18 Nisan, 2024, Perşembe
DOLAR32.4962
EURO34.8891
ALTIN2474.6
Mustafa BARDAK

Mustafa BARDAK

Mail: [email protected]

Çalışan Gazeteciler

10 Ocak günü “Çalışan Gazeteciler Günü” kutlandı. Kutlamalar çeşitli etkinliklerle yapılırken, sosyal paylaşım sitelerinde de meslektaşlarımız kamuoyuna çeşitli mesajlar vererek bu günün önemine değindiler.

Duyarlı insanlar, gazetecilerin günü’nü kutlayan mesajlar çektiler, ziyaretler yapıldı.

Mesleğimizin öneminin bilincinde olan ve duyarlılık göstererek günümüzü kutlayan herkese teşekkür ediyorum.

Burada bazı meslektaşlarımın sosyal paylaşım sitelerindeki, “çalışan gazeteciler burada, çalışmayan gazeteciler nerede?”diye anlam taşıyan sözlerini okuyanların neleri düşündüğünü merak ediyorum.

Bu meslektaşlarım günün anlam ve önemini içeren güzel sözlerle duygularını paylaşmışlardı. “çalışan Gazeteciler” ve “Çalışmayan gazeteciler”

Şimdi diyeceksiniz ki; ‘Çalışmayan gazeteciler’ de mi var? Bu meslektaşlarımın sözlerine katıldığımı söylemiştim. Elbette çalışmayan gazetecilerin de olduğunun altını çizmek istiyorum.

Nasıl olur diye tepkisel davrandığınızı sezinliyorum. Bu olayla ilgili biraz duyarlılık gösterip, gazetelerde çıkan haberleri inceleyerek okuduğunuzda altındaki imza kime ait olursa olsun, o haberin hangi muhabir tarafından yazıldığını anlayabilirsiniz.

Kendisini ‘gazeteci’ olarak kamuoyunda tanıtan bazıları var ki, haber yazmaktan veya olaylara gitmekten uzaktır. Gazetelerin internet sitelerine girerek oradan aldığı haberleri kendi gazetesinde yayınlar, hatta bulunla da kalmayıp altına kendi imzasını atar.

İl merkezindeki haberlerin nerede olduğunu, gelişme ve sonuçlarından haberi bile olmadığı halde, bir başka gazetenin sitesinden alarak gazetesinin sütunlarına aktarırken, haberi yazan gazetecinin emeğini hiçe sayarak, kendi haberi gibi gösterirken, haberde ismi geçenler de haberin gerçek emekçisini araştırmadan önüne getirilen gazetenin çalışanına teşekkür eder.

Böylesi olayların çoğalması ile birlikte, gazetelerin iyi okunmadığı, gerçekten haberi yazanın kim olduğu bilinemediği gibi, burada ‘çalışan’ ile ‘çalışmayan’ gazeteciler de ayırt edilmez.

Gelelim bir başka olaya. İlin ilçesinden bir haberi herhangi bir siteden almıştır, o ilçeye veya olayın yaşandığı köye yaşamında bir kez bile gitmemiştir. Ama olayın anlatıldığı yeri bilmediği halde, bu haberin altına bir de ismini yazanlara rastlayabilirsiniz.

Bir olayın haberleşmesi için hiç emek harcamayan, anlatımları düzeltmeyen, hatalı sözcükleri de dahil olmak üzere site veya benzeri yerlerden aldığı gibi sütunlarına yerleştirenlerin olduğu bir yerleşim biriminde halkın sorunlarının ne kadar dile getirilip, çözülebileceğini iyi anlamak gerekiyor.

Herhangi bir resmi kurumdan gelen bültenlerin üzerinde değişiklik yapmadan, yani haber şekline dönüştürmeden gazetesinin sütunlarına yerleştirenler, başka sitelerden aldıkları haber ve fotoğrafın altına kendi imzasını atanların da ‘gazeteci’ olarak yaşadığı veya tanındığı bir süreçten geçiyoruz.

Bazı gazetelerde ise imzası konulan muhabir’in haberden haberinin bile olmadığını öğrenebiliyoruz.

Şimdi sormak gerekiyor; “çalışan” ve “çalışmayan” gazeteciler var mı yok mu?

Çalışan gazetecilerin emeklerine saygı gösterilmesi ümidi ile, saygılar….

Ana Sayfa
Web TV
Foto Galeri
Yazarlar