şükrü Tozluklu Osmaniye’yi Antalya’da temsil edecek olan Engelliler takımına destek arayışı içindeydi. Telefon açıyor, kentin ileri gelenlerinden destek istiyordu. Engelli takımının Antalya’ya gidiş dönüşü, orada yemek ve yatak sorunlarının çözümü gerekiyordu.
İktidar partisinin İl Başkanı, bazı Sivil toplum kuruluşları ile kentin ileri gelen işadamlarından destek isteyen Tozluklu hayal kırıklığına uğramıştı. Yanımda yaşanan telefon görüşmelerine tanık olduğum için kimlerin olaya duyarsız kaldığını kendimde saklıyorum. Ancak Ak parti eski İl başkanı Ömer Yağmur’un engelli takımı için Antalya’da yatacak yer bulduğu için de teşekkür ediyorum.
‘Engellilere sahip çıkacağız’ diyerek laf kabalığına gerek yok beyler, biz yaşanan ve görünenlere bakarız. Engelli kardeşlerimize sevgi ve saygılarımla, günlerini kutluyorum.
