29 Mart, 2024, Cuma
DOLAR32.3602
EURO35.0199
ALTIN2325.6
Mustafa BARDAK

Mustafa BARDAK

Mail: [email protected]

Duyarsız olmak

İnsanlarımız çevresindeki yaşanan olaylara karşı duyarsız kaldıkları zaman, böylesi kişilere; “Bana değmeyen yılan bin yaşasın!”halk deyimi ile yorum yapılır.

Yılan, adı üzerinde yılan olduğuna göre, gün olur sana da dokunabileceğini düşünerek hareket etmek gerekiyor.

Sizin bir işiniz ve kazanınızda kaynayan aşınız olabilir. Aşı ve işi olmayanlara nasihat vermek veya onların işsizliği ile alay etmek yakışıksız bir davranış olur.

Bugün belki bir işiniz olabilir, ancak gelecek bir günde işinizi de aşınızı da kaybedebilirsiniz.

Her canlının bir engelli adayı olduğunu unutmamak gerekiyorsa, bugünkü işinize ve aşınıza da güvenmemelisiniz.

Yeniden yukarılara dönelim. “Bana değmeyen bin yaşasın!”tümcesinin yorumlarını genişletebiliriz.

Bugünlerde insanlar kendi aralarında bir takım eleştiri oklarını farklı yerlere doğrultmaya başladılar. Birazcık acıma hissi ile davranış gösterenleri görmeye başladım.

Dün hallerinden memnun, yaşantılarından hoşnut, görüşlerinden rahat ve ekonomilerinden de mutlu olanlardaki patırtı-gürültüyü çözmeye çalışıyorum.

Şimdi sizlere yaşanmış veya yaşanabilecek bir olaydan sözetmek istiyorum.

Köyün birinde, etliyi-sütlüye karışmayan bir adam kendi halinde yaşarmış. Çevresindeki olaylar karşısında güler geçer, olaya karışanları suçlar, onların haksız olduklarını düşünürmüş.

Bir akşam komşularının kapısına dayanan jandarma, evdeki adamı götürmeye çalışırken, adam bağırmaya başlamış; “Komşular yetişin, beni jandarmalar karakola götürüyor!”diye.

Ortaokula giden evin kızı babasına seslenmiş; “Baba komşu Ahmet amcayı jandarmalar götürüyor. Gidip bir baksan, belki engel olabilirsin!”demiş.

Kendi halindeki adam kızına; “O zaten Komünistin biriydi, iyi oldu. Mutlaka bir halt işlemiştir ki jandarma götürüyor. Beni niye götürmüyorlar”diye yanıtlamış.

Aradan birkaç gün geçince jandarma bu kez komşu Hasan’ı götürmeye gelmişler. Yine aynı olaylar yaşanmış. Ortaokul öğrencisi kız yine babasına yardımcı olmasını istemiş.

Komşu Hasan’ı jandarmalar götürürken; “O zaten faşistin biriydi, iyi oldu. Kim bilir ne halklar işlemiştir!”diye konuşmuş.

Birkaç gün sonra bir diğer komşu, ardından bir başka komşuyu jandarmalar götürürken, her defasında da; “mutlaka bir halk işlemiştir diye” konuşan adamın kapısını bir akşam jandarmalar çalmış.

Kapıyı açan adam karşısında jandarmaları görünce; “Kime baktınız, kimi soruyorsunuz?”diye konuştuğunda jandarma; “seni almaya geldik!”deyince adam kapının önünde adeta buz kesmiş.

Bu kez içerideki Ortaokul öğrencisi kızını çağıran adam; “Kızım koş git, komşulara söyle jandarma beni götürüyor. Engel olsunlar, ben kimsenin etlisine-sütlüsüne karışmayan biriydim, beni kurtarsınlar!”diye konuşmuş.

Odadan dışarıya çıkan kızı ise; “Babacığım, seni kurtaracak komşu mu kaldı ki! Onları birer birer götürürken sen seyrettin. Komşun mu kaldı ki seni kurtaracak. Sustun, sustun! Bak şimdi de sıra sana geldi!”diye yanıtlamış.

Yorum Yazın

Ana Sayfa
Web TV
Foto Galeri
Yazarlar