Geleneksel olarak düzenlemekte olduğumuz “Ekmek Ödüllü Şiir yarışması”nın bu yıl 16.’ncısını gerçekleştiriyoruz.
Yarışmaya katılımlar Ocak ayının ilk haftasından itibaren başlamıştı. Bugün ise yarışmaya katılım sona erecek.
Yurdumuzun değişik bölgelerindeki il, ilçe, belde ve köylerdeki şairlerin, yurt dışında bazı ülkelerde yaşayan Türklerin de katıldığı geleneksel Şiir yarışmamız kendini kanıtladı.
Dün sabahtan başlamak üzere, posta ve kargo görevlileri tarafından bol miktarda şiir elimize ulaştı. Bizim insanlarımız nedense işlerini son günlere bırakırlar, yarışmaya katılım son tarihinde bu gün de yine bol miktarda elimize şiir geleceğini şimdiden tahmin ediyorum.
Osmaniye’mizin adına yılda iki gün, Nisan ayının son haftasında gündeme taşımak bizim için bir gurur ve severek gerçekleştirdiğimiz kültürel bir eylemdir. 26 Nisan Cuma günü açık alanda, Kıbrıs Şehidi Albay Halil İbrahim Karaoğlanoğlu parkı içerisinde gerçekleştireceğimiz ödül töreni ilginç olaylara sahne olacak. Cumartesi günü ise şairlerimizle birlikte tarihi ve turistik yörelerimize gezi düzenleyeceğiz.
15 yıldır aralıksız olarak gerçekleştirdiğimiz “Ekmek ödüllü şiir yarışması”nda tek amacımız Osmaniye’nin adının kültürel anlamda tanıtılması ve duyurulması olarak ilke edindik. Kim veya kimler neyi nasıl değerlendirirse değerlendirsin. Olayı nasıl kıskançlık içinde görürlerse görsünler biz takmıyoruz bize gülenleri, yılmak yok yola devam diyoruz.
Gerçekleştirdiğimiz bu etkinliğe harcanan zaman ve ekonomik giderler için bazıları bizi eleştiriyor, gülüyor, parasız iş yaptığımızı söylüyor. Oysa biz para ile alınması olası olmayan dostluk zincirleri ile şairleri Osmaniye’de buluşturuyor, kaynaştırıyor, bir çok şairimizin de Osmaniye’yi tanımalarına önderlik yapmış oluyoruz. Bu bize yetiyor, bu olay bizi mutlu ediyor ve sevincimizi de paylaşıyoruz.
Her işin ardında para arayanlar, işin ticaretini düşünenler istedikleri gibi düşünsünler, onlar kendilerince doğru bildikleri yolda yürüsünler, bizler de doğru bildiğimiz yolda yürümeyi sürdürüyoruz ve sürdüreceğiz.
Şairlerin duygularını anlayabilmek için önce şiiri sevmek gerekiyor. Şiiri sevmeyen güzel ve duygulu sözcükleri duymayan, dilinden yorumlamayanlar insanların da duygularını anlayamazlar.
Hoşgörü, kardeşlik, samimiyet, dostluk ve barış içerisinde yaşayabilmenin koşulları; insanların birbirlerine karşı saygılı, anlayışlı ve sabırlı olması ile yaşanabilir.
Biz insanlar arasında böylesi güzellikleri yaşatmaya çalışıyor, bunun mücadelesini veriyoruz. Para hırsı kişiyi hırçınlaştırır, içinden çıkılması zor yaşamın içine girdirir, hatta ölümle
sonuçlanan olayları bile yaşatabilir.
Oysa şiirce yaşamak, şiiri sevmek ve şiir dostluğu ile yaşamak; insanı genç, dinç ve barışçı yaşamaya yöneltir, yaşatır. Şiir dolu yüreklerin çoğalması dileklerimle, saygılar…
Yarışmaya katılımlar Ocak ayının ilk haftasından itibaren başlamıştı. Bugün ise yarışmaya katılım sona erecek.
Yurdumuzun değişik bölgelerindeki il, ilçe, belde ve köylerdeki şairlerin, yurt dışında bazı ülkelerde yaşayan Türklerin de katıldığı geleneksel Şiir yarışmamız kendini kanıtladı.
Dün sabahtan başlamak üzere, posta ve kargo görevlileri tarafından bol miktarda şiir elimize ulaştı. Bizim insanlarımız nedense işlerini son günlere bırakırlar, yarışmaya katılım son tarihinde bu gün de yine bol miktarda elimize şiir geleceğini şimdiden tahmin ediyorum.
Osmaniye’mizin adına yılda iki gün, Nisan ayının son haftasında gündeme taşımak bizim için bir gurur ve severek gerçekleştirdiğimiz kültürel bir eylemdir. 26 Nisan Cuma günü açık alanda, Kıbrıs Şehidi Albay Halil İbrahim Karaoğlanoğlu parkı içerisinde gerçekleştireceğimiz ödül töreni ilginç olaylara sahne olacak. Cumartesi günü ise şairlerimizle birlikte tarihi ve turistik yörelerimize gezi düzenleyeceğiz.
15 yıldır aralıksız olarak gerçekleştirdiğimiz “Ekmek ödüllü şiir yarışması”nda tek amacımız Osmaniye’nin adının kültürel anlamda tanıtılması ve duyurulması olarak ilke edindik. Kim veya kimler neyi nasıl değerlendirirse değerlendirsin. Olayı nasıl kıskançlık içinde görürlerse görsünler biz takmıyoruz bize gülenleri, yılmak yok yola devam diyoruz.
Gerçekleştirdiğimiz bu etkinliğe harcanan zaman ve ekonomik giderler için bazıları bizi eleştiriyor, gülüyor, parasız iş yaptığımızı söylüyor. Oysa biz para ile alınması olası olmayan dostluk zincirleri ile şairleri Osmaniye’de buluşturuyor, kaynaştırıyor, bir çok şairimizin de Osmaniye’yi tanımalarına önderlik yapmış oluyoruz. Bu bize yetiyor, bu olay bizi mutlu ediyor ve sevincimizi de paylaşıyoruz.
Her işin ardında para arayanlar, işin ticaretini düşünenler istedikleri gibi düşünsünler, onlar kendilerince doğru bildikleri yolda yürüsünler, bizler de doğru bildiğimiz yolda yürümeyi sürdürüyoruz ve sürdüreceğiz.
Şairlerin duygularını anlayabilmek için önce şiiri sevmek gerekiyor. Şiiri sevmeyen güzel ve duygulu sözcükleri duymayan, dilinden yorumlamayanlar insanların da duygularını anlayamazlar.
Hoşgörü, kardeşlik, samimiyet, dostluk ve barış içerisinde yaşayabilmenin koşulları; insanların birbirlerine karşı saygılı, anlayışlı ve sabırlı olması ile yaşanabilir.
Biz insanlar arasında böylesi güzellikleri yaşatmaya çalışıyor, bunun mücadelesini veriyoruz. Para hırsı kişiyi hırçınlaştırır, içinden çıkılması zor yaşamın içine girdirir, hatta ölümle
sonuçlanan olayları bile yaşatabilir.
Oysa şiirce yaşamak, şiiri sevmek ve şiir dostluğu ile yaşamak; insanı genç, dinç ve barışçı yaşamaya yöneltir, yaşatır. Şiir dolu yüreklerin çoğalması dileklerimle, saygılar…
