23 Nisan, 2024, Salı
DOLAR32.5922
EURO34.8255
ALTIN2421.7
Mustafa BARDAK

Mustafa BARDAK

Mail: [email protected]

Dilo dilo ormanlar!..

Asker ocağına giden gençler sabah sporlarında “dilo dilo yaylalar” türküsünü söyleyerek koşarlar.

Şimdi asker ocağındaki gençler sabah sporlarında aynı türküyü söyleyip söylemediklerini bilmiyorum ama, Zorkun yaylasına doğru çıkarken otomobil içerisinde çevremize bakındığımızda “dilo dilo yaylalar” yerine, “dilo dilo ormanlar!” türküsünü söyler olduk.

Karacalar köyünü geçtikten sonra yukarıya doğru ilerlerken, dere yatağını geçtiğinizde sola doğru dönüyorsunuz.

Geçtiğimiz yıllarda dere yatağından sola döndüğünüzde otomobilinizin motoru bu yolda zorlanmıyordu. Tepenin üzerine, kentin güzel şekilde göründüğü noktaya bir lokanta yapıldı ve işletmeye açıldı. 

Lokantanın açılmasına karşı olduğum sanılmasın, ancak eksi yol lokanta için ayrılırken, yayla yolu dik şekilde yeniden açılarak hizmet vermeye başladı.

Yeni yolda seyreden araçların motorları zorlandığı gibi, özellikle yayla dönüşündeki sürücülerin lokanta yönünden geldikleri, oraya konulan yön işaretini görmediklerine tanık oldum.

Bir araç sürücüsünün yayla dönüşü lokanta yönüne seyir halinde olduğunu son anda fark etmesi olayında, yanlış yoldan gittiğini sorduğumda; “Abi, yaylaya tırmanma yolunun gidiş, lokanta yönüne giden yolun da iniş yolu olduğunu sanmıştım. Aşağıya doğru gelirken yön işaretini hiç fark etmedim bile!”diye yanıtladı.

Burayı geçiyoruz bir kilo metre kadar sonrasında ormanlık alanın sağ tarafında, Osmaniye Ticaret ve Sanayi Odası’nın “Hasan Ersoy hatıra ormanı” yazısını görüyoruz.

Hatıra ormanlarının yapılması, yeni fidanlarla ormanlarımızın geliştirip genişletilmesi sevindirici bir olay. Ancak belki anımsarsınız, bu alanda yangın sonucu çok sayıda çam ağacı yanmıştı. O yıllarda Osmaniye Gazeteciler Cemiyeti olarak ağaçlandırılma yapılmış, giriş yoluna da “Osmaniye Gazeteciler Cemiyeti hatıra ormanı” levhası konulmuştu.

Aradan yıllar geçti, OGC’nin levhası yerinden söküldü, sonrasında ne mi oldu, yine anımsayalım! Aynı yol girişine “Semerkant hatıra ormanı” levhası yazıldı.

Bir süre sonrasında bu levha da yerinden söküldü, şimdi yine aynı yol girişine bu kez “Hasan Ersoy hatıra ormanı” levhasının asılı olduğunu görmekteyiz.

Kafanız karışmasın, sürekli bu yoldan gidip gelenler hafızasını yoklayarak bu alana dikilen levhaları anımsadıklarında bana hak vereceklerdir.

Çıkıyoruz yayla yolundan ilerlere doğru. Kent ormanı girişindeki görüntülerin hiç te hoş olmadığını görmekteyiz. Oysa bu alanda değişik etkinliklerin yapıldığını biliyor ve görüyoruz.

Kent ormanı girişinin bu kadar düzensiz olmasını hoş bulmadığımı belirtmek istedim.

Mitisin yol ayrımına vardığımızda gördüğümüz olaylar daha da düşündürücü oluyor. Geçtiğimiz yıllarda mitisin yol ayrımının sağ tarafındaki alanda çok sayıda vatandaşın piknik yaptıklarını ve dinlendiklerini görüyorduk.

Sol tarafta ise çadırlarda yaşayan insanlar, çocuklar ve hayvanları görüyorduk.

Bugünlerde dikkat etmişseniz Mitisin yol ayrımına geldiğinizde, insanların piknik yaptıkları alanlarda içerisinde keçilerin bulunduğu çadırları görüyoruz.

Ormanlara en fazla zararı keçilerin verdiği bizlere ilkokul sıralarında öğretilmişti, ama bugün bakıyoruz insanların daha düne kadar piknik yaptıkları ormanlık alan şimdi besicilere verilmiş durumda. Çadırlardan çıkan keçilerin henüz yeni filiz veren ardıç, çam ve benzeri fidanları yediklerine tanık oluyoruz.

Bu olayı görünce; “Dilo dilo ormanlar!” türküsünü söyleyerek yolunuza devam edebilirsiniz. Saygılarımla… 
 

Ana Sayfa
Web TV
Foto Galeri
Yazarlar