08 Mayıs, 2024, Çarşamba
DOLAR32.2855
EURO34.7502
ALTIN2402.5
Mustafa BARDAK

Mustafa BARDAK

Mail: [email protected]

Duyarsızlığın böylesi…

Osmaniye İş kur müdürlüğü’nün düzenlediği bir programda, ihtiyaçtan fazla engelli çalıştıran işyerlerine Teşekkür belgesi verilecekti.


Bunun için de bir program düzenlendiği yolundaki haberimizi gazetemizin sütunlarında okuyacaksınız.


İş Kur İl Müdürlüğü’nün jesti, teşekkürü yerinde ve kutlanması gereken bir olaydı. İhtiyaç fazlası engelli çalıştıran işyerlerinin yaptığı olayda güzel ve kutlanması gereken bir olaydı.


Ancak, asıl konunun anlayamadığımız iki önemli noktası üzerinde durmak istiyorum. Birinci konu; yaptıkları güzelliklere karşı İş Kur tarafından kendilerine teşekkür belgesi verilecek olan işyerlerinin yetkililerinin hiç biri neden gelmemişti? Ya da bir temsilciyi gönderme zahmetinde bulunmamışlardı.


Bu işletmelerdin bir veya ikisinin iş yoğunluğu nedeniyle gelmemiş olmaları kendilerince haklı olabilirlerdi, ancak hiçbirinin gelmemiş olmasının altında nelerin yattığını merak ediyorum.


Aklıma hemen ilimizdeki kurum ve kuruluşların Müdürleri geldi. Bir tören için davetiye geldiğinde, kurum müdürleri Valilik Yazı işlerine telefon açıyorlar. Vali’nin o törene katılıp katılmayacağını sorup öğreniyorlar. Eğer Vali törene katılacaksa, kurum Müdürlerinin yüzde 80’ini görebiliyoruz. Vali törene katılmıyorsa, törene katılan Kurum müdürlerinin sayılarının yüzde 15’leri geçmediğine tanık oluyoruz.


Engelli çalıştırdıkları için kendilerine teşekkür belgesi verilmek üzere davet edilen o kurumların hiçbirinden yetkili veya vekil gelmemesi de böyle yorumlamak geldi içimden.


İkinci olay ise üzücü olduğu kadar, engelli vatandaşlara karşı yapılan bir saygısızlık olarak geliyor aklıma. Mehmet Ağmaz, engelli bir vatandaşımız. Tekerlekli sandalye ile yaşamını sürdürüyor. Evli bir çocuk babası. İşe girmek için başvuru yaptığı işyerinde aldığı formu doldurup başvurusunu yapıyor. Ardından sözlü sınava tabi tutar gibi işyerindeki yaşananlar gerçekten üzücü olduğu kadar da insanlık onurunu zedeleyici sorular olarak görüyorum. Bu işyerinin adını bilsem, burada kamu oyu ile paylaşmaktan ve kınamaktan çekinmem.


Ne demek, karşında tekerlekli sandalyede oturan bir insana; “çuval taşıyabilir misin, kamyondan yük indirebilir misin?” bu soruları 5 yaşındaki bir çocuk bile karşısında engelli sandalyesinde oturan bir insana sormaz.


Osmaniye’de engelliye yaklaşımı böyle olan hangi işyeri ve bu soruları yönelten yetkili var ise, bu memlekette yedikleri ekmeğin helal olmayacağını sanarak, şiddetle onları kınıyorum.


Engelliler Haftası’nda bir engelli vatandaşımız başından geçen bu olayı anlatırken, gözleri doldu, ağlamaya başladı. Bir bardak su getirdiler sakinleşmesi için. O vatandaşımızın öylesine zoruna gitmiş ki, bu olayı programda dile getiriyordu. Bu olayı o vatandaşımıza yaşatanların hiç mi yürekleri sızlamadı veya yapılan eleştirileri hiç mi duymadılar.


Her sağlam insanın bir engelli adayı olduğunu bir kez daha okurlarıma anımsatırken, insanların engeliyle, özeli ile ilgilenmenin ne kadar çirkin ve ayıp olduğunu, kulun kulu üzmenin inancımıza göre de ne kadar yakışıksız bir davranış olduğunu anımsatırken, insan olduğumuzu unutmamak gerekir diyorum. Saygılarımla…

Ana Sayfa
Web TV
Foto Galeri
Yazarlar