20 Nisan, 2024, Cumartesi
DOLAR32.5038
EURO34.7826
ALTIN2499.5
Mustafa BARDAK

Mustafa BARDAK

Mail: [email protected]

Dilin kemiği yok!..

Yine seçim sürecine girdik ya, siyasilerin kullandıkları dil’deki söylevlerin akılları karıştırmaya yeterli olduğuna tanıklık ediyoruz.

Ülkemizi yöneten siyasi iktidar, ekonomik ve sosyal alanda neyin iyi gidip gitmediğini, olumsuzlukları çözümlemek yerine muhalefetteki siyasileri eleştirerek günü geçirmeye çalışıyor!

Sebze fiyatları uçup gidiyor, Antalya’yı hortum vurdu ya! İşte size sebze fiyatlarındaki artışa bir gerekçe! Marketlerin sebze ve meyve fiyatlarını yükselttiği söylenmeye başlandı, marketlere ‘çeki-düzen verilmesi’ yönünde çalışmalar yapılması kararı alınıyor!

Marketler denildiğinde acaba AVM’lerin bu kapsama alınıp alınmadığını merak ediyor vatandaşımız! Öyle ya, Mahalle bakkallarına karşı ortaya çıkarılan AVM’ler kredi kartları ile sözde ucuz satış yaptıklarını ileri sürerek ülkenin dört bir yanında pıtırak gibi türemediler mi!?

Bu AVM’lerden birisi tv reklamlarında ülkenin dört bir köşesinde 8000 şubesinin olduğunu göğsünü gere gere duyururken, ayrıca diğer AVM’ler ve şubelerini düşündüğümüzde açılışları ve sadece tüketime yönelik hizmetlerindeki işletme sahiplerinin kim veya kimler olduğunu araştıranlarınız oldu mu?

Kasabalarda, hatta mevsimlik yaylalarda bile AVM açan işletmelerin asıl sahiplerinin kim olduklarını, bu işletmelerin vergi kayıtlarının hangi iller olduğu konusunda bir araştırma yapanınız var mı!?

Dilin kemiği yok! Diye yazımın başlığını koyarken, insanlarımızın düşündüklerini beyinlerinin içerisinde yaşatmak yerine konuşmalarını ve tepkilerini bir şekilde göstermelerinden yanayım!

Ülkemiz tarım ve hayvancılık ülkesi, bu konuda dünyanın bir çok ülkesine bir zamanlar tarım ve hayvan ürünleri satan konumdaydık. Bugünlere gelindiğinde ise; tarım ürünlerini dışarıdan aldığımız gibi, bu ithal ürünlere her geçen gün yenilerinin eklenmesi için yönetimin başındakiler olanak tanımaya başlar oldular!

Bir halk deyimi vardır; “Oynamasını bilmeyen kişi, yerim dar!”dermiş. Böylesi bahanelere sığınmak yerine, çözüm üretmek ve uygulamak gerekiyor.

Bir ülkenin Bakanının sebze ve meyve fiyatlarının yükselmesi karşısında; “Vatandaş mevsimine göre tüketsin!”deme gibi bir lüksü olabilir mi!?

Seçimler öncesi oylarını alarak koltuğunu korumak için ziyaretler sırasında bir siyasetçe bu sözleri söylerse vatandaştan nasıl bir tepki alır!?

Ülkenin herhangi bir bölgesinde doğal afet sonucu tarım ürünlerinin zarar görmesi halinde, eldeki ürünlerin tüketime yönlendirilmesinde yüksek fiyatla ortaya süren ‘aracılar’ kadar, böylesi olumsuzluklar karşısında önceden önlemini almayan ilgili Bakan’ın da sorumluluk duymasını beklerim!

Antalya’yı sel ve hortum vurdu diye, sebze ve meyve fiyatlarındaki artışları buna yüklemek doğru olabilir mi! Diğer illerimizdeki üretilen ürünlerin üzerinden büyük rant elde edenleri bulmak, tüketici halkın değil, ülkeyi yönetenlerin görevi olsa gerek!

Hangi koltukta oturursanız oturunuz, hangi yetkiye sahip olursanız olunuz, yetkilerinizi ne kadar rahat şekilde kullanma özgürlüğünü kendinizde bulur ve uygularsanız uygulayınız, günün birinde; “Halkın iradesine ipotek koyma” kararını verip uygulamaya kalkarsanız eğer, sonucuna da katlanmanız gerekir!

Seçilmek için sandığa gidip tercih yapacak olan, Parti yönetici veya üyeleri değil, oy kullanma hakkına sahip tüm vatandaşlardır! Saygılarımla..
 

Ana Sayfa
Web TV
Foto Galeri
Yazarlar