25 Nisan, 2024, Perşembe
DOLAR32.5138
EURO35.0224
ALTIN2432.4
Mustafa BARDAK

Mustafa BARDAK

Mail: [email protected]

DSİ çalışmaları

Devlet Su İşleri ayrılan belli ödenekle çalışmalarını yürütürken, hizmet adı ile yapılan işleri yerine getirirken bu kurumun yöneticilerinin olay yerlerine gidip inceleme veya araştırma yapıp yapmadıkları merak konusu haline geliyor.


Bu günlerde Karaçay dere yatağında DSİ’nin çalışmalarını görüyoruz. Küçük Sanayi Sitesi yanındaki köprünün yanından başlamak üzere, Fakıuşağı köprüsü güzergahında Karacalar yönüne doğru dere yatağında çalışmalar yapılıyor.


Şu anda Dereobası köyü dere geçiş noktasına gelinmiş, ancak köye giden yol Çevre yolu tarafından demir kazıklarla kapatılıp, bir de kum yığını ile geçişler engellenmiş durumda.


1979 yılında Osmaniye Dereobası köyü arasında yapılan köprünün, 1981 yılında aşırı yağışlar nedeniyle yıkılmasının ardından yeniden köprü yapılmadığı gibi ilgisiz kalınması da yıllardır devam ediyor.


Dereobası köyü, Osmaniye’nin kent merkezine en yakın, 1 km. uzaklıktaki köyü olarak bilinir. Kente en yakın uzaklıktaki köy sakinleri ulaşımlarını Karacalar köyü veya Fakıuşağı mahallesinin köprülerinden sağlamak zorunda bırakıldılar.


Dereobası köyü Belediye mücavir alanına alındı, Zorkun yaylası ile diğer yaylalara hizmet Dereobası köyünün bütçesinden karşılanıyor. Yaz aylarında 100 bine yakın nüfusun yaşadığı yaylalık alanlara hizmeti bütçesinden karşılayan Dereobası  köyünün Karaçay dere yatağından geçiş yolu şimdi kapatılmış, üstelik kum dökülüp kazık çalışmış olarak dikkat çekiyor.


Bu köyün kent ile arasındaki yakınlığın uzatılması, Başmahalle ile arasındaki uzaklığın sadece bir köprü ile çözümlenebileceğini yetkililerin bizden iyi bildiğinden kuşkumuz yok.


Köye toplu taşıma aracı çalışıyor, ancak bu toplu taşıma aracının da bir mesai bitimi olduğunu düşündüğümüzde, akşam kentten köyüne dönmek isteyenlerin bir kilometrelik yol dururken 3 kilometre yolun uzatılmasını düşündüğümüzde bu çağda Osmaniye’de bir köyün yolunun kapatılmasındaki hareketi anlamakta zorlanıyorum.


İktidar partisi yöneticileri, Fakıuşağı ve Karacalar köprülerinin kullanılmasını öneriyorlar. Oh ne güzel öneri! Yıllardır hizmet veren köyün yolunun Karaçay dere yatağına bir köprü yaptırmak yerine bir kilometrelik yolu 3 kilometreye uzatmanın önerisindeki anlayışı da anlamakta zorlanıyorum.


Şu anda DSİ’nin çalışmalarında bu görüntülerin dışında, Güney Çevre yolunun Karaçay dere yatağına yakın yerlerinde dökülmüş çöplerin görüntülerinin de hoş olmadığına tanık olmaktayız. Aynı şekilde Karaçay vadisi üzerinde, elektrik santralı yolu güzergahındaki atıklar ve kirliliklerin de yine DSİ sorumluluk alanında olduğu, buradaki temizlikle ve düzenlemekle de yine DSİ’nin olduğunu öğreniyoruz.


DSİ yetkilileri sadece dere yataklarını düzenlemekle mi sorumluluklarını yerine getirmiş sayılıyorlar, yoksa doğal afetlere ve diğer olumsuz olayların olasılıklarını da düşünerek çözüm yollarını aramak gibi sorumlulukları yok mu?


Örneğin Fakışağı mahallesindeki dere yatağına yerleştirilen konutların, olası sel baskınlarında önlemleri alınmış mıdır?


17 ağustos depreminin yıldönümünde anımsarken giden canları, olası doğal afetlere karşı da teknolojinin ve çağır gerektirdiği önlemleri almamız gerektiğini unutmamak gerekiyor. Saygılarımla…

Ana Sayfa
Web TV
Foto Galeri
Yazarlar