Ramazan ayındayız, bu kutsal ayın önemini bilerek yaşamak ise inancımızın gereği olduğunu biliyoruz.
Dilden çıkan sözlerle değil, yaşantımızla inancımızın gereklerini yerine getirmenin en doğru olduğuna inanan biriyim.
Günümüzde bazı insanların bir çok değerlerimizin üzerinden çıkar elde ettiklerine tanık olmaktayız.
İnançlı insan vardır, inançlı görünen insan vardır, bir de inançlar üzerinden çıkar elde eden insanlar vardır. Bu üç değişik insanı birbirinden ayırt etmemiz gerekiyor.
Siyasette de aynıdır. Siyasi bir partinin içerisinde görünüp, o partinin gelişmesi ve hizmet etmesi için uğraşan vardır, siyasi partili imiş gibi görünüp sandıkta farklı partiye oy veren vardır, bir de siyasi partili görünüp partiden çıkar elde edenler vardır.
İnsanların siyaset ve inançlar üzerinden çıkar sağlamalarının önü alınabilir mi, alınamaz mı bunu başarabilmek zordur.
Bizim insanımız inançlarına bağlıdır. Ramazan ayında oruç tutmasa bile oruç tutanlara saygılı olduğu için lokantalarını açmak isteyenler vitrinlerini bir şekilde kapatırlar.
Ramazan ayında sokak ortasında yemezler ve içmezler. İnançlara saygının gereğidir bu davranış.
Bizim insanlarımızın öylesine onurlu yaşayanları vardır ki, sahurda bulgur pilavının yanına ayran yerine çay içer, bir de siyah zeytin ile oruç tutar. Akşamları ise iftarını açmak için öyle susamla pide ekmekler, etli yemekler yerine somun ekmek, bulgur pilavı yanında da bir sulu yemek yapabilirse onunla orucunu açar.
Kimseye kızmaz, kırılmaz ama direnen insandır böylesileri. Birde dilenen insan tipi vardır. Ramazan ayında da diğer aylarda da onların dilenmeleri doğal hale gelmiş gibidir. Dilenenler ile direnenler derken; emeğin ve alın terinin ürünü ile yaşamaya çalışanlar ile, havada bulup tavada yiyenleri anlatmaya çalıştım sizlere.
Bu sene Osmaniye’de yoksul sayımızın oldukça fazla olduğunu gözlemliyorum. Bizim insanlarımızın yanında bir de Suriye’den gelen konuklarımızı düşündüğümüzde ihtiyaç sahibi insanların sayılarında artış görülmeye başlandı. Cevdetiye çadırkentte oturanları bir kenara bırakırsak, kent merkezinde kirada oturanların sayılarının 5000 dolaylarında olduğunu tahmin ediyoruz. bu insanların bazıları değişik işyerlerinde ucuz işgücü ile çalışıyorlar. Sigortasız çalışan bu insanların ucuz çalışmaları nedeniyle bizim yerli insanlarımızın iş bulmalarının zorlaştığı yolundaki sızlanmaları duyuyorum.
Osmaniye sokaklarında yerli insanlarımızdan çok Suriyeli konuklarımızın dolaştığına tanık oluyoruz. Kalabalık şekilde dolaşanlar, kaldırımlarda yürürken diğer yayalarının yürümelerini engellercesine hareket edenler ve kendi ülkelerindeki kültürlerini yaşayan konuklarımız son günlerde kent merkezinde yoğunluk kazanmaya başladı.
Konuksever bir milletiz, darda kalana sahip çıkarız. İl Müftümüz de açıkladı; “Ramazan ayında yardımlarınız Suriyeli konuklarımıza olsun”diye.
Direnen ile direnenlerin yaşam savaşındayız. Ramazan ayınız sağlıklı ve huzurlu geçsin. Saygılarımla…
